Gaziantep'in dünyaca ünlü ve kentin en önemli geçim kaynaklarından biri olan Antep fıstığının hasadı devam ediyor. Hasat mevsiminin başlamasıyla kentteki fıstık yetiştiricilerinin en büyük gelir kaynağı olan Antep fıstığının yüksek fiyatı ise dikkat çekiyor.

Antep fıstığı üretiminde Türkiye'de önemli bir yere sahip Gaziantep'te fıstık hasadı devam ederken bu yıl "yok yılı" olmasına rağmen çiftçiler, beklentilere rağmen yüksek gelen rekolte ve fiyatlardan dolayı sezondan memnun olsa da, tüketiciler ve baklavacılar fiyatları yüksek buluyor.

Güneydoğu Anadolu Bölgesinde halk arasında "yeşil altın" olarak da nitelendirilen Antep fıstığı fiyatını yüksek bulduklarını belirten Gaziantep Baklavacılar ve Aşçılar Derneği Başkanı Bahattin Sökmen, fıstık fiyatlarındaki artış dolayısıyla çok zor durumda olduklarını söyledi.

Sökmen, bu yıl “yok yılı” olduğundan dolayı rekoltenin geçen yıla göre düşük olduğunu ve rekoltenin düşüklüğünün de fıstık fiyatlarına yansıdığını belirterek, baklavanın temel malzemesi olan Antep fıstığı fiyatının önümüzdeki günlerde daha da yükseleceğini belirtti.

Rekoltenin düşük olduğu sene her zaman bu durum ile karşılaştıklarını savunan Sökmen, Türkiye’nin Antep fıstığı ihtiyacının 120-130 bin ton civarında olmasına rağmen her sene bu sıkıntıyı yaşamalarına anlam veremediğini kaydetti.

“Geçen yıldan kalan fıstık şu an piyasada görünmüyor”

Geçen yıl Antep fıstığı rekoltesinin 200 bin tonun üzerinde olduğunu hatırlatan Sökmen, “Bu yıl ise rekoltemiz 80 bin ton civarında. Geçen yıl toplam kullandığımız fıstık 150 bin ton civarındaydı, geçen yıldan kalan fıstık 80 bin ton civarındaydı. Fakat geçen yıldan kalan fıstık şu an piyasada görünmüyor.” dedi.

“Fiyat yüksekliğinin önüne geçilmelidir”

Geçen yıl ülke genelinde 220 bin ton civarında rekoltenin elde edildiği Antep fıstığında, bu yıl ciddi bir düşüşün olduğunu anımsatan Sökmen, “Bu yıl hasat dönemi başladı fakat fıstık az. Yöremizde iki yılda bir fıstık oluyor. Yani bir sene ‘var yılı’ bir sene ‘yok yılı.’ Bu sene ‘yok yılı’mız. Şu an fıstık fiyatlarında büyük bir artış var, fiyatların daha da artacağını bekliyoruz. Bu fiyat yüksekliğinin önüne geçilmesi için de gerekli önlemlerin alınması gerekiyor. Toprak Mahsulleri Ofisinin bu duruma el atması gerekiyor.” ifadelerini kullandı.

Antep fıstığında yüzde 50'nin üzerinde rekolte kaybı olmasına ve artan fiyatlara rağmen baklava için zam düşünmediklerini söyleyen Sökmen, fıstıktaki rekolte düşüklüğünün fırsata çevrilmemesini istedi.

 “Baklavaya zam yapılmayacak”

Ürünün direk çiftçiden alınması gerektiğini belirten Sökmen, “ABD'de bize göre daha çok üretim var. ABD’de 320 bin ton civarında fıstık rekoltesi var. Bizim bu yıl 80 bin ton rekoltemiz var. Bunun içinde kontrollü bir şekilde ithalat yapılması gerekiyor. Bugün itibariyle almış olduğumuz ‘boz iç fıstık’ birinci kalite yeni mahsülün kilosu 160 TL ve biz buna rağmen yine de zam yapmayacağız. Baklava fiyatları bu yıl değişmeyecek. Yine baklavayı aynı fiyattan vereceğiz. Baklava fiyatları da şu an 50 TL'den başlıyor ve 120 TL kadar baklava var. Kalitesine göre fiyatları da değişiyor.” şeklinde konuştu.

“Baklavada kullandığımız fıstığın kilosu 160 TL”

Fıstık fiyatlarının hiç düşmediğini savunan Sökmen, “Hasat zamanı fıstık normal seviyede seyrederken hasat bittikten sonra yine fiyat çok yüksek seviyelere çıkıyor. Bugün itibariyle baklavada kullandığımız fıstığın kilosu 160 TL. Burada mağdur olan yine biz üreticiler oluyoruz. Çünkü ülke geneline baktığımız zaman bir işçinin sigorta pirimi belli, vermiş olduğumuz maaş belli ama biz buna rağmen halen fıstığı pahalı alıyoruz. Baklavanın ana maddesi fıstıktır. Biz bu fıstığı eğer ucuz fiyata alamazsak, fiyatları da düşüremiyoruz. Vatandaşı mağdur etmemek için zam yapmıyoruz.” diye konuştu.

“Fıstık kayıt altına alınmalıdır”

Fıstığın kayıt altına alınmasını talep ettiklerini belirten Sökmen, “Bu Toprak Mahsulü Ofisi olabilir veya lisanslı depoculukla olabilir. Çünkü hasat döneminde fıstık ucuz olduğu zaman çiftçi mağdur oluyor ve fıstık pahalı olduğu zaman biz üreticiler mağdur oluyoruz. Bu durum da fiyatlara yansıyor. Ama eğer ki fıstık kayıt altına alınırsa bu mağduriyetler ortadan kalkar ve fiyatlarımız her yıl aynı dengede olmuş olur. Kontrol dışı olduğundan dolayı bir kara düzen var, işin içerisinde ‘karaborsacılık’ da var. Bundan dolayı fıstık da bir orta fiyat bulamıyoruz. Bugün baklavada kullandığımız fıstığın kilosu 160 TL ama bu fiyat daha da yükselecek, tahminime göre bu fıstığın fiyatı 200 TL'yi bulacak. Çünkü piyasa genelinde fıstık yoktur.” şeklinde endişesini dile getirdi. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)