Siyonist çetenin işgali altında bulunan Kudüs’e sahip çıkılması için bölge bölge dolaşan Filistin asıllı Ürdün Parlamentosu Milletvekili Saud Bin Ebi Mahfus, Batman’da Kudüs ile ilgili seminer verdi.
Sevgi konferans salonunda düzenlenen seminere; HÜDA PAR İl Başkanı Davut Şahin, STK temsilcileri, âlimler ve vatandaşlar katıldı.
Müslümanların ilk kıblesi olan Kudüs’ün tarihinden önemli kesitler aktaran Mahfus, Kudüs’ün dünya Müslümanları için büyük bir önem ve ehemmiyet arz ettiğini, bu nedenle Müslümanların "Kudüs Davası" etrafında yekvücut olması gerektiğini vurguladı.
Selahaddin-i Eyyubi’den sonra Kudüs’ün gün yüzü görmediğini, siyonist postalları altında çiğnendiğini söyleyen Mahfus, altı kazılarak tüneller oluşturulan Kudüs’ün yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığına dikkati çekti.
Dünyanın gözü önünde yapılan bu işgal girişimine karşılık milyarlarca nüfusa sahip İslam âleminden istedikleri tepki ve desteği alamadıklarını ve bu yüzden de işgalci çetelerin bundan güç alarak günden güne Kudüs’ü yok etmeye dönük girişimlerini arttırdıklarını ifade eden Mahfus, İslam âlemindeki huzurun ve barışın yegâne yolunun Kudüs’ün özgürleşmesinden geçtiğini kaydetti.
İslam ülkelerinin liderlerine seslenen Mahfus, Peygamberlerden Müslümanlara emanet bırakılan Kudüs’ün şer’i bir sorumluluk olduğunu söyledi.
"Kudüs ciddi bir tehlike altına girdi"
70 yıldan beridir Kudüs’te kanların aktığını dile getiren Mahfus, "Kudüs ciddi bir tehlike altında. Trump’ın 2017’de verdiği bir kararla Kudüs daha da ciddi bir tehlike altına girdi. Kudüs’ün durumu çok ciddi anlamda sıkıntılıdır. Kudüs’ün insanını, toprağını, yapısını hedef alıyorlar. Yani şu anda Yahudiler, Kudüs ile ilgili ne varsa hedef alıyorlar. Kiliseden çıkan karara göre devlet, Yahudi devleti olacak. Başkent, Yahudi bir başkent olacak. İslam adına ne varsa her şey oradan silinecek ve tamamen Yahudileşecek." dedi.
"Kudüs’ten asla taviz verilemez"
Kudüs’ün Müslümanların ortak davası olduğunu vurgulayan Mahfus, "Bugün siz Kürt Müslümanlardan da şu güzel anlayışı gördüm; Kudüs sizin birinci meseleniz. Kudüs sizin davanız. Dolayısıyla Kudüs, bir davadır, Kudüs bir akidedir, inanç meselesidir. Kudüs’ten asla taviz verilemez. Kudüs, Kur’an-i bir ayettir. Kudüs, Mescid-i Aksa meselesi kendisi üzerinde anlaşma yapılacak bir mesele değildir. Bir eşya değildir ki kendisi üzerinde bir anlaşma yapılabilsin. Dolayısıyla Mescid-i Aksa ile ilgili bir geri adım atma asla söz konusu olamaz." diye konuştu.
"Mescid-i Aksa yıkılma tehlikesiyle yüz yüze"
Kudüs’ün Peygamber Efendimizin bize bıraktığı bir miras olduğunu hatırlatan Mahfus, son olarak şunları söyledi:
"Dolayısıyla bizim bunu son noktaya kadar korumamız zorunludur. Şu an Yahudilerin rahat bir şekilde Mescid-i Aksa’nın altını oymaları, tünel kazmaları ve Mescid-i Aksa’yı yıkılma tehlikesiyle yüz yüze bırakmalarının sebebi Kudüs’e sahip çıkmayan İslam ülkelerinin liderleridir. Bunlar daha önceden yapılanları bu kadar müsamaha göstermeyip, hoşgörüyle karşılamasalardı bunlar bu noktaya gelmezdi. Eğer Müslüman ülkelerin liderleri buna sahip çıkmazsa yönetilenlerin Kudüs’e sahip çıkma zorunluluğu doğuyor. Dolayısıyla Müslüman toplumların Kudüs’ün korunmasına yönelik şer’i adımı atmaları gerekmektedir. Zira Kur’an’da geçen bir şeydir. Akidemize dayanan bir meseledir. Bu akidevi meseleyi de korumamız zorunluluktur." (Mehmet Fatih Akgül-İLKHA)