Gaziantep’te, İdeal Eğitim Vakfı (İDEV) tarafından Peygamber Sevdalıları Vakfı işbirliğiyle “Uyuşturucu Kullanımı ve Madde Bağımlılığı” konulu seminer düzenlendi.

Gazikent Seminer Salonu’nda gerçekleştirilen, Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programın açılış ve selamlama konuşmasını İdeal Eğitim Vakfı (İDEV) Gaziantep Koordinatörlerinden Ahmet Bora yaptı.

İdeal Eğitim Vakfı'nın 2019 yılının mart ayında kurulduğunu ve yapacağı tüm çalışmaları eğitim temeli üzerine bina ettiğini belirten Bora, bu kapsamda aile ve toplumu doğrudan ilgilendiren konularda insanları bilgilendirmek için aylık seminerler dizisi hazırladıklarını söyledi.

Her ay düzenli olarak toplumu ilgilendiren bir konuyu ele aldıklarını belirten Bora, "İDEV, her ay yapılacak bu seminerlerin konusunu evlilik, aile kurumu, çocuk eğitimi, neslin muhafazası, sosyal medya kullanımı, ahlaki yozlaşma, uyuşturucu kullanımı ve madde bağımlılığı, bilinçli bir toplumun inşası, ideal insan olarak belirledi. Her ay bu konulardan birisini işlemeyi hedeflemektedir." diye konuştu.

Seminere konuşmacı olarak katılan Molla Sinan Ünel, uyuşturucu maddesinin topluma ciddi anlamda zarar veren ve toplumu ciddi anlamda tahribata uğratan bir madde olduğunu, özellikle de gençleri bu tür maddelerden korumak için herkesin üzerine düşen sorumluluklar olduğunu söyledi. 

“Akıl nimeti insanoğlu için önemli bir nimettir”

Allah’ın yeryüzünde kendisine halife olarak seçtiği insan oğluna sayısız nimetler verdiğini hatırlatan Ünel, “Allah (Celle Celaluhu) mahlukatların en şereflisi olarak yaratmış olduğu insanı sayısız nimetler ile donatmıştır. Bugün Allah’ın (Celle Celaluhu) insanoğluna vermiş olduğu en büyük nimette akıl nimetidir. İnsan akıl nimeti sayesinde kendisini tanır, Rabbini tanır ve yeryüzünde Allah'ın (Celle Celaluhu) halifesi olma onuruna ve şerefine erir. Mahlûkatların da en şereflisi olma ünvanını kazanmıştır. İnsan akıl nimeti sayesinde bugün hayatını kolaylaştıran birçok teknolojik bulguyu akıl nimeti sayesinde icat etmiştir.” dedi.

“Dinimiz, din, akıl, can, mal ve nesil emniyetinin korunmasını emretmiştir”

İslam dininin, insanın beden ve ruh sağlığına büyük bir önem verdiğini ve İslam dininin aklı, canı, malı, nesli ve dini korumayı esas aldığını belirten Ünel, “Dinimiz İslam, din, akıl, can, mal ve nesil emniyetini garanti altına almıştır. Bu beş şeyin korunmasını emretmiştir. İnsanların ruh ve beden sağlığına zarar veren bu uyuşturucu maddeleri, Allah'ın (Celle Celaluhu)  yasaklamaması mümkün değil. Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de ‘Bu maddelerden, kötülüklerden ve şeytanın da necis adımlarından uzaklaşınız ki kurtuluşa eresiniz’ buyuruyor. Kurtuluşun yolu şeytana muhalefet etmektedir. Şeytanın adımlarına yaklaşmaktadır. Bu uyuşturucu maddelerin insanın bedeninde oluşturmuş olduğu tahribat, insana verdiği zarar, insanın akıl melekelerini yok etmedeki durumu içkinin belki yüzlerce katı daha fazladır. Bundan dolayı Rabbimiz bu tür maddeleri yasaklamış, bunlardan uzaklaşmamızı bize emretmiştir.” ifadelerini kullandı.

“Geleceğimizi yok eden ve tehlikeye atan maddelerden uzak durmalıyız”

Uyuşturucu baronlarının, bu tür maddeleri piyasaya sürmelerindeki amaçlarına ve hedeflerine dikkat çeken Ünel, şunları söyledi:

“Başta şeytan olmak üzere şeytana asker olmuş uyuşturucu baronlarının, bu tür maddeleri piyasaya sürmelerindeki amaçları ve hedefleri vardır. Bunu da yine yüce Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de ‘Şeytan, içki ve kumarla aranıza düşmanlık ve kin sokmak, sizi Allah´ı anmaktan ve namazdan alıkoymak ister’ ayeti ile bizlere bildirmiştir. Şeytanın şahsında şeytanın davasına hizmet eden tüm şer şebekelerinin bütün bu maddeleri piyasaya sürmesinin hedefi aramıza kin, nefret ve düşmanlığı iyileştirmek içindir. Bugün bu toplumda bizatihi müşahede ediyoruz ki bu maddeleri kullanan insanların ne kendilerine ne ailelerine ne bu topluma ne de bu millete hiçbir faydası yoktur. Tam tersine topluma zararlı bir birey haline gelmişlerdir. Öyleyse geleceğimizi yok eden, geleceğimizi tehlikeye atan hem dünyamızı hem de ahretimizi cehennem çukurlarına çeviren bu maddelerden uzak durmamız lazım. Rabbimizin bu tür maddelerden uzak durmamız noktasında çok ciddi uyarıları vardır.”

“Uyuşturucuya başlamada arkadaş çevresi etkili oluyor”

Uyuşturucuya başlamada arkadaş çevresinin etkili olduğuna dikkat çeken Ünel, “Bugün özellikle de bu maddelere bağımlı hale gelen kişilerle yapılan röportajlarda bu kişiler, bu maddelerle nasıl bir bağımlı hale geldiklerini anlatıyorlar. Yapılan araştırmalar sonucunda yüzde 50'ye yakını arkadaş çevresinden etkilendiğini, bir merak ve bir özentinden dolayı kullanmaya başladığını söylüyorlar. Biz de bu duruma baktığımızda Peygamber Efendimizin ‘Kişi arkadaşının dini üzerinedir’ hadisinin ne kadar yerinde ve bu mesajı ne kadar önemli olduğunu en açık örneğidir.”

“Topluma bu kadar zararlı olan bu maddeler ile mücadele etmeliyiz”

Uyuşturucu illetinin herkes için bir tehlike olduğuna dikkat çeken Ünel, bu konuda herkesin dikkatli olması, üzerine düşen görev ve sorumluluklar olduğunu belirterek, “Bugün şu mecliste bulunanların elbette ki uyuşturucudan uzak kaldıklarını biliyoruz. Elbette ki bu maddeler ile aralarında çok ciddi bir mesafenin olduğunu biliyoruz. Fakat bizim burada dile getirmek istediğimiz gerçek, uyuşturucu illeti bir tehlikedir. Rabbimiz de, ‘Ey iman edenler! Kendinizi ve ailenizi yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun’ diyor. Bu ayet bizimi üzerimize bir sorumluluk bırakmıştır. Bu maddeyi belki biz kullanmıyor olabiliriz. Çocuklarımız kullanmıyor olabilir. Ama komşumuz, yeğenimiz, akrabamız ve iş arkadaşımızın çocukları kullanıyor. Bundan dolayı hepimiz mesuliyet altındayız. Topluma bu kadar zararlı olan bu maddeler ile mücadele etmemiz, bu mücadelede aktif hale gelmemiz için elimizden gelen fedakârlığı göstermemiz, bu konuda duyarlılık göstermemizi yüce Rabbimizin bizden istemiş olduğu bir emirdir.”

“Gençlerimize sahip çıksaydık, belki bu bataklığa düşmeyeceklerdi”

Ünel, “Gerçek anlamda vazifemizi yerine getirmiş olsaydık, Rabbimizin Kur’an-ı Kerim'de ifade ettiği gibi sorumluluklarımızı ve mesuliyetimizi hakkı ile yerine getirseydik, fedakârlık yapsaydık ve zaman ayırsaydık, bu iş için canımızı, malımızı ve vaktimizi ortaya koysaydık, bu şebekelerin ve uyuşturucu baronlarından önce o gençlere biz ulaşacaktık. O gençlerin kalplerine imanı biz yerleştirecektik. Bugün İslam toplumu, bugün toplumun ıslahı için çalışan Müslümanlar kendi görevlerini ve sorumluluklarını hakkıyla yerine getirmediklerinden dolayı ne sebeple olursa olsun çözümü bu tür maddelerde arayan gençlerin önüne şer şebekelerinin koymuş oldukları tuzaklara düştüler. Eğer bu gençlerimizin ne hale geldiğini görmek istiyorsak, gerek sosyal medya üzerinden ve gerekse metruk binalarda gençlerin ne hale geldiğini bir görün. Eğer bugün biz bu gençlere sahip çıkmış olsaydık, biz bu gençleri Allah'ın evi olan camilere götürebilseydik, gençlerin kollarına takılıp onlara Allah’ı (Celle Celaluhu), peygamberi, Kur’an-ı Kerim'i sevdirebilseydik, bugün bu halde olan gençler artık bu toplum için bir suç makinesine dönüşmüş olan bu neslimizin, gençlerimizin belki bugün toplumda büyük bir tabip, mühendis, mimar ve büyük bir idareci olduğunu görecektik.” şeklinde konuştu.

Uyuşturucuya karşı topyekûn bir mücadele verilmesi gerektiğini ve bu konuda herkesin üzerine düşen görevler olduğunu belirten Ünel, özellikle de gençleri bu tür maddeleri kullanmaktan koruyacak olan en büyük mekanizmanın, en büyük koruyucu etkenin, gençlere manevi programlar hazırlamak, Allah'ı (Celle Celaluhu), sevdirmek ve namaz kıldırmak olduğunu da sözlerine ekledi.

Seminerde Eğitimci Mustafa Ergün de sunum eşliğinde “Uyuşturucu Kullanımı ve Madde Bağımlılığı” ile ilgili katılımcılara önemli bilgiler verdi. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)