Uğradığı silahlı saldırı sonucu şehid olan Şeyh Abdülkerim Çevik'in şehadeti, özelde Bitlis, genelde de Türkiye'yi yasa boğdu.
Toplumun arasında meydana gelen anlaşmazlıkları sulh yoluyla çözüme kavuşturan Çevik, Türkiye'nin birçok yerinde onlarca kan davasını, yüzlerce anlaşmazlığı sulh yoluyla çözüme kavuşturmuş.
Bitlis'in Güroymak (Norşin) ilçesine bağlı Yemişveren (Balekan) köyünde Güldal ailesi arasında 21 yıl önce yaşanan ve bir kişinin hayatını kaybettiği kan davasını barışla sonuçlandırmıştı.
Aralarındaki 21 yıllık kan davasının, Şeyh Abdülkerim Çevik'in gayret ve çabaları sonucu barışla neticelendiğini belirten Kazım Güldal, Çevik'in şehadeti kendilerini derinden üzdüğünü söyledi.
Güldal, "21 yıl aramızda süren kan davasını Şeyh Abdülkerim Çevik'in girişimleriyle 2016 yılında barış ile sonuçlandı. Aramıza giren Seyda, bizi barıştırdı. Böylesi bir din adamını şehit etmemek lazım. Vahşi gibi medreseye girerek silahı çekip Seyda'yı vurmuş. Çok üzüntülüyüz. Memleketimizin başını kestiler. Onun ahlakı kimseye benzemiyordu. Bunu herkes biliyor. 70 talebesi vardı. Her gün 50 misafiri vardı. Yazıklar olsun onlara. Her kes böyle din adamlarını öldürecekse, nereye gidelim.? Biz Müslümanız. Memleketimizi yıktılar. Yarın medreseye gelip kimin yanına gidelim? 150 yıl ceza verilsin. Kim olursa olsun, benim oğlum dahi olsa en ağır ceza verilmeli. Talebelere 3-4 yılda bir icazet veriyordu. Nice talebeleri yetiştirdi hepsi ekmek sahibi oldular. Buradan İstanbul'a, Erzurum'a, Diyarbakır'a her yer onu tanıyordu. Ne diyeceğimizi bilemiyoruz." dedi. (Şükrü Tontaş/Gıyasettin Tetik/Ömer Adıgüzel-İLKHA)