Yenilenebilir enerjide teknolojinin gelişmesiyle artık sadece enerjide ithalata bağımlı ülkelerin değil, petrol ve doğal gaz üreticisi ülkelerin de yenilenebilir enerjiye yatırım yapmaya başladığını ifade eden Al Moneef, dünyada temiz enerji kaynaklarına yönelimin giderek arttığını söyledi.
"Türkiye örneğinden oldukça etkilenmiş durumdayım"
Al Moneef, Orta Doğu ve Kuzey Afrika'da yenilenebilir enerji alanında en iyi gelişim gösteren ülkelerin Türkiye ve Fas olduğuna işaret ederek, "Bu iki ülke bölgelerinde öncü konumda bulunuyor. Sadece bölgedeki en büyük piyasalardan biri haline gelmiş olmasından değil, farklı platformlarda yenilenebilir enerjinin yaygınlaştırılması çalışmaları nedeniyle de Türkiye örneğinden oldukça etkilenmiş durumdayım." diye konuştu.
Fas'ın elektrik üretiminin yüzde 97'sini fosil kaynaklardan karşıladığını anlatan Al Moneef, şöyle konuştu:
"Bugün Fas yenilenebilirde 2020 yılı hedefi olan 2 gigavata ulaştı. Türkiye de hedeflemiş olduğu 7 gigavatın üzerindeki rakamı şebekesine katmış vaziyette. Bu rakamlar daha da artacak. Orta Doğu ve Kuzey Afrika'da yenilenebilir enerji hedefi bulunmayan ülke kalmadı. Aralarında petrol üreticisi ve ihracatçısı olan ülkelerin de bulunduğu bölgede artık 'yenilenebilir enerjinin yaygınlaşması anlamlı mı?' sorusundan ziyade, yenilenebilirlerin ne kadar hızlı yaygınlaşacağı sorusu soruluyor. Öncü ülkeler her zaman daha avantajlı, Türkiye de bu ülkelerden biri. Yenilenebilirde teşvik sistemi ve fiyatların düşürülmesi konusunda çalışmalar sürüyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı yetkilileri de programda, tarife garantisi sonrası yeni planlarından bahsetti. Dolayısıyla yenilenebilirdeki gelişimin daha da hızlanacağını düşünüyorum."
İzmir'den Avustralya ve Avrupa'ya rüzgar türbin kanadı ihracatı
Al Moneef, 2017'de LM Wind Power adlı şirketle İzmir'de rüzgar sektöründe faaliyete başladıklarını belirterek, "Bugün fabrikada çalışanların yüzde 24'ü kadın ve toplam 560 çalışanla faaliyetlerimizi sürdürüyoruz." dedi.
Fabrikada üretilen rüzgar türbin kanatlarının Avustralya ve Avrupa'ya ihraç edildiğini kaydeden Al Moneef, "Fabrikamızı büyütme çalışmalarına devam ediyoruz. Şu an kara tipi en büyük rüzgar türbinimiz 5,3 megavatlık Cypress'i piyasaya sunduk. Bu, GE'nin Türkiye'de üretim yapma kararının ne kadar doğru olduğunun net bir göstergesi. Türkiye'de hem fiyat olarak rekabetçi bir ortama, hem de kaliteli üretim için doğru iş gücü ve tedarikçiye sahibiz." diye konuştu.
Al Moneef, deniz üstü rüzgar enerji teknolojisinde de GE'nin dünya lideri olduğunu ve Türkiye'de kurulması planlanan ilk deniz üstü rüzgar santrali projesiyle de ilgilendiklerini kaydetti.