Ankara (AA)
Afganistan Cumhurbaşkanı Eşref Gani, "Barış, Ortaklık, Refah" temasıyla Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Ofisi'nde düzenlenen Asya'nın Kalbi İstanbul Süreci Bakanlar Konferansı'nda konuştu.
Konferansın sekizinci kez düzenlenmesinden memnuniyet duyduğunu belirten Gani, "Son 10 yıl, küresel belirsizlik ve ezber bozan değişikliklerin dönemi oldu." diye konuştu.
Terörizm başta olmak üzere bu 10 yılda ortaya çıkan tehditlerin ulusal ve uluslararası birçok boyutu olduğuna dikkati çeken Gani, "Bu tehditler bölgesel ve küresel güvenliği tehdit ediyor." şeklinde konuştu.
Bu karmaşanın bir yandan da olumlu değişimler için fırsatlar sunduğunu söyleyen Gani, Afganistan'ın geleceği için riskleri azaltma ve tehditleri bertaraf etme yolunda ulusal reform programına yolsuzlukla mücadele, bölgesel ve uluslararası bağlantı ve iş birliklerine dahil olma gibi konuları öncelikli tuttuklarını vurguladı.
"Türkiye ve Afganistan arasındaki dostluk derin, büyük, sağlam ve ebedidir"
Gani, "Afganistan hükümeti ve halkı adına Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a bu süreci ele alan böyle bir platform sağladığı için teşekkür ederim. Cumhurbaşkanı Erdoğan öncülüğünde bir inisiyatif olan Asya'nın Kalbi İstanbul Süreci kendini kanıtlamıştır." ifadelerini kullandı.
Türkiye'ye ve konferansın önceki toplantılarına ev sahipliği yapan ülkelere ve toplantıya gelecek yıl ev sahipliği yapacak olan Tacikistan'a da teşekkür eden Afganistan Cumhurbaşkanı, şöyle devam etti:
"Türkiye'ye ve Türk halkına konferansa ev sahipliği yaptığı ve eşsiz misafirperverliği için özellikle teşekkür ediyorum. Türkiye, 2001'den bu yana güvenlik alanında önemli bir rol üstleniyor, bugün de bunu sürdürüyor. Azimle yürüttüğü ekonomik ajandasında da bizimle ilişkilerine devam ediyor. Türkiye ve Afganistan arasındaki dostluk derin, büyük, sağlam ve ebedidir."
Gani, Türkiye'ye bu alanlarda Afganistan'a yaptığı önemli katkılar ve yürüttüğü iş birliği için de teşekkürlerini iletti.
"Taliban ile Afgan hükümeti arasında doğrudan görüşmeler Afganistan'da siyasi çözümün anahtarı olacaktır"
Afganistan'daki barış sürecine değinen Gani, barışın sağlanması ve çatışmaların tekrarlanmaması için ABD, Avrupa Birliği ve bölge ülkeleri başta olmak üzere uluslararası toplumun desteğini istedi. Gani, Afganistan hükümeti ile Taliban'ın ülkedeki çatışmanın ana tarafları olduğunu belirterek "Taliban ile Afgan hükümeti arasında doğrudan görüşmeler Afganistan’da siyasi çözümün anahtarı olacaktır." dedi.
Afganistan'da kapsamlı bir ateşkesin önemine işaret eden Gani, çatışmaların tekrarlanmaması için bir mekanizma kurulmasının gerekliliğini vurguladı.
Gani, Asya'nın Kalbi İstanbul Sürecinde yer alan ülkelerin temsilcilerinden oluşan bir çalışma grubu ve ulusal güvenlik danışmanları ile uluslararası örgütlerin temsilcilerinden oluşacak bir danışma grubu kurulmasını, bu grubun barış sürecini ele almak üzere Kabil'de bir araya gelmesini önerdi.
Bölgesel projelere destek veren ülkelere teşekkür
Gani, Afganistan'ın bölgesel ilişkilerinde enerji iş birliklerinin de önemine dikkati çekerek, Lapis Lazuli Transit ve Ticaret Anlaşması gibi bölgesel projelere destek veren ülkelere teşekkür etti.
NATO öncülüğünde yürütülen Uluslararası Güvenlik Destek Gücü'nün (ISAF) 2001'den bu yana Afganistan'a verdiği desteği vurgulayan Gani, "Bu çerçevede üniforma giyen herkese ve onların ailelerine, özgürlüğümüz ve güvenliğimiz için sundukları çabalar için kalpten teşekkür ederim." dedi.
"Afganistan, Asya'nın kalbindedir"
Bölgesel ve uluslararası iş birliğinin önemine dikkati çeken Gani, "Uluslararası toplumun çıkarları iki kilit noktada birleşebilir. Bunlardan birincisi tehditlerle mücadele, ikincisi ise yeni fırsatlar yaratmak ve bunları geliştirmek." diye konuştu.
Gani, "Afganistan, Asya'nın kalbindedir. Terör örgütleri de kendilerini coğrafi olarak en iyi konuma yerleştiklerini düşünüyor." dedi.
Suç örgütleri ile terör örgütleri arasındaki organik bağı gördüklerini anlatan Gani, Afganistan'ın genç neslinin bu örgütlerin tehdidi altında olduğunu vurguladı.
Bu tehditle mücadele için ülkelere iş birliği çağrısı yapan Gani, "Bu ortak tehditle mücadele edebilmek için yaratıcı ve iyi planlanmış çözüm yollarıyla bir araya gelmeli ve bölgesel bağlılık ve uluslararası iş birliği için bütün platformları kullanmalıyız." dedi.
Önceliklerinin, refah ve istikrar içinde demokratik bir Afganistan olduğunu dile getiren Gani, terörle mücadele çabalarının ölçek ve kapsamının genişletilerek sürdürülmesi gerektiğinin altını çizdi.
Afganistan'ın DAİŞ'e karşı yürütülen mücadeleyi örnek veren Gani, bir yıl önce örgütün ülke için ana tehditlerden biri olduğunu, örgütün Afganistan'ın doğusundaki mağaralarla dolu dağlık bölge Tora Bora'yı ele geçirmeyi hedeflediğini hatırlattı.
Afganistan'ın bölgeyi DAİŞ'ten temizleme hedefi doğrultusunda planlı bir şekilde hareket ettiğini anlatan Gani, "Geçen ay bölgeyi ziyaret ettim. Teslim olan DEAŞ'lıların toplam sayısı 1442. Bunların 401'i erkek, 381'i kadın ve maalesef 660'ı çocuk. 401 erkek teröristin 196'sı Pakistanlı, 3'ü Ürdünlü, 4'ü Türk ve 1'i İranlı." diye konuştu.
Ülkede El Kaide'ye yönelik operasyonlara dikkati çeken Gani, örnek verdiği iki tehdidin de uluslara yönelik ortak tehdit olduğunu ve bunlara karşı birlikte hareket edilmesi gerektiğini vurguladı.