Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kızılcahamam'da gerçekleştirilen AK Parti 29. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'na katıldı.
Toplantının kapanış oturumunda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, istişare ve değerlendirme toplantısının hayırlara vesile olmasını dileyerek, iki gün boyunca süren toplantıda yeni yasama döneminin gündemiyle ilgili izahat verildiğini, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay'ın Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi'nin birinci yıl değerlendirmesine ilişkin sunum yaptığını, Adalet, İçişleri, Dışişleri, Hazine ve Maliye bakanlarının da kendi alanlarıyla ilgili değerlendirmelerini paylaştığını anlattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 31 milletvekiliyle birebir görüşme yaptığını, bazı şehirlerle ilgili soruları cevaplama imkânı bulduğunu ifade ederek, aldığı notlara ilişkin çalışmalarını sürdüreceğini söyledi.
"İşimize bakacak, yolumuza devam edeceğiz, çünkü bizim yapacağımız çok şey var"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Tecrübeyle sabit ki biz milletimize sürekli olarak hakikatleri anlatmaz, doğruları göstermez, hizmetlerimizi kayıtlara geçirmezsek, yalan ve iftira dalgaları her tarafı işgal ediyor. Buradaki çalışmalarımızda da şunu gördüm: Fitne bayağı egemen ve fitnenin egemen olduğu yerden de ne hayır çıkar, ne bereket çıkar. Bu bakımdan yapmamız gereken bir şey var, işimize bakacağız, yolumuza devam edeceğiz, çünkü bizim yapacağımız çok şey var." şeklinde konuştu.
Türkiye'de, AK Parti ve şahsına yönelik her türlü yalanı, iftirayı üreten bir mekanizma ile bunun alçısı bir kesimin bulunduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu düşmanlığın asıl sebebinin, dünkü konuşmamda ifade ettiğim medeniyet davamız, asıl hedefinin de milletimizin tarihi, kültürü, değerleri olduğunu biliyoruz. AK Parti'ye saldırıların gayesi, yerine bir başka partiyi ikame etmek değil, temsil ettiği değerleri tümden yıkmaktır. Bu bakımdan verdiğimiz mücadele kendimiz için değil, milletimiz adınadır. İçinden geçtiğimiz dönemin gerçeği şudur: AK Parti ne kadar güçlü olursa ülkemiz de o kadar güçlüdür. Buna karşılık AK Parti'nin zayıflaması demek, Allah göstermesin, Türkiye'nin savunmasının zayıflaması demektir." değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye'de çok partili siyasi hayat döneminde AK Parti kadar kesintisiz ve uzun süre iktidarda kalan başka bir parti bulunmadığına dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti'nin elde ettiği seçim başarılarını sıraladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2017 Nisan ayındaki Cumhurbaşkanlığı Yönetim Sistemi halk oylamasının da yüzde 51,5 oy oranıyla kabul edildiğini hatırlatarak, şöyle devam etti: "Şimdi birileri ne diyor hâlâ? Bunu değiştirelim. Ya neyi değiştiriyorsun. Bu millet yüzde 51,5'la bu yeni sistemi ne yapmış, onaylamış, kabul etmiş. Neyi kime soruyorsun? Biz millete sorduk. Arkada egemenlik kayıtsız şartsız milletindir, bu yazacak. Sen egemenliğin bir defa kayıtsız şartsız millete ait olduğunu kabul etmiyorsun ki. Senin dünyanda, senin kitabında egemenlik kayıtsız şartsız malum çevrelere, dağdakilere aittir, onlarla omuz omuza gezersin ve ondan sonra da aldığın oyla bak seçim kazandık dersin. Yok, bunu kimse yutmaz. 2018 seçimlerinde cumhurbaşkanlığında yüzde 52,6 oy oranı elde ederken, Cumhur İttifakı olarak yüzde 53,7 ve AK Parti olarak da yüzde 42,6 oy oranı elde ettik."
"Geçmişe hesaplaşma gayesiyle bakmak ülkemize hiçbir şey kazandırmaz"
AK Parti'nin girdiği tüm milletvekili ve mahallî idareler seçimlerinde genel seviyesinin gerisine düşmediğini sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Elbette milletvekilliği ve belediye başkanlığı olarak kaybettiğimiz her yerin muhasebesini yapacak, gereken tedbirleri alacağız. Fakat evvela ortada asla bir başarısızlık, telafi edilemeyecek bir yıkım olmadığını önce kendimiz kabul edeceğiz, sonra da bunu milletimize anlatacağız." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti'nin daima geleceğe bakan bir parti olduğunu vurgulayarak, "Geçmişe ders almak niyetiyle değil de hesaplaşma gayesiyle bakmak, bize de ülkemize de hiçbir şey kazandırmaz. Böyle bir tavır sadece enerjimizin ve zamanımızın boşa harcanmasına yol açar. Sizlerden ve tüm arkadaşlarımdan ricam, artık bu tartışmaları bir kenara bırakıp 7. Olağan Kongre sürecimizle partimizi daha da güçlendirmeye, 2023'e hazırlanmaya odaklanmamızdır. Milletimiz AK Parti'den kendi iç meseleleriyle uğraşmasını değil, ülkemize daha büyük hizmetler kazandırmasını bekliyor." diye konuştu.
"Göğüsleyip boşa çıkardığımız her saldırı ülkemizi daha da güçlü hâle getirdi"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye gelecek çeyrek asrının, yarım asrının inşallah belirleyicisi olacak bir dönemden geçiyor. Yaklaşık 6 yıldır ülkemize yönelen gizli-açık saldırılar milletimizi belki yıkamadı, ama yordu. Buna karşılık üstesinden geldiğimiz her sorun, göğüsleyip boşa çıkardığımız her saldırı ülkemizi daha da güçlü hâle getirmiştir. Bugün Türkiye'ye herhangi bir alanda zarar vermeye çalışmanın maliyeti düne göre katbekat fazladır." değerlendirmesinde bulundu.
Eski Türkiye'yi diledikleri gibi yönlendirmeyi, diledikleri gibi hırpalamayı alışkanlık hâline getirenlerin hâlâ aynı heveslere kapıldığı uyarısında bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yaşadığımız sıkıntıları, acıları, ödediğimiz bedelleri unutmadık, ama bunlar bizim moralimizi bozmak yerine azmimizi kamçıladı. Ne vesayetçilere, ne darbecilere, ne terör örgütlerine, ne de iç-dış siyasi ve ekonomik tetikçilere eyvallah etmedik." dedi.
Türkiye'nin içinden geçtiği bu kritik dönemde mümkün olduğu kadar yapıcı, kucaklayıcı, pozitif gündemli bir siyaset izlemeye çalıştıklarının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugüne kadar eser siyaseti yaptıklarını, yalandan ve iftiradan Allah'a sığınarak millete karşı daima açık yürekli, açık sözlü olmaya gayret ettiklerini söyledi.
"AK Parti milletimizin tek umudu olma vasfını koruyor, bundan hiçbir endişeniz olmasın" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin AK Parti'den yeni hizmetleri sabırsızlıkla beklediğini kaydetti.
"Suriye'de güvenli bölge kurulmasını biz istedik"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye sınırında güvenli bölge tesis etme fikrinin ABD'nin fikri olduğu yönündeki bazı değerlendirmeleri hatırlatarak, şöyle devam etti:
"Bunlar geçmişi, şurada yani kısa 5-10 seneyi bile okumaktan aciz zavallılar, bu ana muhalefetin atıkları böyle, bunlara da televizyonlarda bu imkânları veriyorlar. Bir defa Sayın Obama döneminde bunları masalarda nasıl konuştuk, onlara güvenli bölgeyi nasıl teklif ettik, nerelerinin güvenli bölge olabileceğini söyleyen şahsım. Ve Sayın Trump döneminde aynı şekilde ve daha sonra Trump bizim dediğimiz noktaya geldi ve ardından da Fırat'ın doğusundan çekilmeyi gündeme getirdi, ama gündeme getirmeye rağmen Sayın Trump'ın yanındakiler bu talimata hâlâ uymuş değiller. Ve ne yazık ki, PKK-PYD-YPG gibi terör örgütleri burada cirit atıyorlar. Irak üzerinden buralara gelen 30 bin TIR silah yüklü, mühimmat, araç gereç yüklü bütün bu araçlar kime geliyor, niçin geliyor? Bunun hesabını herhâlde sormak bizim hakkımızdır. Zira burada 911 kilometre bu sınır boyu bize ait, biz burada sınırız, ona göre de bütün hesabımızı yapmak durumundayız, tedbirimizi buna göre almak durumundayız. Ve güvenli bölge olarak söylediğimiz ve haritada da çizip gösterdiğimiz yerler ve Sayın Trump'ın 20 mil diyerek ifade ettiği o 30-32 kilometrelik o derinlik, onun üzerinde yaptığımız çalışmalar, hizmetler, hepsi bizim bu bölgede durumumuzun ne olduğunu göstermesi bakımından çok önemli. Bunu bilmeyecek kadar bunlar aciz ve zavallı."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, üzerlerine düşenin en iyi hazırlıkları yapıp, yola devam etmek olduğunu belirterek, "Kalpleri kararmış, dilleri çatallaşmış, yüzleri kalınlaşmış olanları önce Allah'a, sonra milletimize havale ediyoruz. Biz işimize bakacağız, Türkiye için ne yapabiliriz, ona bakacağız. Milletimizin gönlündeki yerimizi nasıl güçlendiririz, ona bakacağız." ifadelerini kullandı.
Erzurumlu İbrahim Hakkı'nın Tefvizname isimli eserinden bir bölüm okuyan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Evet, Rabbimizin tüm işlerimizde ne eylerse güzel eyleyeceğine tüm kalbimizle inanıyor, iman ediyoruz." diyerek konuşmasını tamamladı. (İLKHA)