Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Anayasanın 104. maddesinde yer alan "Sürekli hastalık, sakatlık ve kocama sebebiyle kişilerin cezalarını hafifletir veya kaldırır." yetkisini kullanarak 3 hükümlünün cezalarının kaldırılmasını olumlu bir gelişme olarak değerlendiren Avukat Abdulgani Orhan, 2002 yılından bu yana pek kullanılmayan bu yetkinin kullanımının devam edilmesini gerektiğini belirtti.
2002 yılından bu yana AK Parti Hükümetinin Cumhurbaşkanı'nın af yetkisini kullanmadığına dikkat çeken Orhan, "Daha önceki Cumhurbaşkanlığında ise bu sistem aktif bir şekilde kullanılıyordu. Bugünlerde Sayın Cumhurbaşkanı 3 kişiyi özel yetkisini kullanarak affetti. Bunların suç vasıflarına baktığımızda adam öldürme, kamu görevlisine yönelik fiiliyattan dolayı adli suçlar nedeniyle, hastalık durumu gerekçe gösterilerek ve Adli Tıp Kurumunun vermiş olduğu rapora atfen Sayın Cumhurbaşkanı'mız da af yetkisini kullanarak bunları affetmiştir." dedi.
Bunun güzel bir gelişme olduğunu aktaran Orhan, "Neticede kanunda bir hak verilmiş ve bu hakkın işletilmesi lazım. Özellikle toplumdaki adalet, hukuka uygunluk duygusunun sarsıldığı dönemde bunları telafi etmenin adımlarının atılması lazım." ifadelerini kullandı.
"Hasta mahkûmlar cezaevlerinde vefat ediyorlar"
Cezaevlerindeki sıkıntıları dile getiren Orhan, "Bugün cezaevlerinde çok ciddi sıkıntılar var. Bu sıkıntılardan birisi de hasta mahkûmlardır. Gerek adli ve gerek siyasi olsun, cezaevinde onlarca hasta mevcuttur. Hatta bazı hastalar, hastalıkları nedeniyle cezaevinde vefat etmektedirler. Bu durumlar ortadayken, özellikle ölümcül hastalıklara yakalanan tıp açısından da hastalıkları ortada olan, kendisine bakabilecek durumda olmayıp başkasının bakımına muhtaç olan şahıslar ne kadar suçlu da olsalar; bunların insan olma özellikleri göz önünde bulundurularak Cumhurbaşkanı'na verilen bu özel yetkinin işletilmesi lazım." şeklinde konuştu.
3 kişinin birlikte affedilmesini olumlu Orhan, "İnşallah bunun devamı gelir. Özellikle siyasi suçlardan, fikir ve düşüncelerinden veya herhangi bir yapıya mensup olmalarından dolayı cezaevinde bulunup ömrünü cezaevinde geçiren, bu arada cezaevinde olmaktan kaynaklı hastalıklara yakalanan, özellikle kanser ve başkasının bakımına muhtaç durumlarda olan kişilerin bir an önce hastaneye sevkinin yapılması gerekir. Bu durumlarda olanların heyet raporunun alınması, bu rapor doğrultusunda adli tıptan hızlı bir şekilde bekletilmeden ivedilikle Sayın Cumhurbaşkanı'nın önüne getirilmesi gerekir." diye ifade etti.
"Dosyalar adli tıpa gitmiyor, yıllarca bekletiliyor"
Cezaevlerinde mahkûmların kötü şartlar içerisinde hastaneye götürüldüklerine vurgu yapan Orhan, "Heyet halinde rapor alınması bazen ayları, yılları bulabiliyor. Daha da önemlisi dosyalar adli tıpa gitmiyor, gittiyse de yıllarca burada bekletiliyor ve hastalar dışarıya çıkmadan cezaevinde vefat ediyor veya çok ciddi sıkıntılarla karşılaşıyorlar. Bu anlamda sayabileceğimiz bir sürü mahkûm var. Benim bildiğim Ankara Sincan Cezaevinde, 2 yıldır cezaevi hastanesinde yatıyor. Kendisine bakabilecek durumda değil ama bir türlü dosyası Adli Tıp'ın önüne sağlıklı bir şekilde gitmiyor. Gitse de Adli Tıp tabiri caizse topu taca atıyor." benzetmesinde bulundu.
Dosyalar bu şekilde tekrarlanarak Cumhurbaşkanı'nın önüne gitmediğini ifade dedn Orhan, "Yani buna bir müdahale edilmesi, bu durumda hasta olduklarına dair raporları alınanların ivedilikle kanuna da hüküm konularak en kısa zamanda, bir ayı geçmeyecek şekilde Adli Tıp'tan Cumhurbaşkanı'na re'sen geçmesi lazım. Sayın cumhurbaşkanının da buna müdahil olması lazım." dedi.
"Hastanede eli zincirli olarak yatan mahkûmlar var"
Cumhurbaşkanı'na seslenen Orhan, "Buradan Cumhurbaşkanına seslenmek istiyorum. Adli veya siyasi… ölümcül hastalıklara yakalananlar ve kendine bakamayacak durumda olanlar ve 3 aydan fazla cezaevi hastanelerinde, 2 yılın üzerinde hastanede eli zincirli olarak yatan mahkûmlar var." ifadelerini kullandı.
Orhan, "Bu anlamda benim müvekkillerimden biri de Şeyhmus Alpsoy… Hastalığı da net bir şekilde ortadadır. Bu çağrımızın Cumhurbaşkanı tarafından duyulması ve buna bir el atmasını istiyoruz. Bu tür durumda olan tüm hastaların, hasta olduklarına dair raporlarının önüne getirilmesi, bunların durumunun değerlendirilip bu özel af yetkisini uygulamasını talep ediyoruz. Bu insani ve vicdani bir durumdur. Bu yönüyle Cumhurbaşkanı'na kanun yetki vermiş bu kanunun kendisi tarafından ivedilikle işletilmesini talep ediyorum." şeklinde konuştu. (Ramazan Zeren, Gıyasettin Tetik-İLKHA)