Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenecek partisinin İstanbul İl Başkanlığı Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantısı'na katıldı.
"Kendi nefsinin peşine düşen sadece kendi ajandasına, kariyerine, hesabına odaklanan kişilerden dava adamı olmaz. Gurur abidesi olanlardan dava adamı olmaz. Makamın gücüne, imkanlarına güvenerek gönül kıran, insanları rencide eden, vatandaşa tepeden bakan kibir abidelerinin bu davada yeri olmaz" diyerek teşkilatına mesajlar veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:
"Milleti karşısına alan bizi de karşısına alır. İnsan gönlü kıranın biz de parti görevi ile ilgili kalemini kırarız" uyarısında bulunan Erdoğan, İstanbul'un önemini de "İstanbul Türkiye'nin kaderini belirlemede bir numaralı şehirdir. İstanbul'un nabzını iyi tutarsak Türkiye'yi de yakalamış oluruz"
Türkiye ile Libya arasında imzalanan mutabakat ile oyunları bozduklarına dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Özellikle de deniz yetki alanlarının sınırlarının daraltılmasına yönelik anlaşma Meclisimizden geçti. Ben de imzaladım, BM'ye gönderildi. Burada oyun bozuldu. Hangi ülkelerin oyunlarının bozulduğunu zaten biliyorsunuz. Bu oyunlar bozulurken bir taraftan da Yunanistan, Güney Kıbrıs, Mısır, zaman zaman israil de bir araya geliyor. Kusura bakmayın. Bir skandal hareket de yaptılar, Libya'nın büyükelçisini Yunanistan deport etti. Ne oldu yani ne kazandınız? Şu anda biz Libya'daki kararlı duruşumuzu devam ettiriyoruz. Libya ile Türkiye arasında gayet güzel bir hat inşa ediyoruz." dedi.
"TAPUYU ÜNİVERSİTEYE GEÇİRDİ"
Erdoğan şunları söyledi: "Şehir Üniversitesi'nin bir siyasi ayağında bizim, bir siyasi ayağında da malum zatın olduğunu söylüyorlar. Oranın tahsisini yapan benim. Malum zat Başbakan olunca bu tahsisi Şehir Üniversitesi'ne mülkiyet devrine dönüştürdü. Türkiye'de hiçbir üniversiteye mülkiyet devri, tapu devri olmamıştır. Öksüz, yetimin hakkını tapu devri yapmak suretiyle yiyor.
YANINDA BABACAN VAR
Peki bu nasıl doğruluk? Yanında kim var? Sayın Babacan var, Mehmet Şimşek var, Feridun Bilgin var. Hani bunlar dürüsttü. Dürüstlüğü bunlar kimseye bırakmıyordu. Kimin ne olduğunu yaptıklarıyla öğrenin.
BORÇLARI 417 MİLYON
Bunlar Halkbank'ı da dolandırmaya çalışıyor. Kredi talebinde bulunuyorlar. Halkbank ciddi bir kredi veriyor. Ödeme planında bunlar ödemeleri yapmıyorlar. Halkbank bu defa kendilerini sürekli uyarıyor. Şu anda Halkbank'a olan borçları 417 milyon noktasında. Şimdi yapılandıralım diyorlar; nasıl yapılandıracaksın? Spor kulüplerinin borçlarını yapılandırılıyor da Şehir Üniversitesi'ninki nasıl yapılandırılmıyor? Sen Halkbank'a teminat bile vermedin.
HALEF-SELEF OLDUĞUMUZ CUMHURBAŞKANI ARADI
Bizi halef-selef olduğumuz Cumhurbaşkanı aradı. Kendisine dedim ki; temenni ederdim ki siz benim yerimde olun. Biz geçmişte bankaların nasıl iflas ettiğini biliyoruz. 17 yıldır bizim bankalarımızın hiçbiri kasayı boşaltmadı. Biz de kasayı boşaltamayız. İşin başından beri Ülker Grubu buraya ciddi destek verdi. Sonra çekildi. Ülker Grubu bizim verdiğimiz desteklerle ilgili de bizim desteğimizi açık-net söyledi.
TEZGAH BAŞKA
Buranın hamisi Marmara Üniversitesi’dir. Marmara Üniversitesi Türkiye’nin şu anda en büyük üniversitelerinden biridir. ‘Marmara borçları ödesin’ diyorlar şimdi de... YÖK de kendilerine diyor ki, ‘Siz de mütevelliyi bırakın Marmara burayı götürsün’. ‘Yok, bırakmayız’ diyorlar. Tezgah başka... Biz ne öğrencilerin ne de akademisyenlerin düşmanıyız. Hiçbir vakıf üniversitesinde bunların yaptığı uygulama gibi uygulama yok. Burada Halk Bankası’nın dolandırılması söz konusu."