Türkiye Âlemi İslam İlişkileri Merkezi (TAİM) ve Uluslararası Kudüs Ve Filistin'e Destek Birliği'nin birlikte düzenlediği "11'inci Beytül Makdis Kanaat Önderleri Forumu" birçok İslam ülkesinden âlim ve kanaat önderlerinin katılımıyla başladı.
Programın açılış konuşmasını yapan Filistin ve Kudüs'ün Zaferi için Uluslararası Koalisyon Başkanı Hemmam Said, ümmetin farz-ı ayn ve farz-ı kifaye olan ibadetlerini gerektiği şekilde yerine getirmediği için zor duruma düştüğünü ifade etti.
Mübarek Mescidi Aksa Murabıtlarının adına salondakileri selamlayarak konuşmasını sürdüren Said, murabıtların kanları ve çabalarıyla Mescid-i Aksa için meşale olduklarını söyledi.
Said, "Sizlerle beraber Gazze'de direnişin sembolü olanları selamlıyorum. Gazze ümmetin cephanesi ve kalelerinden bir kaledir. Sizler 50'den fazla ülkeden gelerek dünyayı temsil ediyorsunuz. Siz dünyasınız. Ey ümmetin vicdanları sizleri selamlıyorum. Türkiye'nin Cumhurbaşkanını, halkını ve İstanbul ile birlikte selamlıyorum. Tunus'un yeni Başkanı Kays Said'i selamlıyorum. O ki dünyada büyük yankı uyandıran ifadelerde bulundu. Siyonistlerle uyum halinde olmanın ihanet olduğunu söyledi. Allah'ın izniyle onun bu kelimeleri 2 asrın arasındaki bir ayırım görevi görecektir. Siyonistlerle uyumlulaşmayı içtihat olarak görmeyle bunu ihanet olarak addeden 2 asrın arasındaki ayırım olacaktır." diye konuştu.
"Rabbimiz tarafından bize mesuliyet olarak verilen şer'i bir vazife için birleştik"
Organizasyonu düzenleyenlere teşekkür eden Said, "Dillerinizin, şekillerinizin, renklerinizin ve kültürlerinizin farklılıklarıyla beraber birleştiniz ve bir oldunuz. Sizleri mübarek mesele olan Filistin meselesi bir araya getirdi. Sizleri Mescid-i Aksa birleştirdi. Onun için yolculuk hazırlığı yaptınız ve geldiniz. Sizler bugün Mescid-i Aksa'nın durağındasınız. Bugün sizlerle Rabbimiz tarafından bize mesuliyet olarak verilen şer'i bir vazife için birleştik." ifadelerini kullandı.
"Ümmeti zayi eden şey farz-ı kifayeden uzaklaşmaktır"
İslam ümmeti ve Müslümanlar 2 farzdan sorumlu olduklarını hatırlatan Said, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
"Müslümanlar kifaye ve ayn olan farzlardan sorumludurlar. İnsanlar farz-ı kifaye diyorlar ama ben ümmetin farzları adını veriyorum. Ümmet belki yüzyıllardır farz-ı aynları yerine getiriyor. Yüzyıllardır Ramazanlarda oruç tutuyorlar ve çokça namaz kılıyor, hac yapıyorlar. Ancak ümmet bugün nerede? Ümmet dağılmış ve zayi edilmiş.
Ümmeti zayi eden şey nedir? Ümmeti zayi eden şey farz-ı kifayeden uzaklaşmasıdır.
Ümmetin farzları nedir? Ümmetin farzları ümmetin onurunu, izzetini ve yüceliğini ilgilendiren her şeydir.
Müslümanlar farz-ı kifayeleri sadece cenaze namazına katılma olarak anladı. İslami devleti ikame etme ve Allah yolunda davet ve tebliğ yapma ve iyiliği emredip kötülükten nehyetme de farz-ı kifayedir. İşgal edilmiş toprakları kurtarmak farz-ı kifayedir. Beyt'ul Makdisi korumak ve savunmak farz-ı kifayedir. Uyumlulaşma politikalarına karşı mücadele farz-ı kifayedir. Ancak bunlar ne anlama geliyor değerli kardeşler? Bunlar, tüm ümmetin genel olarak herkesin boynunda zimmetli vecibeleridir. İmam Şatıbi (Rahimehullah) farz-ı kifayeyi ümmete göre ikiye ayırmıştır. Birincisi güç yetirebilenler, diğeriyse güç yetiremeyenler. Bizler güç yetiremeyenleriz. Ama güç yetiremeyenlerin de üzerinde farz olansa güç yetirenlere yardım etmeleridir. Bizler de o güç yetirenlere desteğimizi esirgemeyeceğiz. Bu yüzden bu buluşmayı gerçekleştirdik."
Programda bir konuşma yapan AK Parti İstanbul Milletvekili ve Türkiye-Filistin Dostluk Gurubu Başkanı Hasan Turan, yakın zamanda vefat eden Kudüs Şairi Nuri Pakdil'in Kudüs ile ilgili yazdığı şiiri okuyarak konuşmasına başladı.
"İşgalci olabilirsiniz, güçlü olabilirsiniz ama haklı olmak başka bir şeydir"
Turan, "Kudüs hepimizin ortak vatanı. Sınırlarımızın içerisinde olmasa da yüreğimizin merkezinde bulunan hepimizin vatanı. İslam dünyasında bulunan bütün kardeşlerimizin ortak acısı Kudüs'tür. Toplantımızın ismi, 'Topraklarımızda bulunan işgalcilerle yaşamak ve Yüzyılın Anlaşmasına karşı hep birlikte.' İşgalci ile birlikte yaşamak; akreple, yılanla birlikte çuvala girmek gibidir. İşgalci ile yaşamak mümkün değildir. İnsan onuruna, izzetine, inancına aykırıdır. İnsanı insan yapan bütün değerlere zıttır. Düşünün ki eviniz işgal edilmiş ve bunu kabul ediyorsunuz, bu mümkün değildir. Bunun en güzel örnekliğini bugün Filistin halkı gösteriyor. Belki toprakları işgal ediliyor, çocukları katlediliyor, erkekleri hapsediliyor ama yüz yıldır işgale direniyor. İşgalci olabilirsiniz, güçlü olabilirsiniz ama haklı olmak başka bir şeydir.
"Batı dünyasının meseleye siyasi çıkar hesabıyla bakması bizi üzüyor"
Yüreğinde insanlık vicdanını ve davasını taşıyan herkesi destek vermeye davet eden Turan, son olarak şu ifadelere yer verdi:
"Bütün kardeşlerimizi bize destek vermeye davet ediyoruz. Kudüs'ün güvenliği ile İstanbul'un güvenliğini birbirinden ayırmıyoruz. Türkiye'nin güvenliği tehdit ve tehlikeye girerse inanıyoruz ki Filistin davası çok büyük mevzi kaybeder. Bunun bilincindeyiz. Dünyanın neresinden olursa olsun Filistin halkının feryadına kulak kabartan, onların feryadının sözcüsü olan ve onlarla dayanışma ve destek içerisinde olan herkes hangi inançtan olursa olsun bize göre mukaddes bir iş yapıyor. Ancak bugün batı dünyasının çifte standart içerisinde olduğunu da görüyoruz. Kendi çıkarları için batı dünyasındaki ülkelerin maalesef üzerine düşenleri gerektiği şekilde yerine getirmediğinin farkındayız. Müslüman halkların Kudüs'ün acısını paylaşmak konusunda herhangi bir eksiği yok. Dünyanın neresinde bir Müslümanla konuşsanız Kudüs'ü kendi davası bilir. Ancak batı dünyasının meseleye siyasi çıkar hesabıyla bakmalarından hüzün duyuyoruz. Bu konuda batılı parlamenterlere daha çok iş yapmak gerektiğine inanıyoruz."
Programda, Filistinli küçük bir çocuğun Kudüs ile ilgili okuduğu şiir ise salon tarafından uzun süre alkışlandı. (Nizamettin Aşkın, Zeyd Varol-İLKHA)