1. Genel veya uzak bir amaca yönelik öğrenme;
Kitap okumayla ulaştığmıız öğrenme gibi… Amacımız, genel bilgimizi artırmaktır; kültürümüzü geliştirmektir…
Bu tür okumalarda genellikle öğrenme miktarımızı kısa bir süre içinde belirleyen ölçülerden yoksunuz. Ancak uzun okumalardan sonra, okuyan biri olma özelliğimiz belirgenleşir, çevrede ilgi ve iş görür.
2. Sınav gibi yakın bir amaca yönelik öğrenme;
Bu, daha işlevsel, daha yakın bir ihtiyaç ile ilgili bir öğrenmedir.
Bu öğrenmeden bir süre sonra öğrenme miktarımızı ölçen bir ölçüsü ile karşılaşacağız.
Dolayısıyla bizim öğrenmemiz, o ölçüsüyle ilgili olmak, onun ölçüsünü yakalamaya yönelik olmak durumundadır.
Bu öğrenme,
- Daha görünür
- Daha net
- Daha gösterilebilir olmalıdır.
Adeta, o öğrenmenin resmini çizebilmeli, onu bizden isteyene gösterebilmeliyiz. Bunu yapabiliyorsak, biz “öğrenme”ye sahibiz, aksi hâlde “öğrenme” bizim için sadece bir hayaldir. Biz öğrenmenin hayaline ulaşınca kendisine ulaştığımızı sanmışız.
Tabii olarak hayal iş görmez; ondan yararlanmak istediğimizde serabı su zannedip onun yanına yaklaşınca hayal kırıklığına uğrayan kişi gibi oluruz.
Konuyu daha önce okumuşuz, tamam, demişiz. Ama sınavda konu sorulunca bir de bakmışız ki kağıda dökülecek bir şey yok. Aslında var ama yok. Yani şekil kazanmamış, işe yarar hale gelmemiş ve biz hayal kırıklığına uğramışısız.
Çözüm ne?
Çözüm, amacımızla, işimizin ilgili olduğu alanla işimiz arasında doğru bağı kurup o amaç ve o bağ doğrultusunda çalışmaktır.
Sınava yönelik çalışırken amacımız, sınavdan iyi not almaktır; çalışmamız tamamen sınav içindir, sınavla ilgilidir. Öyleyse bizim öğrenmemiz, sınavda çıkması muhtemel soruları cevaplayacak kadar sağlam olmalı. Biz, öğrenmede o kesinliği, o olgunluğu yakalamalıyız. Diğer bir ifadeyle elle tutulur bir öğrenmeye ulaşmalıyız.
Böyle bir öğrenmeye ulaşıp ulaşmadığımızı bilmenin yolu vardır: Sınanmadan önce kendimizi sınamak.
Bunun için sınavlara makul bir zaman kala çalışmalı ve hazırladığımızdan sonra ya çıkması muhtemel sorular sorarak ya da test üzerinden bilgimizi ölçmeliyiz, değerlendirmeliyiz.
Bu ölçme ve değerlendirmeden sonra eksikleri gidermek için çalışmak gerekir.
Özetle,
Sınavlara yönelik çalışan bizler için öğrenmek, sınavda başarılı olmak anlamına geliyor. Bizim okumalarımız, amacımıza hizmet etmiyorsa anlamsızdır; bizi yorar, yıpratır, umutsuzlaştırır.
Oysa öğrenen insan, dinçtir, her günü bir önceki gününden daha doludur ve o, daima umutludur.
Allah (cc) yardımcınız olsun…
 

Abdulkadir Turan / Rehberlik / Doğruhaber