Gaziantep’te emekliler için kentin değişik noktalarında oluşturulan özel hobi bahçeleri, emeklilere doğa ile iç içe bir hayat sunuyor. Kendileri için hazırlanan alanda sebze ve meyve yetiştiren emekliler, adeta doğa ile özlem gideriyorlar.
Hobi bahçelerinde keyifli bir şekilde çalışıp organik sebze ve meyve yetiştiren emekliler, bir yandan toprakla uğraşmanın keyfini çıkartırken, diğer yandan da yoruldukları zaman çaylarını demleyip doğanın güzelliklerinden istifade ediyor.
Hobi bahçelerinden hasat edilen ürünler, emeklilerin yüzünü güldürüyor. Özel hobi bahçelerinde yoğun emek harcayan ve stres atan emekliler, bahçelerine domates, biber ve patlıcan gibi sebzeleri kendi elleriyle ekip ürünlerini toplamanın keyfini çıkarmanın yanı sıra organik beslenme imkânı da buluyorlar.
Düzenli olarak bahçelerinin bakımını yapan emekliler, kentin betonlaşan yapısından uzaklaşıp doğa ile iç içe yaşamanın tadına vardıklarını belirtiyorlar. Toprakla uğraşmanın kendileri için terapi olduğunu, şehrin gürültü ve karmaşasından uzak, mevsimine göre her türlü sebze ve meyveyi yetiştirilebildikleri hobi bahçelerinde hem stres attıklarını hem de güzel vakit geçirdiklerini anlattılar.
Şehrin gürültüsünden, hareketliliğinden uzak, toprakla uğraşmaktan, doğa ile iç içe vakit geçirmekten büyük bir haz aldığını belirten emekli Celal Tunç, şehrin stresini hobi bahçesinde attığını söyledi.
“Evimizin sebze ve meyve ihtiyaçlarını bahçeden temin ediyoruz”
Kahve köşelerinde zaman geçirmenin yerine hobi bahçesinde zaman geçirmeyi tercih ettiğini belirten Tunç, “11 yıldır buradayım. Çok sakin bir yerdir, kafamızı dinleme fırsatı buluyoruz. Misafirlerimizi burada güzel bir şekilde ağırlıyoruz. Şehrin gürültüsünden ve asfaltın sıcağından uzak, güzel bir uğraşımız var. Evimizin sebze ve meyve ihtiyacını da hemen hemen buradan temin ediyoruz. Belki yaptığımız masraf fazladır ama gözümüze gelmiyor, zevk alıyoruz. Toprak ile uğraşıyoruz, bu bizi mutlu ediyor. Yaz kış hemen hemen sürekli buraya gelip gidiyoruz. Burada olmaktan çok zevk alıyoruz. Bu tür yerler güzeldir ve daha fazla olmasını istiyoruz. Gidecek bir piknik alanımız yoktur. Fakat burası hem sakindir hem de güvenli bir yerdir, 24 saat güvenliğimiz var. Herhangi bir sıkıntımız yok, kendimizi evimizde gibi hissediyoruz. Toprak ile uğraşmak farklı bir duygu hissetmemize neden oluyor. Burada stresimizi atıyoruz, bir saat toprakla uğraşınca bütün stresimiz dağılıp gidiyor. Komşularımızla birlikte oturuyoruz ve sohbet ediyoruz. Sürekli yan yana geliyoruz çayımızı, kahvemizi içiyoruz. Burada günümüz çok güzel geçiyor.” dedi.
“Toprak ile uğraşmayı seviyorum”
Misafirlerini hobi bahçesinde ağırladığını, kendi ürettiği sebze ve meyveleri ikram ettiğini ifade eden Bekir Sami Çağlı da “Bizim için güzel bir uğraş oluyor. Burada kendimiz ekip kendimiz biçiyoruz. Benim için güzel bir vakit geçirme mekânı oluyor. Kahve köşelerinde boş oturmaktansa burayı tercih ediyorum. Yaklaşık 15 kilometrelik mesafeden geliyorum. Aynı şekilde eve giderken kilometrelik bir yol kat ediyorum. Gidiş geliş 30 kilometreyi buluyor. Ama buna rağmen buraya gelmekten büyük bir zevk alıyorum. Buranın sakin, havasının güzel olması ve bir uğraş içerisinde olmaktan da mutluluk duyuyorum. Yetiştirdiğim ürünleri toplamak daha çok hoşuma gidiyor. Toprak ile uğraşmayı seviyorum, bana huzur veriyor. Aynı zamanda spor yapıyorum. Evimin tüm sebze ihtiyaçlarını buradan karşılamaya çalışıyorum.” ifadelerini kullandı.
“Toprak ile uğraşmanın bize büyük bir faydası oluyor”
Bahçede yetiştirdiği doğal ürünleri sofrada tatmanın keyfinin bambaşka olduğunu belirten Yunus Gök ise şunları söyledi:
“2019 yılından bu yana burayı işletiyorum. Üretiyorum, yiyorum. Hemen hemen bütün sebze türlerini burada kendim temin ediyorum. Burada toprak ile uğraştığım zaman her şeyi unutuyorum, başka hiç bir yere de gitmek istemiyorum. Sanki küçük bir çocuğu büyütür gibi küçükten bir meyveyi yetiştirip meyvesini almak beni mutlu ediyor. O meyveyi kendim kopardığım zaman daha bir mutlu oluyorum. Bazen arkadaşlarımızı getiriyoruz, buraya geldikleri zaman yorgunluk hissediyorlar. Bunun sebebi de burada oksijenin bol olmasından kaynaklanıyor. Burada gürültü, egzoz dumanı yok. Burada yeşillik bol ve oksijen çok. Bu da insana yorgunluk veriyor. Fakat bizler devamlı geldiğimiz için bize bir yorgunluk vermiyor. Burada arkadaşlarla beraber çok mutlu oluyoruz. Buraya gelip toprak ile uğraşmanın bize büyük bir faydası oluyor.”
Toprakla uğraşmayı sevdiğini belirten Abdulkadir Akardeniz de “Burası bizim için çok güzel oluyor. Burada stresimizi atıyoruz. Kendi meyve ve sebzemizi yetiştiriyoruz. Kışlık hazırlıklarımızı da yapıyoruz. Burada zamanın nasıl geçtiğini fark etmiyoruz, toprakla uğraşmak çok güzel.” diye konuştu. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)