Ammar KIZILÇINAR / DOĞRUHABER
Konuyla ilgili gazetemize değerlendirmelerde bulunan, HAMAS Liderlerinden Mahmud Zahar Körfez ülkelerinin bu dönemdeki duruşlarının daha önceki duruşları ile tamamen çeliştiğinin altını çizerek: “1948 tarihinde Körfez ülkelerini ve diğer Arap ülkelerini yöneten tüm Arap liderler, Filistin’de bir işgal devletinin kurulmasına karşı savaşmış ya da direnişçilere destek vermiştir.” ifadelerini kullandı. Şu an yaptıklarının kendi tarihlerine karşı bir inkılap niteliğinde olduğunu söyleyen Filistinli siyasetçi “Bu ülkeler bugün Netanyahu ve diğerleri ile ilişkilerde küstahlık yarışına girmiş ve eski hallerinin aksine bugün bu meselenin devamı için finansal destek boyutunu üstlenmiş durumdalar.” dedi.
“BU YAPTIKLARI DİNLERİ İLE ÇELİŞKİLİ HALE DÜŞMEKTİR”
Zahar yaptıkları ile dinlerine muhalif davrandıklarını söyleyerek “Allah'u Teâlâ yüce kitabında “Ey iman edenler! Yahudileri ve Hıristiyanları veli edinmeyin. Onlar birbirlerinin velileridir. Sizden kim onları dost edinirse şüphesiz o da onlardandır. Allah zalimler topluluğunu hidayete erdirmez.” Maide 51 buyurmaktadır. Yani şu anda bunlar Allah’u Teâla’nın vermiş olduğu hükme göre onlardan sayılmaktalar. Çünkü onlara meyledip sevdiler ve yardımlarını esirgemeyip destek verdiler.” ifadelerini kullandı.
Mahmud Zahar hem dinleri, hem tarihleri hem de duygularına muhalif davranan bir kesim ile karşı karşıya olduklarını belirtip “Şu anda imkanları baki kalsın ve göbekleri büyüsün diye mukaddes bir anlaşma gibi gördükleri bu anlaşmaya destek vermekteler.” diye konuştu.
“BU UĞRUNA KANIMIZI DÖKTÜĞÜMÜZ BİR MESELEDİR”
Bu insanların Filistin halkı üzerinde hiçbir söz söyleme haklarının olmadığını ve verdikleri kararların Filistin halkını kesinlikle bağlamadığını söyleyen Zahar “Bu mesele İslami kaygılarla uğruna kanımızı döktüğümüz bir meseledir. Tüm bunlara rağmen hala neden bizim işlerimize onlar karar veriyorlar. Şu an bizlerden biri onların dış ilişkilerine karışırsa nasıl karşılık verirler.” ifadelerini kullandı.
Bu şekilde haince davranmalarının sebebini, hem siyasi hem ekonomik hem de diğer işlerindeki başarısızlıklarına bağlayan Zahar “Yanlış kararlarına karşı diğer ülkelerin halkı kışkırtıp üzerlerine salmasından korktukları için bu şekilde hareket etmekte ve kendi sonlarını kendileri hazırlamaktalar.” dedi. Amerika’ya para akıttıkları, işgalci terör çetesi ile işbirliği içinde oldukları ve Arap âlemi içinde fitne çıkarıp bu bölgeye hâkim olan ahlaki düzeni bozmaya çalıştıklarını söyleyerek ne tür bir rezaletin ve utanç verici halin içinde olduklarını bir kez daha ortaya koydu.