Kur'an Nesli Platformu Batman Koordinatörlüğü tarafından gerçekleştirilen “Hayat Namazla Güzeldir” çalıştayı konuşmacılarla devam etti.
Moderatörlüğünü Yunus Emiroğlu’nun yaptığı ikinci oturumda söz alan Araştırmacı Mehmet Ali Kulat, “Namaz İstatistikleri (Toplumda Namazın Durumu), Namazın Sosyal Hayata Etkisi (Namaz Kılan Toplumla Namaz Kılmayan Toplum Örneği)” temasıyla bir konuşma yaptı.
Türkiye’de dine bakış araştırmasıyla ilgili yapılan anketin sonuçlarını paylaşan Kulat, "Bu çalışma 2017 tarihinde yayımlandı. 5 bin kişi rastgele seçildi. Türkiye nüfusunun 10 binde biri. Genç-yaşlı, kadın-erkek dengesine dikkat edildi. Bu çalışma 40’ın üzerinde makaleye konu olmuş. İlk sorduğumuz soru; 'Allah’ın varlığına birliğine, öldüren ve yaşatan olduğuna inanıyor musunuz?' yüzde 86’ı inandığını söylüyor. Yüzde 6'sı inanıyor ama her şeye karışacağına inanmıyor. Yüzde 4 inanmıyorum diyor. Bu sonuç Türkiye’nin yüzde 99 Müslüman olduğunu tezini de çürütüyor. Katılımcıların yüzde 75’i meleklere inanıyor. Toplumun yaklaşık 3'te 2'si Peygamberlere inanıyor. Bir kısmı Peygamberi rol model kabul etmiyor. Kadere inananların oranı ise yüzde 55" dedi.
"Öldükten sonra hesaba inanmayan bir kesim var"
Kavramların soyutlaştıkça inanma azaldığını dile getiren Kulat, şöyle devam etti: "Öldükten sonra hesaba inanmayan bir kesim var. Kur’an-ı Arapça aslından okuyanların oranı son iki yılda artmıştır. İmam hatiplerin yaygınlaşmasının olumlu etkisi olmuş olabilir. Kur’an kursuna gidenlerin oranı yüzde 24. Yüzde 65 gitmediğini söylüyor. Batman’da bu oranın çok yüksek olduğunu biliyorum. Ama Türkiye Batman’dan ibaret değildir. Cennete gideceğinizi bilseniz bugün ölür müsünüz? Diye sorduk. Yüzde 65 ölmeyi istemiyor. Kararsızlar da hayır cephesinde. Peygamberimizin hayatını okudunuz mu? sorusuna gelirsek. Okullarda siyer dersinin seçmeli olmasının olumlu olduğunu düşünüyorum. Ama batı illerinde hâlâ çok az."
"İslam dini Google'den öğreniliyor"
Toplumda hiçbir alanın boş bırakılmaması gerektiğini söyleyen Kulat, "Camiye ne sıklıkta gidiyorsunuz diye sorduk. Bayramdan bayrama gidenler yüzde 12. Kararsızlar camiye pek gitmiyorlar. Cumaya, kandilde gidenler '3te bir. Camiye hiç gitmiyorum diyen yüzde 30’luk bir kesim var. Ramazanda tam oruç tutuyorum diyenler yüzdesi yüksek. Namazdan daha yüksek… Yüzde 70 kısmen de olsa oruç tutuyor. Yüzde 20’lik kesim hiç tutmuyor. İslam diniyle ilgili bilgileri nereden öğreniyorsunuz diye sorduk? En yüksek oran Google. Herkes Google’a soruyor. Bizim bu alanı ihmal etmememiz lazım. Doğru İslami bilimleri toplumun her kesimine sunacak şekilde doldurmamız lazım. Kitaplara bakanların oranı yüzde 30." diye konuştu.
"FETÖ 3'te biri üzerinde olumsuz etki yapmıştır"
FETÖ'den sonra cemaatlere bakışın değiştiğini belirten Kulat, "Namazı sorduk. 5 vakit namaz kılanların oranı yüzde 22 ve çoğunluğu kadınlar. Arada kılan, cuma ve teravihe giderim diyenler yüzde 24. Herhangi bir dini cemaate bağlı mısınız diye sorduk. Evet diyenler yüzde 15. Daha önce bu oran tam tersiydi. O zamanlar darbe olmamıştı. Bu oran darbeden sonra insanların cemaatlere toplumun olumsuz bakmasına zemin hazırlamıştır diyebiliriz. 15 Temmuz darbe girişimi cemaatler bakışınızı değiştirdi mi diye sorduk. Yüzde 30’luk kesim olumsuz bakmama sebep oldu demiştir. FETÖ 3'te biri üzerinde olumsuz etki yapmıştır." ifadelerini kullandı.
"Erkekler dindar bir eş istiyor"
Konuşmasının devamında Kulat şunları söyledi: "Dua eder misiniz diye sorduk. İnananlardan daha fazlası dua ediyor. Yine gençlere bir soru. Eş seçiminde eşinizin dindar olması önemli midir diye sorduk? Yüzde 51 evet diyor? İlginçtir erkekler daha dindar bir eş istiyor. Eşinin dindarlığını isteyenlerin oranı yüzde 30, eşlerin yüzde 45’i kendinden daha Müslüman olmasını istiyor. Seçimde adayın dindarlığını sorduğumuzda yüzde 51 önemli, yüzde 20 kısmen diyor. Türkiye’nin siyasi haritası gibi oldu. Halifeliğe ihtiyaç var mı diye sorduk. Toplum İslam dünyasının başsızlığını görüyor ve halifeyi önemsiyor. İnsanların yüzde 65’i gusül abdesti almadan çıkmam diyor. Yüzde 15 bilmiyorum diyor. Türk tipi Müslümanlığa has bir şey bu… İnsanlar çok rahat günah işliyorlar. Hedefimiz umutsuzluğa düşmesi için değildir. Bu bir tespittir."(Mehmet Fatih Akgül, Mehmet Sait Çelik-İLKHA)