Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 30 Ağustos Zafer Bayramı nedeniyle Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde tebrikleri kabul etmesinin ardından Cuma Namazını Ulus’taki Melike Hatun Camisi’nde kıldı.
Cuma namazı sonrası gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevaplayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir gazetecinin, Suriye konusunda, ABD Başkanı Donald Trump ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yaptığı görüşmenin, güvenli bölge, ortak harekât merkezi ve İdlib açısından Türkiye’nin istediği noktada olup olmadığına ilişkin sorusu üzerine, "Özellikle İdlib ile ilgili gelişmelerde ‘Bizim istediğimiz noktadadır’ dersek bu yalan olur. Şu anda bizim istediğimiz noktada değil." cevabını verdi.
İdlib’deki son gelişmeler
İdlib’de çok sayıda insanın öldürüldüğünü ve bir göç söz konusu olduğunu da ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: "Bunlar tabii kuzeyi zorluyorlar, bize doğru geliyorlar. Biz de şu anda bütün tedbirimizi almış durumdayız. 12 gözlem kulemiz her an şu anda teyakkuz halinde. 9 ve 10 no’lu gözlem kulelerimize bazı tacizler olmuştu. Fakat Sayın Putin ile yaptığımız görüşmelerden sonra bu konuda da gerekli uyarılar yapıldı."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD Başkanı Trump ile yaptıkları görüşmelerde ise ağırlıklı olarak Münbiç konusunun ele alındığına işaret ederek, "20 mil talimatı olmuştu. Bu 20 mil konusunda daha sonra Amerikalı heyet bizim heyetimizle yaptıkları görüşmelerde bunu biraz daha daraltma gibi bir durumları oldu ve arkadaşlarımız bu konuda da onlarla belli bir geçici de olsa mutabakatı sağlamış durumdalar." dedi.
Rusya ziyaretinde MAKS-2019 fuarını gezdiği, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Su-57 uçaklarını incelediği anımsatılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu noktada Türkiye’nin bir tasarrufu, Rusya ile bir iş birliği olacak mı?" sorusu üzerine, Rusya ile zaten bir iş birliği sürecinin başladığını söyledi. Bunun en önemlisinin S-400 konusu olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, fuarda yaptıkları incelemeden sonra ilgili bakanlıklar ve kurumların, Rus muhataplarıyla görüşmelerini sürdürdüklerini dile getirdi.
"F-35’ler konusunda ABD şu andaki tutumunu devam ettirirse başımızın çaresine bakacağız"
Fuarda incelemelerde bulunup, bilgiler aldığı hatırlatılarak, "F35’e karşı Su-57’yi nasıl buldunuz?" sorusuna karşılık Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu değerlendirmede bulundu: "Bunların birbirlerine göre çok farklı özellikleri var. Burada tabii özellikle F35’ler konusunda Amerika şu andaki tutumunu devam ettirirse biz tabii başımızın çaresine bakacağız. Biz pazar olmaktan çıkıp, pazar aramaya giden bir ülke olmak istiyoruz."
Yeni parti tartışmaları
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu’nun parti kurma çalışmaları ve Ahmet Davutoğlu’nun son açıklamalarına ilişkin bir soruya şu cevabı verdi:
"Biz bunları geçmişte yaşadık. Öyle bizim partimizden grup kuracak şekilde ayrılıp ondan sonra esamesi okunmayanlar çıktı. Ayrılıp da şu anda CHP’nin içinde sığıntı durumuna düşenler oldu. Bizim bunlar derdimiz değil. Biz artık AK Parti olarak elhamdülillah şu anda adeta bir tarih yazar konumdayız. AK Parti, hamdolsun ulusal olmaktan uluslararası boyuta çıkmış bir parti konumundadır ve bu arkadaşlar söyleyecekleri ne varsa bunların hepsini söylesinler. Böyle lafla herhangi bir tehdit olmaz. Şu anda onlar bu söyleyebilecekleri bagajlarında ne varsa ortaya dökmelerinde fayda var. Döksünler ki biraz daha fayda elde edebilirler ama bizim böyle bir endişemiz yok. Biz eserlerimizle konuşuyoruz."
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın yeni sistemle ilgili çalışmasının sorulması üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, "O çalışma bana sunuldu. Şimdi de kendi ekibimizde çalışma devam ediyor. Çok kısa bir zamanda da kamuoyuna açıklamasını yapacağız." dedi.
"Parlamentomuz idam konusunda kararını verirse onaylarım"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kadın cinayetleri konusunda Meclis’in açılmasıyla yeni düzenlemelerin gündemde olup olmayacağı yönündeki soruyu da şöyle cevapladı: "Bu konuda, Adalet Bakanlığımız gerekli çalışmaları zaten yaptı. Parti içi çalışmalarımız da aynı şekilde devam ediyor. Ben biliyorsunuz çok kesin, net bir şey söyledim; eğer parlamentomuz, ‘dünya ne der’ demiyorum, parlamentomuz bu konuyla ilgili eğer kalkar da idam konusunda kararını verirse, bunun geleceği yer neresi? Cumhurbaşkanlığı. Ben bunu onaylarım. Hiç düşünmem ve bu konuda vicdanım da rahattır." (İLKHA)