İşgalci ve emperyalist ABD'nin "Yüzyılın Anlaşması" adıyla açıkladığı ihanet ve şer planına tepkiler her geçen gün artarak devam ediyor. Filistin'in başkenti olan Kudüs'ü siyonist işgalcilerin başkenti olarak ilan eden şer planına tepkiler gösteren Gaziantepliler, “Kudüs bizimdir, Kudüs için canımızı vermeye hazırız.” dediler.
Emperyalist ABD ve siyonist terör çetesinin Filistin'i işgal planına tepki göstermek amacıyla 9 Şubat Pazar günü Diyarbakır İstasyon Meydanı, İstanbul Yenikapı ve Sakarya Kent Meydanı'nda Kudüs’e sahip çıkmak amacıyla mitingler düzenlenecek.
İslam coğrafyalarında dökülen her kanın, yaşanan her cinayetin ve işgal edilen her toprağın, işgalci ve emperyalist ABD’nin girişimiyle yapıldığını vurgulayan vatandaşlar, ABD ve işgalci terör rejiminin, bu coğrafyada olduğu müddetçe insanlığın huzur içinde olamayacağına dikkat çektiler.
Müslümanlara vahdet çağrısında bulunan vatandaşlar, “Müslümanlar birleşmedikçe ne Kudüs ne de diğer İslam ülkeleri özgür olmaz.” dediler.
“ABD gittiği her yere kan, fitne, fesat, kötülük ve anarşi götürdü”
“ABD ve işgalci rejim bu coğrafyada olduğu müddetçe insanlığa huzur yoktur” diyen Fevzi Aslan, “Bu karar tamamıyla ortalığı karıştırmak için atılmış bir adımdır. Bu karar ortalığı karıştırdı. ABD ummadık yerleri destekledi. Amaç fitne çıkarmak, büyük israili kurmak ve Ortadoğu'nun kaynaklarına konmak. Şu anda Allah (Celle Celalhu) yerin altını ve üstündeki zenginlikleri Müslümanlara vermiş. Onlarda ‘biz bunu size yedirmeyiz’ diyor. Bunun hesabının içindeler ve buna göre de şekilleniyorlar. Görüntüde iyi ve yardımsever gibi görünüyorlar. Ama maalesef gittikleri her yere kan, fitne, fesat mutsuzluk, umutsuzluk, kötülük ve anarşi götürüyorlar. ABD’nin Irak ve Suriye'de yaptıkları ortadadır. Birçok coğrafyayı işgal etiler. ‘İran’ı vuracağım’ dedi. Yemen’i, Suriye'yi ve Irak’ı karıştırdı. Allah (Celle Celalhu) yardımcımız olsun, tüm Müslümanlara akıl, fikir, birlik, beraberlik versin, uyanma nasip etsin. Kudüs aynı zamanda üç din içinde kutsal sayılır. Müslümanların ilk kıblesidir. Peygamber Efendimizin Mirac’a çıktığı yerdir. Dolayısıyla da yüzyıllardır Müslümanların kontrolünde ve hakimiyetinde olan bir mabettir. Barış içerisinde bir mekândı. Fakat özellikle Osmanlı dağıldıktan sonra anarşinin, belanın ve musibetlerin, kavganın, huzursuzluğun bitmediği mekan oldu. Hatta Yahudiler bile bundan pişmanlık duydu. Hıristiyanlar eski günlerini arar oldular.” dedi.
“Kudüs’ü işgale karşı tepkilerin gösterilmesi lazım”
İşgalci ABD Başkanı Trump’ın açıkladığı şer planının tamamen Müslümanları ve Filistin’i yok etmek anlamına geldiğini belirten Tamer Toker de, “Çok vahim bir karar, talihsiz bir açıklamadır. Kudüs'ün geçmişten beri gelen tarihsel bir süreci var. Kudüs Osmanlı topraklarında iken barış ve huzur içerisindeydi. Fakat Osmanlı'dan sonra maalesef hep bir kan gövdesi oldu. Bu israilin yapmış olduğu bir işgal hareketidir. Müslümanlar olarak bu kararı vahim bir karar olarak görüyoruz ve bu kararın çok büyük bir yanlışı var. Bir an önce bu karardan vazgeçilmesi, Kudüs’e artık barışın ve sükûnetin gelmesi lazım. Mescid-i Aksa, Mescid-i Haram’dan önce Müslümanların kıblesiydi. Kudüs bizim için kutsaldır, dünya barışının temsil etmekte. Osmanlı, Selahaddin Eyyubi ve Hazreti Ömer döneminden beri Kudüs barış şehriydi. Fakat maalesef Kudüs son zamanlarda kan gölüne döndü. Kudüs Müslümanlar ve dünyadaki barış için çok önemli bir yerdir. Kudüs’ü işgale karşı tepkilerin gösterilmesi lazım. Sadece kuru tepkiler de yetmez ve bu kararı boykot etmemiz lazım. Müslümanlara da birlik ve beraberlik lazım. Özellikle de Arap devletlerin buna tepki göstermesi lazım. Aslında Müslümanlar olarak kendimize önce çeki düzen vermemiz lazım. Düşman ve küffar her zaman için görevini yapar, şer odaklıdır. Müslümanlar olarak bilim, teknik ve diğer her alanda önde olmamız lazım. Sonra Allah'a (Celle Celaluhu) tevekkül etmemiz lazım.” ifadelerini kullandı.
“Kudüs için canımızı bile vermeye hazırız”
ABD’nin şer kararının, Müslümanların kabul etmesinin mümkün olmadığını belirten Abdulkadir Aslan da şunları söyledi:
“Müslümanlar olarak böyle bir kararı tanımayız. Tek taraflı bir anlaşma olamaz. Kudüs Müslümanların Kâbe’den önceki kıblesidir. Bütün Müslümanlar olarak bizim için Kabetullah neyse Kudüs'te aynıdır ve Müslüman olarak bu kararı kabul etmemizin imkan yok. Ama şu anda Türkiye dışında bu karara başka tepki gösteren İslam dünyasında bir ülke yoktur. Zaten en büyük yandaşları da zaten Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, bunlar israile ve Amerika'ya uşaklık ediyorlar. Müslümanlar olarak bizim bu kararı kabul etmemiz mümkün değildir. Biz tepki olarak belki bu kararı protesto edebiliriz. Ama bizim protesto yapmamızın oradaki kararları pek etkileyeceğini zannetmiyorum. Ama Müslümanlar olarak bir kötülüğü elimizle, dilimizle, kalbimizle buğz etmektir. Devlet nezdinde girişimler yapılabilir ve bu konuda devletimizi sonuna kadar destekliyoruz. Kudüs’e gideceksek gideriz, ne gerekiyorsa yaparız. Allah (Celle Celaluhu) yolunda yeri geldiği zaman şehit olabilmektir. İnancımız gereği Kudüs için yeri geldiğinde şehit bile olabiliriz.”
“Türkiye genelindeki bütün şehirlerde mitingler düzenlenmelidir”
ABD ve siyonist işgalci çetenin Filistin'i işgal planının kabul edilemez olduğunu belirten Halil Sökücü de “Amerika'nın almış olduğu bu kararı kabul etmemiz mümkün değil ve hiçbir zamanda kabul edemeyiz. Bizim kendi kırmızı çizgilerimiz var. Bu konuda devletimizin atacağı adımların her zaman arkasındayız. Filistin ve Kudüs'ü bizim için vazgeçilmezdir. Bu konuda devletimiz de ne diyorsa sürekli destekliyoruz. Müslüman olarak elimizden gelenin yapabildiğimiz kadarını yapmamız gerekir, desteğimizi vermemiz gerekir. Mescid-i Aksa bizim ilk kıblemizdir. Mescid-i Aksa ve Mescid-i Haram bizim vazgeçilmezimiz olduğu için bu konuda taviz vermemiz mümkün değil. Sadece Diyarbakır ile İstanbul'da değil, Türkiye genelindeki bütün şehirlerde tepkiler verilir, en azından biraz daha sesimiz fazla yükselir.” şeklinde konuştu.
“Müslümanlar olarak bu karara tepkimizi göstermeliyiz”
Müslümanların Kudüs’e sahip çıkması gerektiğini belirten Davut Memiş ise, “Amerika'nın aldığı karara biz karşıyız. Müslüman olarak Kudüs bizim mabedimizdir. Tabi ki Müslümanlar bu karara karşı çıkmalı. Ama maalesef Müslümanlarda birlik beraberlik yok. Zaten bir birlik ve beraberliğimiz olmadığı için de Müslümanları eziyorlar. Nerede olursak olalım Müslümanlar olarak bu karara tepkimizi göstermemiz gerekir.” dedi.
Emperyalist ABD ve işgalci siyonist terör çetesini lanetleyip kınadıklarını belirten Yusuf Ergen ve Halil Güngör ile Samir Baraket ise Kudüs’ün Müslümanların olduğunu ve Müslümanların Kudüs’ün işgaline asla izin vermeyeceklerini söylediler. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)