MERSİN - Memur-Sen Mersin Şubesi, her alanda başörtüsünün serbest olması için kitlesel basın açıklaması düzenledi. Memur-Sen binasına önünde gerçekleştirilen kitlesel basın açıklamasına Memur-Sen`e bağlı tüm sendikalar destek verdi.

Gerçekleştirilen kitlesel basın açıklamasını Eğitim Bir Sen Kadın Komisyonu başkanı Mürşide Çetinkaya okudu.

Özgürlük, eşitlik ve adaletin sürgün edildiği her yerde, acıya maruz kalanların en çok kadınlar ve çocuklar olduğuna dikkat çeken Çetinkaya sözlerine şöyle devam etti, "Dün üniversiteye gittiğimizde bizi ikna odalarıyla karşılayanlar, bir kalbimizin, bir insanlık onurumuzun olduğunu düşünmeden ilkel öfkeleriyle bize diz çöktürmeye çalıştılar. Karanlık, kibirli güç odakları çıkarlarını korumak için zorunlu gördükleri çatışma için, inancımızın gereği olan başörtüsünü, daha derinlerde aklımızı, kalbimizi ve inancımızı kavgalarının ortasına atmaktan çekinmediler" dedi.

İktidar Bu Ayıptan Kurtulmalı
Devletin, şiddet gören kadını koruduğunu hatırlatan Çetinkaya, aynı devletin, kadının başını kapatarak TBMM`ye gelmesini, kamu hizmetinde görev almasını yasaklayarak bizzat kendisinin kadına şiddet uyguladığının altını çizdi. Çetinkaya, "Devlet ayrımcılık yapıyor ve ötekileştiriyor. Küresel aktör iddiasındaki iktidar bunu ne bize ne dünyaya ne de kendilerine izah edemez. Mevcut iktidar bu ayıptan kurtulmalı… Aklımıza, ruhumuza giydirilmeye çalışılan deli gömleklerine hayır diyoruz" dedi.

Her Alanda Özgürlük İstiyoruz
"Özgürlük istiyoruz" diyen Çetinkaya, "Kamuda, her alanda ve konumda, tüm mesleklerde, hiç bir istisna ileri sürülmeksizin başörtülü çalışma hakkımızı istiyoruz. Akademide, yargıda, eğitimde, sağlıkta, sporda ve siyasette başörtülü- başı açık ayrım yapılmaksızın, herkesin eşit vatandaşlık hakkını kullanmasını istiyoruz" dedi.

Yeni Yönetmenlik Yasakları Meşrulaştırdı
Yeni yönetmenliği de değinen Çetinkaya şunları söyledi, "Milli Eğitim Bakanlığı yeni yayımladığı öğrencilerin kılık kıyafet yönetmeliğinde başörtüsünü sadece imam hatiplerle ve Kur`an-ı Kerim dersi ile sınırlamıştır. Biz yasaklar kalksın derken yasağı meşrulaştıran bu yaklaşımı da asla kabul etmiyoruz. Başörtüsü politik hesaplaşmaların, pazarlıkların, suni ideolojik çatışmaların malzemesi değildir. Başörtüsü, inancının gereği olarak kadınların kimliğidir, kişiliğidir. Herkes kadına ait bu kimliğe ve kişiliğe insan olarak saygı duymak zorundadır." (Osman Öksüz-İLKHA)