İzmit ilçesine bağlı Gültepe Mahallesi’nde yaşayan 51 yaşındaki Nermin Kutlu’nun, 26 yaşındaki Sercan ve 16 yaşındaki Emre adlı iki oğlu da doğumlarından 15 gün sonra fenalaştı. Hastaneye kaldırılan 2 çocuğun da geçirdikleri rahatsızlık nedeni ile zihinsel engelli oldukları tespit edildi.

DİYALİZ HASTASI EŞİNİ KAYBETTİ
2 çocuğunu da zor şartlarda büyüten anne Nermin Kurtlu, geçtiğimiz yıl diyaliz hastası olan eşini kaybetti. 2 çocuğu ile yıkılmaya yüz tutmuş olan evde yalnız kaldı. Çocuklarının ihtiyaçlarını karşılamaya çalışan anne; bir yandan kapıları kırık, çatısı su damlayan evde yaşam mücadelesi veriyor.

YARDIM İÇİN BURSA'DAN GELDİLER
Zor durumda olan aileye destek vermek için Bursa’dan Kocaeli’ye gelen Kanserle Mücadeleyi Destekleme Derneği Kocaeli Temsilciliği'nin gönüllü üyeleri, gördükleri manzara karşısında şoke oldu. Evi temizleyip, duvarlarını boyamayı hayal eden dernek üyeleri, yıkılmaya yüz tutmuş evle karşılaştı. Kendilerine yardım etmek için Bursa’dan gelen dernek üyelerini gören anne Kutlu, gözyaşlarına hakim olamadı.

 DURUMLARINI GÖREN, EV VERMEK İSTEMİYOR
Bir yıl boyunca yalnız başına, 2 zihinsel ve bedensel engelleri olan çocukları için çabaladığını belirten anne, çocuklarının engelli olmasından dolayı ev sahiplerinin kendilerini istemeyerek, evlerini kiralamadığını söyledi. Yetkililerden yardım istediğini, ancak kimsenin kendisine yardım etmediğini kaydeden Kutlu, tek isteğinin temiz bir ev olduğunu dile getirdi.

"SADECE BİR EV VERSİNLER"
Evinin kirasını da ödeyebileceğini söyleyen anne Kutlu, “Engelli çocuk annesi olmanın çok kolay yanları da çok zor yanları da var. 2 çocuğum da 15 günlükken ateşli havale geçirdi. Onların ihtiyaçlarını çabalayarak bir şekilde karşıladım. Bir şeylerden kısarak onlara veriyorum. Ben kirasında da değilim, sadece bana bir ev versinler. Ben kendi kiramı da veririm, geçimimi de sağlarım. Ben bir ev kiraladım. Temizlik yapmaya giderken ev sahibi caydı. Büyük oğlumu götürmüştüm. Kardeşi olmayınca ağladı. O ağladı diye ev sahibi caydı. Evimin halini görüyorsunuz, hiçbir şey toplu değil. Ne kadar toplasan da yine aynı. Ama hiçbir kimseden destek almıyorum. Allah’a şükür zorlanmıyorum. Ne mutlu bana. Bana sadece bir ev versinler. Ben başka bir şey istemiyorum. Ben kiramı da öderim. Bunun dışında kimseden bir destek beklemiyorum. Yalnız oturabileceğimiz güzel bir ev istiyorum. Başka da bir isteğim yok.” dedi.

"SAĞLIKLI KOŞULLARDA YAŞAMIYORLAR"
Kanserle Mücadeleyi Destekleme Derneği Bursa Temsilcisi Gülcan Önder, ailenin evinin yaşanamayacak bir durumda olduğunu belirterek, “Bizler Bursa’dan geldik. Ailemiz gerçekten kötü durumda. Burası yaşanacak durumda olan bir ev değil. İki engelli çocuk sağlıklı koşullarda yaşamıyor. Yardımseverler bu aileye ulaşıp destek versin. Önceliğimiz bir ev. İnsanlar engelli çocuklar var diye bu aileye yardım etmekten kaçınıyor. Bu insanlar öcü değil. Hepimizin engelli çocuğu olabilir. Biz hepimiz birer engelli adayıyız diye duyurmaya çalışıyoruz. Biz ekip olarak bu evimizi temizleyip boyamaya geldik ama her taraf dökülüyor. Temizlerken elimizde kalacak. En azından bu insanların sesini duyurursak, herkes yardım edebilir. Bu insanları topluma kazandırabilirsek iyi birey olabilir. Bu insanlara güzel bir ortam verebilirsek güzel bir gelecek sunmuş oluruz.” diye konuştu.

"TEDAVİ EDİLMELERİ ŞART"
Aile için gönüllü olarak Bursa’dan gelen Nuran Torun ise, fiziksel engeli olan çocukların tedavi ve eğitim görüp sağlıklı ortamda yaşamalarının gerektiğini belirterek, “Bu çocuklar babasını kaybettikten sonra büyük bir acı yaşamışlar. Çünkü babayı çok yakın bir zamanda kaybetmişler ve baba gerçekten rahatsızmış. Henüz onun acısı sönmemişken çocuklar konuşamıyor. Aynı zamanda bedensel engelliler. Kesinlikle bir tedavi görmeleri gerekiyor ve destekle bunların 5 gün eğitim görmeleri lazım. Onların eğitim almalarını sağlayarak konuşmalarına vesile olmamız gerekiyor.” şeklinde konuştu.