FARUK KUZU – HABER YORUM

Geçtiğimiz 24 Aralıkta Brezilya’nın başkenti Rio De Janeiro’da Netflix filmi “The First Temptation of Christ’ta” Hz İsa’yı eşcinsel olarak tasvir eden Brezilyalı komedi grubu Porta dos Fundos’un Rio de Janeiro’daki ofisine molotof kokteylli saldırı düzenlendi.

Olayın 24 Aralığa denk gelmesi tesadüf değildi elbette. Netflix adlı dijital film platformunun gösterime koyacağını daha önce ilan ettiği 46 dk’lık bu filmin yayınlanmaması için ülke genelinde düzenlenen kampanyada 2 milyon imza toplayan Katolikler tepkilerini göstermişlerdi.

 Buna rağmen Netflix 3 Aralıkta (İnsanlığı dönüştürme projesinde, yeni tür insan modeli yani ‘CİNSİYETSİZ’ insan tipini oluşturmak için uğraştığını ilan edercesine) filmi gösterime koydu.

Aslında Brezilyadaki Katoliklerin bu filmden peşinen rahatsız olmalarının sebebi geçen yıl başka bir komedi grubunun “Hz İsa ve havarilerinin” başından geçenleri ti’ye alan kısa bir film yayınlamalarıydı.

Küresel Sermaye sahiplerinin kontrolünde hareket eden NETFLİX’in yayınladığı neredeyse tüm dizi ve filmlerde eşcinsel figürlere özellikle yer verdiği, toplumda bunu özendirdiği yapılan yorumlar arasında.

Bununla birlikte özellikle bir Peygamberin alay konusu edilmesi, daha da ileri gidilerek bir inanç önderine film ile hakaret edilmesi, onun inancına taban tabana zıt bir yaşam tarzının onun üzerinden servis edilmesi kesinlikle komedi ile açıklanamayacak kadar önemli bir hadisedir.

Ayrıca bu sözde komedi grubunun savunma yaparken : “Ülkenin bu nefret fırtınasından kurtulacağına ve ifade özgürlüğüyle birlikte sevginin kazanacağına inanarak daha birlik olmuş, daha güçlenmiş ve daha çok ilham almış bir şekilde yolumuza devam edeceğiz.” ifadelerini kullanmaları yaptıkları filmi aslında ideolojik saiklerle yaptıklarını gösteriyor.

Olayı hemen “Ülkenin bu nefret fırtınasından kurtulacağına ve ifade özgürlüğüyle” yorumlamaları bize Türkiye’deki bazı İslam karşıtlarını hatırlatıyor.

Bu ve benzeri olayların ne düşünce özgürlüğü ne de birlik beraberlikle alakası olamaz. Olsa olsa toplumu dinden dinlerden uzaklaştırma projesi denilebilir.

Müslümanlar Hz. Rasulullah’a(sav) sahip çıktıkları gibi peygamber olarak kabul ettikleri Hz. İsa ve Hz. Musa’ya da sahip çıkarak “Vasat Ümmet” olduklarını göstermiş oluyorlar.

Bu tür planlı olayların Hristiyanlar’da da bir uyanışa vesile olması umulur; öyle ki ‘müslümanların kendi peygamberlerine yapılan hakarete tepki göstermeleri sebebiyle onları barbar terörist diye lanse etmemeleri gerektiğini anlarlar inşallah!’