Adana İncirlik'te bulunan 39’uncu Hava Üs Kanat Komutanlığı’nda taşeron şirketin 439 kişiyi işten çıkartma kararına tepki gösteren Sendika Başkanı Akalın, ABD’nin bölgeye yönelik yatırımlarını artırdığı bir dönemde bu kararın manidar olduğunu söyledi.

1954 yılında ABD ile Türkiye arasındaki bir anlaşma gereği Adana'ya kurulduğu günden bu yana ciddi tartışmalara neden olan, zamanla amacının da çok dışında kullanılmakla birlikte adeta bir işgal üssüne dönüşen İncirlik Hava Üssü, bu kez ABD’li bir şirketin 424'ü Adana'dan ve 15'i Ankara'dan olmak üzere toplam 439 işçimizin iş sözleşmelerini fesh etmekle gündemde.

 

ABD'li işveren şirketin savunma sanayinde çalışan 32'si kadın toplam 424 işçinin işten çıkartılacağını Türk Harb-İş Sendikası'na ve bölge çalışmaya bildirdi. Suriye ve Irak başta olmak üzere bölgede her geçen gün yeni bir askeri üs kuran emperyalist ABD’nin bölgeye yönelik yatırımlarını artırdığı bir dönemde ABD’li şirketin İncirlik Hava Üssü'nde, ABD Hava Kuvvetlerinin üst bakım işlerinde çalışan 424 kişiyi işten çıkaracak olması dikkat çekti.

Firmaya ait yaklaşık 900 Türkiyeli işçinin çalıştığı hava üssünde 424 kişinin çıkartılması tepkilere neden olurken, işten çıkarmalara gerekçe olarak da ABD’nin bölgeden çekilme girişimlerinin gösterilmesi ise gerçekçi ve inandırıcı bulunmuyor.

ABD’li taşeron şirketin 439 kişiyi gerçekçi ve inandırıcı olmayan gerekçelerle işten çıkartma kararına tepki gösteren Türk Harb-İş Sendikası Adana Şube Başkanı Erdal Akalın, İLKHA’ya yaptığı açıklamada, işten çıkarma gerekçesinin gerçeklerle örtüşmediğini ifade etti.

ABD’li taşeron şirketin İncirlik Hava Üssü'nde çalışan 424 işçinin çıkış işlemini başlattığını ifade eden Akalın, işten çıkarmalara gerekçe olarak şirketin ABD’nin bölgeden çekilme girişimlerini gösterdiğini söyledi.

Akalın, “ABD’li şirket tebligatla 424'ü Adana'dan 15'i ise Ankara'dan olmak üzere toplam 439 işçimizin iş sözleşmelerini fesh edeceklerini bildirildi.  424 üye işçimizden, 32'si bayan 392'si erkek çalışanlardır. Tebligatı atıldıkdan sonra işveren ile oturumlarımız oldu.” dedi.

“ABD söylenenin aksine her gün bölgeye yatırım yapıyor”

ABD'li işveren şirketin işten çıkarmalara gerekçe olarak ise Amerika'nın bölgeden çekilme girişimlerini gösterdiğini söyleyen Akalın, “İşçi çıkartmalarına gerekçe Suriye'deki 'Doğal Sonuç Operasyonu' olarak adlandırdıkları projenin azalıyor ve çekiliyor olmaları olarak gösteriliyor. Irak ve Suriye bölgelerinden ABD’nin çekiliyor olmalarından kaynaklı olduğunu söylediler. Bizim de kendilerine yapmış olduğumuz müracaatlarımız var. Bu tutumlarının yanlış olduğunu ve somut bir gerekçeye de dayandırmadıklarını kendilerine ilettik. ABD, söylenenin aksine, her gün bölgeye yatırım yapıp asker sayılarını arttırıyorlar. İncirlik konusunda da şunu biliyoruz ki buradan çekilmiyorlar. Bundan dolayı sundukları gerekçe çok gerçekçi ve somut değil.” ifadelerini kullandı.

 “Üssün içerisinde birçok bina yapılıyor”

ABD’nin İncirlik Üssüne yönelik yatırımlarını da arttığını belirten Akalın, “Tabi üssün içerisinde birçok bina yapılıyor. Mühendislik aşamasında projesi devam eden binalar var. Şu an yapım aşamasındalar. Üssün içerisine her gün girip çıkan biri olarak devam eden inşaatları, yol yapımları var. ABD buradan çekilme değil, tam aksine daha kalıcı bir hale gelmek için yaptıkları yatırımlar var.” diye konuştu.

“Hükümetin bizi tatmin edecek bir açıklama yapmasını bekliyoruz”

ABD’li şirketin aldığı karara karşı çıktıklarını belirten Akalın, “20 Ocak'ta tebligatı aldıktan sonra bütün üyelerimizi öncelikle sendikamıza topladık. Üyelerimizi bilgilendirdik, bu bilgilendirmeden sonra basın açıklamalarımız oldu. Kitlesel basın açıklamalarıyla beraber bireysel çalışlarımız da oldu. Tabii ki yine gerek sendikamızı ziyaret eden veya gerek bizim gittiğimiz siyasi erkânlara da üyelerimizin sesini dile getirdik. Bu işin yanlış olduğunu ve bu anlamda sesimizi en üst perdeye taşıyacak bürokratların bir araya girmelerini sağladık. Bu bağlamda Türk Harb-İş Sendikası, Türk-İş Konfederasyonuna bağlı bir sendikadır. Türk-İş'in Genel Başkanı Ergün Atalay başta olmak üzere birçok yetkili de bu durumdan haberdar. Girişimlerimiz sonucu bu anlamda bir kaç bakanlık ve hükümet kanadında da bu kişilerin bilgilendirmesi yapıldı. Şu an için bir dönüş alamadık ve halen beklediğimiz görüşlerimiz var. Bize ne zaman bize dönüş sağlarlar bilmiyoruz ama artık sürecin yavaş yavaş sonuna doğru geliyoruz. Bir an önce yetkililerin ve hükümetin bu duruma el atmalarını, bizi tatmin edecek bir açıklama yapmalarını bekliyoruz.” dedi.

“İşçilerimiz çıkartılırsa hukuki süreç başlatacağız”

Akalın, “İşveren bu çıkış tebligatını yaparken kanunlarımıza göre bir ay öncesinden bölge çalışma ve sendikaya bildirilmesi gerekiyor. Zaten tebligatı 20 Ocak'ta yaptılar. 20 Şubat'a kadar da süreleri var. Bu tebligatı 4857 sayılı kanuna göre yaptılar ve bundan sonraki bu süreç içerisinde süreci yönetmek adına yaptığımız görüşmeler ve bizim bizzat sözleşmemize bağlı kalarak yaptığımız görüşmelerde var. 20 Ocak'tan sonraki süreçte sözleşmemize bağlı olarak iki toplantı yaptık. Bu toplantılar 3 toplantıdan ibaret oluyor. Sürecin böyle yürümesi gerekiyor. Toplantının iki ayağını bitirdik. Üçüncü toplantımızda Ankara'da genel merkezimizin katılımıyla olacaktır. Üyelerimize tüm destekleri sunuyoruz ve sunmaya devam edeceğiz. Bu süreç böyle sonuçlanırsa açılacak olan davalarımız vardır. Üyelerimizin tekrar işe iade davaları açılacaktır.” şeklinde konuştu.

“İncirlik Üssü’nden uçaklar kalkmaya devam ediyor”

İşten çıkarılacak kişililerin mağdur olacaklarına dikkat çeken Akalın, “Toplam 439 kişinin iş sözleşmesi feshedilecek. Tabi Adana için konuşuyorum yine her iki kişiden bir kişiye tekabül ediyor ve toplamda 890 çalışan var. Biz işverene zaten şunu belirttik. İşlerdeki düşüş oranı yüzde 50 oranında değil. Bu kara eğer böyle bir sonuçla nihayetlenirse üssün içerisindeki üs bakım müteahhitliği yapan işçiler, işverenin bizatihi yapamayacağı işlerden dolayı mağdur olacak. Çünkü her iki kişiden birini çıkartıyor ama hizmet devam ediyor. Eksilen bir hizmet yok. İncirlik Üssü’nden uçaklar kalkmaya devam ediyor. Diğer faaliyetler devam ediyor. Bu azaltma ile işveren bir mağduriyet yaşayacaktır. Diğer taraftan da çalışan işçiler arasında en az çalışan 3 yıllık ve en fazla çalışan 40 yıllık çalışanlar var.” dedi.

Türkiye'de işsizlikte Adana’nın birinci sırada yer aldığına dikkat çeken Akalın, ABD’li şirketin aldığı bu kararın da bu sıralamayı devam ettirecek nitelikte bir adım olduğunu ve işçilerle birlikte ailelerinin de mağdur olacaklarını belirtti.

“Bu mağduriyetin giderilmesini istiyoruz”

Türkiye’de her geçen gün işsizlik oranının arttığını belirten Akalın, “Bu orana paralel olarak istihdam oranı eşdeğer boyutta görünmüyor. Yetkililerden talebimiz inşallah böyle bir mağduriyet yaşanmaz ve öncelikle bunun önüne geçerler. Ama aksi olursa ve bu mağduriyet yaşanırsa mağduriyetin bir şekilde giderilmesini istiyoruz. Burada çalışan arkadaşlarımızın hepsi kalifiye eleman ve üst düzeyde güvenlik soruşturmasından geçirilmiş, askeri bölgede çalışan arkadaşlarımızdır. Arkadaşlarımızın Milli Savunma Bakanlığı veya diğer alanlarda bir şekilde değerlendirilmesini talep ediyoruz.” diye konuştu.

“Masada olumlu bir sonuç çıkmazsa eylemlerimizi devam ettireceğiz”

Tebligat sürecinden bu yana sendika olarak eylemlilik kararı aldıklarını belirten Akalın, “O günden beri gerek üssün içerisinde gerek üssün dışında gerek basının katılımıyla gerekse üyelerimizle bizim yapmış olduğumuz eylemlerimiz var. Eğer masada olumlu bir sonuç çıkmazsa bu eylemleri devam ettireceğiz. Hatta Türk-İş’inde bu konuya müdahil olup onlarla birlikte toplu bir eylem planı düşünmüyor değiliz. Ama dediğimiz gibi süreç daha sonuçlanmadı ve son bir toplantımız var. Bu toplantıdan sonra bir yol haritası daha çizeceğiz.” ifadelerini kullandı.

Son olarak yetkililere seslenen Akalın, işçi kıyımının durdurulmasının, bu durumun önüne geçilmesini istediklerini belirterek, ABD’li şirketin işçileri çıkartma gerekçesinin somut olmadığını sözlerine ekledi. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)