Siyer Vakfı ve İstanbul Üniversitesi Siyer Gençlik Kulübü tarafından "İslam Medeniyeti ve Tarihi" ismiyle bir panel düzenledi.
İstanbul Üniveristesi İlahiyat Fakültesi Konferans Salonunda düzenlenen ve İlahiyat Fakültesi öğrencilerinin yoğun katılımıyla gerçekleşen panele konuşmacı olarak Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Fayda, Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Rıza Savaş ve Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Seyfettin Erşahin katıldı.
Prof. Dr. Mehmet Şeker moderatörlüğünde yapılan panelde konuşan Dokuz Eylül Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Rıza Savaş, Hazreti Peygamber efendimizin insanlık için bir güneş olduğunu ve güneş olmadan hiçbir canlının yaşamını sürdüremeyeceğini söyledi.
Savaş, "Hazreti Muhammed (Sallalahu Aleyhi Vesellem)’in alemler için güneş kadar fonksiyonu var. Biz Müslümanlar son 200 yıldır bunun farkında değiliz. Yaşadığı 23 yıllık süre içerisinde neyi nasıl yaptığının farkında değiliz. Bunun için birbirimize düşmüş, birbirimizle kavga ediyoruz. Çok küçük şeylere takılıp kalıyoruz." Dedi.
"Peygamberi anlayamadığımız için sorunlarımızı çözemiyoruz"
Hazreti Muhammed'in Mekke’den Medine’ye hicret ettiğinde Medine’de farklı bir durumun söz konusu olduğunu hatırlatan Savaş, "Orada iç ve dış problemler vardı. İçteki problemlere bakıldığında öncelikle 3 tane Yahudi kabilesi vardı. Bununla birlikte aralarında kan davası olan Evs ve Hazreç vardı. Bunun haricinde muhacirler geldi. toplamda 6 farklı grup vardı. Bu 6 farklı topluluğu bir şehirde bir araya getirmek, bir çatı altında tutmak kolay değildi. Fakat Hazreti Muhammed (Sallalahu Aleyhi Vesellem)zorlukları usulüne göre çözdü. Bir problemle karşılaştığında önce problemin temeline bakıyor. Geçmişte neler olduğunu ve buna binaen nelerin yapılabileceğini düşünüyor. Ardından işin nasıl çözüleceğine dair uygulamalar yapılıyor. Bununla birlikte istişare de yapılıyordu. Yapılan istişareler sonucunda Allah’a tevekkül ederek sorunu çözerdi. Bugünkü Müslümanların sorunları çözememelerinin sebebi Hazreti Muhammed (Sallalahu Aleyhi Vesellem)’in neyi nasıl yaptığını anlayamamalarından kaynaklanıyor." diye konuştu.
"Peygamberi, ashabı ve yaşadığımız alemi anlamak için Allah’ın nizamını bilmeliyiz"
Prof. Dr. Mustafa Fayda ise "Peygamberimiz (Sallalahu Aleyhi Vesellem) her şeyin tedbirini almıştır. Ancak Kur’an-ı Kerim'deki zorluğu ortaya koymamız gerekir. Size soruyorum, Bedir’de müşrikleri öldüren Ashab-ı kiram değil miydi? Allah-u Teala Peygamber'e ‘Attığında sen atmadın’ diyor. Kur’an-ı Kerim tevhid inancının, vahdaniyet-i ilahinin herkes tarafından iyi anlaşılmasını istiyor. Ehli sünnet buna çözüm bulmuştur. Ben burada konuşuyorsam söylediklerim çerçevesinde Allah’a hesap vereceğim. Ama benim konuşmama izin veren Allah’tır. O dilemezse konuşamam. Allah buna inanmamızı istiyor. Bunun ortaya çıkardığı mucizeyi çözemeyişimizin sebebi Kur’an-ı Kerimin iyi anlaşılamamasıdır. Ya da nasıl anlayacağımızı çözememekten kaynaklanıyor. Demem o ki, dinimizi anlarken öncelikle Peygamberimizi (Sallalahu Aleyhi Vesellem) değerlendirirken, derslerimizi anlatırken Kur’an-ı Kerim'in şuuruna varamadan yapıyoruz. Allah-u Teala'nın bize söylemek istediğini, bu nizamı neden kurduğunu bilmeliyiz ki hem peygamberimizi, hem ashabı hem de bu alemin şartlarını ona göre anlayalım." şeklinde konuştu. (Nizamettin Aşkın- İLKHA)