Anadolu Gençlik Derneği Batman Şubesi, Mekke'nin fethinin 1389'uncu yıldönümü dolayısıyla yazılı bir açıklama yaptı.
7 milyar 800 milyon insanın yaşadığı dünyada yaklaşık bir milyar insanın her gece aç yattığı belirtilen açıklamada, "Bir buçuk milyar insan sağlıklı içme suyundan mahrumdur. Birleşmiş Milletler verilerine göre dünyanın 402 yerinde halen devam etmekte olan savaş ya da çatışma var. Maalesef bu savaş ya da çatışmaların 360'ı Müslümanların çoğunlukta olduğu bölgelerde yaşanıyor. Dünyada 70 milyondan fazla insan, savaş ve çatışmalar nedeniyle sığınmacı durumunda. Yani 70 milyondan fazla insan, yaşadıkları ülkeleri terk etmişler, yersizler, yurtsuzlar." denildi.
"250 milyondan fazla çocuk yaşama tutunmaya çalışıyor"
Şu anda dünyada en çok sığınmacıya ev sahipliği yapan ülkenin Türkiye olduğu aktarılan açıklamada, "Türkiye'de Suriyeliler, Iraklılar, Afganistanlılar ve diğer ülkelerden sığınmacılar var. 250 milyondan fazla çocuk savaş ve çatışma ortamının içinde yaşama tutunmaya çalışıyor. Son 10 yılda 2,5 milyondan fazla çocuk savaş ve çatışmalarda yaşamını yitirdi. 15 milyondan fazla çocuk yaralandı ve organ kaybı yaşadı. Her 6 saniyede bir, bir çocuk gıda ya da ilaç yetersizliğinden dolayı yaşamını yitiriyor. Ege ve Akdeniz'de plajlara, boğulmuş çocuk bedenleri vuruyor. Diğer taraftan dünyanın en zengin 8 kişisi dünya nüfusunun en yoksul yarısından 3 milyar 900 milyon insandan daha fazla servete sahip. En zengin 10 ülkenin geliri, en yoksul 10 ülkenin gelirinin 77 katı. Bir milyar insan, her gece aç yatarken bir milyar insan da obezite. Sadece futbolda dönen para dünyadaki açlığı 7 defa önlemeye yetecek kadar." ifadelerine yer verildi.
"Alkol müptelası haline getirilen insanımız, sömürüye karşı direnme vasfını kaybediyor"
Türkiye'de de 2019 yılının sorunların çözüldüğü bir yıl olamadığına işaret edilen açıklamada, şu ifadeler kullanıldı:
"Artan işsizlik, yüksek oranda işsiz genç nüfus, tıka basa dolu cezaevleri, tutuklu ya da hükümlü annelerinin yanında büyüyen cezaevi çocukları, kadın cinayetleri, çocuk istismarı vakaları, intiharlar, hızla bozulan toplumsal yapı, çözülen ilişkiler, yitirilen sevgi ve saygı. Geceleri ve gündüzleri hızla tüketirken, insanlara faydalı olma, toplumsal bağları ve dayanışmayı kuvvetlendirme, barışa ve huzura katkıda bulunma yerine her türlü kötülüğü ve çirkinliği yılbaşı eğlencesi olarak takdim edip pazarlayan anlayış tarafımızca kabul edilemez. Biz en başta, 'Milli Piyango' adı verilen oyunla kitlelerin kumarla buluşturulmasını sağlayan düzenlemeleri reddediyoruz. Kalplerdeki merhameti körelten, vicdan duygusunu ortadan kaldıran, insanları şehirlerin en orta yerlerinde her türlü ahlaksızlığı yapmaya sevk eden, gençlerimizde alkol ve uyuşturucu bağımlılığına giden yolu açan, insan bedeninin metalaştıran eğlence anlayışına karşı tepki koymanın her erdem sahibi insanın görevi olduğunu düşünüyoruz. Alkol müptelası haline getirilen insanlarımız, sağlıklı düşünme ve sömürüye karşı direnme vasfını kaybediyorlar."
"Fetih, küfrün karanlığının vahyin berraklığıyla silinmesidir"
Kaosun, sömürünün, çatışma ve savaşların yaşandığı dünyanın her zamankinden daha fazla fetih ruhuna ve anlayışına ihtiyacı olduğu ifade edilen açıklamada, "Fetih kavramı da anlamından saptırılmaya çalışılsa da biz, hem kavramlarımıza hem de bu kavramların bize yüklediği sorumluluklara sahip çıkmaya devam edeceğiz. Fetih, bir beldenin ve o beldede yaşayan insanların dimağlarının İslam'a açılmasıdır. Fetih, küfrün karanlığının vahyin berraklığıyla silinmesidir. Fetih, sonradan olma ilahlara reddiyedir. Fetih, insanların temel hak ve özgürlüklerini gasp eden zulüm düzeninden adil bir düzene geçen yolun açılmasıdır. Fetih; insanın, toplumun ve doğanın, sevgiyle, merhametle ve adaletle buluşmasıdır. Fetih insan olmanın, halife kılınmanın, dağların yüklenmekten çekindiği bir yükü omuzlamanın ve kulluk sözü vermenin gereğidir. Fetih sadece hakkın hâkimiyeti için çıkılan bir seferin sonucu değil bilakis o sefere çıkabilme dirayetidir." vurgusu yapıldı.
"Mekke fethinde büyük dersler vardır"
Fethin işgal olmadığının altı çizilen açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi:
"Fetih bir ırkın diğer ırkı tarumar etmesi değildir, bir bölgenin halkının diğer bölge halkını sömürmesi değildir, insanların inanç ve düşüncülerini zorla değiştirme değildir. Enerji kaynaklarını, yer altı yer üstü zenginliklerin ele geçirmek için savaşanlar, insanları imha etmek için savaşanlar bunu anlayamaz. Mekke'nin fethi büyük bir fetihtir. Günümüz Müslümanların bu büyük fetihten çıkaracağı bazı dersler vardır. Öncelikle Müslümanlar verdikleri sözü tutarlar, yaptıkları antlaşmayı bozmazlar. Zaferin Allah'tan olduğuna inanırlar. Sabrın ve fedakârlığın Müslümanca bir yaşam tarzının gereği olduğunu bilirler. İslam'ı yaşamanın ancak cihat ile mümkün olduğunu idrak ederler. Zafere giden yolda en büyük gücün inanç olduğunun farkındadırlar. Emaneti ehil ellere teslim etmek gerektiğine inanırlar. Fethin gayesinin ganimet elde etmek değil, yürekleri kazanmak olduğunu bilirler. İslam'ın yaşanmasında kadın erkek tüm Müslümanların itaat sorumluluğu olduğunun farkındadırlar. Bir Müslüman'ın gücü nispetinde tüm yeryüzünden sorumlu olduğunu bilirler." (Mehmet Fatih Akgül-İLKHA)