Riyad Makaev – Doğruhaber/Analiz
Suriye savaşı en kritik noktaya geldi. Eğer, liderler sağduyu ile bu sorunu çözemezse, üçüncü dünya savaşına dönüşecek bir döneme girdi diyebiliriz. Türkiye tek başına Rusya, İran ve rejim güçlerine karşı mücadele vermektedir. Rus destekli Suriye rejim güçlerinin hain saldırıdan sonra Türkiye NATO’yu olağanüstü toplantıya çağırdı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Trump ile görüştü. Dışişleri Bakanlığı yoğun bir diplomasi yürütüyor. En önemlisi Cumhurbaşkanı Erdoğan Rusya Devlet Başkanı Putin ile telefon görüşmesini gerçekleştirdi. Fakat, İdlip’te çatışmalar ve saldırılar yoğun bir şekilde devam etti ve devam ediyor.
Türkiye ve Rusya heyetleri arasında görüşmeler yapıldı. Fakat, bir netice alınamadı. Her iki taraf kendi açısından bir karar vermiş gözüküyor. Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov’un, liderlerin alacağı karara bağlıyız, demesi çok manidar. Anlaşamadık, artık liderler son noktayı koysunlar demek istiyor. Türkiye Esed’e ağır bir darbe vurdu ama, Esed de direnmeye devam ediyor. Türkiye’ye NATO’dan ve ABD’den destek mesajları geliyor. Fakat, henüz net bir adım görünmedi. Çok pasif kaldı diyebiliriz. Almanya Türk birliklerine düzenlenen acımasız saldırıları kınadığını ve Suriye rejimi ile destekçilerinin saldırılarına son vermesi çağrısında bulundu. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas ile görüştü. ABD Dışişleri Bakanı Pompeo, İdlib'de Türk askerine yapılan saldırıyı şiddetle kınayarak, "Esed rejimi, Rusya ve İran saldırılarına son vermeli" dedi. Pompeo, saldırılar sona ermeli, insani erişim sağlanmalı ve BM Güvenlik Konseyi'nin (UNSCR) 2254 sayılı kararı uyarınca siyasi bir çözüm geliştirilmelidir." değerlendirmesinde bulundu. Daha çok açıklamalar ve mesajlar yayımlandı. Türkiye bizim müttefikimizdir. Müttefiğimizin yanındayız! Fakat, bir türlü net bir destek görünmüyor.
Şunu unutmayalım, savaştayız. Suriye’de büyük bir savaş veriliyor. Bu savaş nasıl başladı, neden başladı artık herkes biliyor. Türkiye’yi de Rusya’yı da Suriye savaşına sokan ve savaşı başlatan ABD’dir. Fakat, Suriye’de karşı karşıya gelen Türkiye ve Rusya’dır. ABD kenara çekilmiş seyrediyor ve Türkiye’ye seninle beraberim diyor. Türkiye’yi Rusya’dan S-400 almaya mecbur bırakan da ABD’dir. Türkiye’nin Rusya ile yakınlaşmasına ve işbirliğine mecbur bırakan ortamı düzenleyen de ABD’dir. Türkiye’de darbe girişimini destekleyen de ABD’dir. Rusya zalimdir, zalimi desteklemektedir. Haindir, haini desteklemektedir. Kendi halkını bombalayan birine destek çıkmaktadır ve sivillerin kanına doymaz biridir. Fakat tüm bu ortamı yaratıp, Suriye’de terörü destekleyip, Türkiye sınırında bir devlet kurmak isteyen, binlerce tır silahı Türkiye karşıtı gruplara veren, Türkiye’yi Rusya ile karşı karşıya getiren de ABD’dir. Dikkatli olmakta fayda var. İntikam duygusuyla hareket ederek daha büyük bir hataya düşmekten sakınmak lazım. Esed zalimdir belini kırmak lazım. Şehitlerin kanını yerde bırakmamak lazım. Fakat kim daha büyük zalim Rusya mı, yoksa ABD mi iyice düşünmek lazım. ABD de intikam almak için uğraşıyor olmasın. Bu zalimler sonuçta hepsi büyük israil için uğraşmıyor mu? Türkiye’yi destekliyorsa şayet, göndersin ABD Şam’a uzun menzilli füzeler, görelim!