Elazığ’ın Hankendi köyünde 100 dönüm arazi üzerine kurulu bin 500 m² kapalı alana sahip yeni kaz çiftliği üretimine başladı.

Şehir merkezine bağlı köyde kurdukları çiftlikle bölgenin tamamına hitap etmeyi hedeflediklerini söyleyen çiftçi Ruhullah Yarmadelen,”  Elazığ’ta yeni bir sektörde üretim yapmak istiyoruz. Şu anda bin 500 m2 ‘si kapalı alan olmak üzere toplam 100 dönüm arazi üzerinde kaz yetiştiriciliği yapmaktayız. Yaptığımız araştırmalarımız sonucunda kaz yetiştiriciliği yapma kararı aldık. Tavuk ve hindi yetiştiriciliğini araştırdık ancak onların farklı sıkıntıları vardı. Kapalı alanlarda ısıtma gibi farklı ihtiyaçları vardı. Ancak kazın böyle bir ihtiyacının olmadığını fark ettik. Arkadaşlarımız ve çevremizdekilerden aldığımız önerilerden sonra kaz yetiştiriciliği işine girmeye karar verdik.” dedi.

“Kaz yetiştiriciliğine kiralık bir çiftlikte, 100-150 tane damızlık kazla başladık”

Yarmadelen “ Elazığ’ta yeni bir sektörde üretim yapmayı istedik. Kaz yetiştiriciliği Elazığ’da ve bu bölgede pek yaygın değil. Daha çok Kars, Ardahan ve Van taraflarında kaz yetiştiriciliği yaygın bir şekilde yapılmaktadır. Kaz yetiştiriciliğine kiralık bir çiftlikte 100-150 tane damızlık kazla başladık. Daha sonra üretmiş olduğumuz civcivlerle yeni çiftliğimize geçtik. Çiftliğimizi kendi imkânlarımızla kurduk. Çiftliğimizi entegre bir tesis haline getirmek istediğimiz için şu anda damızlık işletme tesisimiz ve kuluçka tesisimiz var. Bir sonraki aşamada ise kesimhane kurmak istiyoruz” dedi.

“Mera alanının olması yem tüketiminde yüzde 50 civarında düşüş sağlamakta”

Kaz yetiştiriciliği alanına yönelmek isteyenlere tavsiyelerde bulunan Yarmadelen, “ Yetiştirdiğimiz damızlıklardan elde ettiğimiz yumurtalardan, kuluçka makinalarımızla 30 gün içerisinde civciv üretiyoruz. Sonrasında bu civcivleri aşılayarak 10 günlükken satışa sunuyoruz. Kaz yetiştiriciliği işine yeni giren üreticilere satışımızı gerçekleştiriyoruz.

Kaz yetiştiriciliği işine girmeyi düşünenlerin öncelikle kapalı bir alana sahip olmaları gerekiyor. Kapalı alan dış etkenlere, tilki ve kurt gibi yabani hayvanların saldırılarına karşı bir tedbir mahiyetindedir. İkincisi, hayvanların rahatlıkla yayılabilecekleri bir mera alanının olmalıdır. Bu alanın olması, verilecek olan yem miktarının %50 ve %60 civarında düşmesi anlamına gelir. Ayrıca bol su gereklidir. Çünkü bir su hayvanı olduğu için kaz suyu seven bir canlıdır. Dolayısıyla suyun olması kazın çiftleşmesi açısından, rahat etmeleri açısından ve doğal ortamına yaklaşması açısından önemli bir unsurdur” ifadelerini kullandı.

“Civciv yemiyle besledikten sonra taşlık alıştırması yapıyoruz”

Civciv üretimi ve beslenmesi konusunda bilgi veren Yarmadelen “Kuluçka makinasından çıkan civcivlere ilk olarak civciv yemi veriyoruz belirli bir vakte kadar civciv yemiyle besledikten sonra taşlık alıştırması yapıyoruz. Bu işlemi yemlerine toprak karıştırarak gerçekleştiriyoruz. Sonraki süreçte ise arpa, buğday, küspe ve mısır gibi çeşitli yemlerimizi hazırlayarak yemleme işlemimize devam ediyoruz.” dedi.

“Çiftlik yerini, kapalı alanlarımızı yapabiliyoruz ancak elimizin yetişmediği yer ve merciler var”

Yarmadelen “Kaz çiftliğimizi kendi imkânlarımızla yaptık ancak yeni girişimcilere destek olunmasını gerekiyor. Çiftlik yerini, kapalı alanlarımızı yapabiliyoruz ancak elimizin yetişmediği yer ve merciler var. Üreticilerin yol, su ve elektrik gibi sorunları oluyor. Bu gibi sorunlar karşısında yetkililerden yardım ve destek istiyoruz” dedi. (Mustafa Daştan - İLKHA)