Türkiye’nin Rojava’da PYD’ye yönelik operasyon hazırlıkları sürecinde Beyaz Saray'ın "Türkiye, yakın zamanda Suriye'nin kuzeyine uzun süredir planladığı operasyon için harekete geçecek. ABD Silahlı Kuvvetleri, bu operasyonu desteklemeyecek ya da bu operasyona dahil olmayacak." İfadeleri Türkiye kamuoyuna "ABD Kürtleri terk etti" şeklinde yansıdı.

Türkiye medyasında da özellikle milliyetçi ve solcu kalemler PYD’ye yapılan operasyonu “Kürtlere haddini bildirelim” ya da “Kürtler saldırıya uğrayacak” şeklinde iki sorunlu yaklaşımla resimledi.

Onlarca yıldır PKK ve yandaşı sol basının oluşturmaya çalıştığı "Kürt eşittir PKK dili"ne hizmet eden bu dil Türkiye’deki milyonlarca Kürdü rencide etmektedir.

Trump’un attığı bir başka tweet de aslında Kürt eşittir PKK algısının artık uluslararası bir mesele olduğunu gösteriyor.

Trump’un "Kürtler, bizimle savaştı ancak bunu yapmaları için onlara çok para ödendi ve teçhizat verildi. (Kürtler) Yıllardır Türkiye'ye karşı savaşıyorlar.” İfadesi ile Türkiye medyasındaki hakim dil biribirine o kadar benziyor ki!

Oysa herkes biliyor ki Trump’un destek verdikleri PYD’lilerdi. Trump Kürtler ifadesini kullanarak tüm Kürtlerin PYD’yi sahiplenmesine zemin hazırlıyor olabilir kaldı ki Pkk ve yandaşı medya da yıllarca bu dili kullanırken (PKK’ye yapılan operasyonu Kürtlere saldırdılar) amacı tüm Kürtleri PKKlileştirmekti.

Evet Kürtlerin içinde PKK’ye destek verenler var. Tıpkı Türklerin içinde FETÖ’ye destek verenler olduğu gibi.

FETÖ operasyonlarını Türklere operasyon olarak manşete taşımayan medya PYD/PKK operasyonlarını “Kürtlere operasyon” olarak haberleştiriyorsa ya çok cahildir ya da çok ırkçıdır.

İnsanlar PYD’ye operasyonu destekliyor da olabilir böyle bir operasyona karşı da olabilir. Burada özne Kürtler değil; PYD olmalıdır.

Bunun dışındaki bir dil bir halkı bir örgütün alt şubesi haline getirmektir ki bu korkunç bir çelişki olur. Çünkü halklar örgütlerden daha kadimdir, daha değerlidir.