Sakarya

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ve Bilkent Üniversitesinin desteğiyle Prof. Dr. Şule Alan öncülüğünde gerçekleştirilen pilot uygulamalarla ortaokul öğrencileri arasındaki "akran zorbalığı"nın en aza indirgenmesi amaçlanıyor.

Floransa'daki Avrupa Üniversitesi Enstitüsünde (European University Institute) tam zamanlı, Bilkent Üniversitesinde ise yarı zamanlı öğretim görevlisi olan Prof. Dr. Alan ve ekibi, İstanbul, Ankara ve Sakarya'da başlattıkları pilot uygulamalarla ortaokullardaki akran zorbalığı konusunu ele alıyor.

Alan, Sakarya'da bir okuldaki uygulama sırasında AA muhabirine yaptığı açıklamada, akran zorbalığı konusunda eğitim politikalarına yön verecek akademik bir çalışma için kente geldiklerini söyledi.

Akranların okul içerisinde, bahçesinde veya değişik yerlerinde birbirine yaptığı zorbalıkların sadece fiziksel olmadığını, aynı zamanda psikolojik yönlerinin de bulunduğunu anlatan Prof. Dr. Alan, "Bu sadece Türkiye'de değil, tüm dünyada olan bir problem. Tüm dünyada bu konuya çözüm bulmaya çalışıyoruz. Gelişmiş, gelişmekte veya gelişmemiş ülkelerin hepsinde aynı problemle karşılaşmaktayız. Bunun için birtakım çözümler üretmeye çalışıyoruz. Amacımız bu." dedi.

"Politikaya girdi sunmaya çalışıyoruz"

Pilot uygulamalarla soruna çözüm aradıklarına değinen Alan, "Burada yapmaya çalıştığımız, akran zorbalığı problemini eğitsel olarak çözmenin yollarını sahada öğrendiğimiz bilgilerle yönlendirmeye çalışıyoruz. Aslında yaptığımız bu. Kafadan politika uydurmak yerine, sahada neyin olduğunu, sahadaki problemin ne olduğunu anlamaya çalışarak politikaya girdi sunmaya çalışıyoruz." şeklinde konuştu.

Çalışmanın sonra ermesinin ardından bir yol haritası çıkaracaklarını aktaran Prof. Dr. Alan, sonuçlara göre konuyla ilgili test imkanlarının olduğunu kaydetti.

Alan, sonuçları test ettikten sonra etkili olan çözümün genel politika yapılmaya çalışacağına işaret ederek, "Karar yapıcılara, politikacılara, bakanlara, bakan yardımcılarına sunacağımız bu. Finlandiya'dan ya da başkasının değil Türkiye'nin sahasından çıkan bilgilerle Türkiye'ye özel koşullarla işe yarayan ve işe yaramayan metotlar nedir, onları önlerine sunacağız, bizim sahadan çıkan bilgilerimizle. Amacımız bu, yani politikayı yönlendirmek." ifadelerini kullandı.

Çalışmanın İstanbul, Ankara ve Sakarya'da pilot olarak uygulandığını dile getiren Alan, doktora ve lisans öğrencilerinin oluşturduğu yaklaşık 50 kişilik ekiplerin tüm sahaya yayıldığını belirtti.

"Ana amaç, insan kaynağı kalitesini yükseltmek"

Çalışmalarda birçok üniversiteyi işin içine koyarak ilerlediklerini aktaran Alan, şöyle devam etti:

"Akran zorbalığını önce anlayacağız, Bakanımızın deyimiyle 'MR'ını çekeceğiz', ondan sonra nasıl yok edebileceğimizi anlayacağız. Bu çalışma sadece akran zorbalığını ölçme çalışması değil. Onu da yapıyoruz ama müdahale sistemi geliştirme çalışması. Ne yapacağız? Yok edemeyeceğiz büyük ihtimal ama aza indirmek amacımız. Ana amaç, insan kaynağı kalitesini yükseltmek. İnsan kaynağı kalitesini eğitimle yükseltirsiniz. Eğitimi nasıl iyi hale getirirsiniz, okul iklimini düzelterek. Okul iklimi dediğiniz güzel bir iklim olmazsa öğretim yapabileceğiniz bir yer olmaktan çıkar. Akran zorbalığı bu yüzden bizim için önemli. Yoksa çocukların birbirine yaptığı zorbalık, okul iklimini öğrenim yapabilme olanağından söktüğü için bizim açımızdan önemli. Bunu azaltırsak öğretmen öğrenim yapabilecek. Amacımız bu, bunu ne kadar yapabilirsek öğretim kalitesini arttıracağız, insan kaynağını arttıracağız."