İletişim Başkanı Fahrettin Altun, "mikro blog Platformu Medium" hesabında, Suudi Arabistan'da Kaşıkçı cinayetine ilişkin görülen davada çıkan karara ilişkin bir yazı kaleme aldı.

Suudi Arabistan Başsavcılığının geçen hafta rejim muhalifi gazeteci Kaşıkçı cinayeti davasında 5 sanık hakkında idam kararı verildiğini duyurduğunu hatırlatan Altun, ayrıca 3 sanığın toplam 24 yıl hapis cezası aldığını belirtti.

Başsavcılığın bu kararına göre Kaşıkçı'nın bir grup istihbaratçının kendi inisiyatifiyle öldürüldüğünü ve Suudi yönetiminin cinayetle herhangi bir bağı olmadığını kabul edilmesi gerektiğini söyleyen Altun, "Veliaht Prensi Muhammed Bin Selman'a yakınlığıyla bilinen kişilerin de gerçekleşen bu infazda suçu yok. Üstelik mahkeme ceza alan kişilerin isimlerinin açıklanmasına bile tenezzül etmedi. Açıkçası bu kararlarla Kaşıkçı cinayetinin akıbeti için malumun ilanı diyebiliriz. Göstermelik yargılamalarla cinayetin emrini veren, İstanbul'a infaz timini yollayan, maktulün cesedini yok eden kişiler aklandı. Basın özgürlüğü ve ifade hürriyeti hiçe sayıldı." dedi.

"Washington Post yazarı Cemal Kaşıkçı cinayeti ile ilgili tüm deliller ortadayken infaz sürecinin sembolik bir yargılamayla halının altına süpürülmesi kabul edilemez." diyen Altun, "Tüm dünyanın gözünün önünde bedeni paramparça edilerek öldürülen bir gazetecinin faillerinin aklanmasına şahit oluyoruz. Ne hikmetse basın özgürlüğünün öneminden bahseden kurum ve ülkeler bu duruma sessiz. Bu olayda Türkiye cinayetin faillerinin ortaya çıkarılması için elinden geleni yaptı. İlgili kurumlar başından itibaren süreci yakından takip edip, dünya kamuoyunu hemen her gün şeffaf bir şekilde bilgilendirildi." ifadelerini kullandı.

Suudi Arabistan, Rusya, ABD, Birleşik Krallık ve Almanya ile iş birliğine gidilip, cinayetle ilgili kanıtların paylaşıldığını belirten Altun, Birleşmiş Milletler Özel Raportörü Agnes Callamard'ın soruşturmasının daha etkin bir şekilde yapılması için yardım edildiğini, Türkiye'nin başından itibaren Kaşıkçı cinayetinin uluslararası mahkemeye taşınması gerektiğini belirttiğini kaydetti.

Altun, "Ancak bu çağrılar hem Suudi yönetimi hem de Batı tarafından ciddiye alınmadı ve cinayetle irtibatlı kişiler Suudi Arabistan'da yargılandı ve bugünkü noktaya geldik. Türkiye'nin tüm ısrar ve çabalarına rağmen bu vahşi cinayetin üstünün örtülmeye çalışıldığını görüyoruz. Daha Kaşıkçı'nın bedeninin nerede olduğuna bile cevap veremeyen Suudi yönetimi maalesef adil davranmıyor. Bu arada her gün basın özgürlüğünün öneminden bahseden uluslararası kamuoyunun Kaşıkçı davasında sınıfta kaldığını da söylemek lazım. Şu soru mühim, acaba Kaşıkçı cinayetinin asıl faillerinin ortaya çıkarılması için uluslararası kamuoyu daha aktif hareket etseydi, adil ve tarafsız yargılama için daha fazla mücadele edilseydi bugünkü netice ortaya çıkar mıydı?" değerlendirmesinde bulundu. (İLKHA)