Her bayram öncesinde olduğu gibi Kurban Bayramı Arefe'sinde Gaziantep’te vatandaşlar kabir ziyareti yaparak vefat eden yakınlarının mezarları başında Kur’an-ı Kerim okuyup, dua etti.
Her bayramda olduğu gibi Kurban Bayramı’nda da Gaziantep’teki mezarlıklar kabir ziyareti yapanlarla doldu, taştı. Arefe günü nedeniyle sabah erken saatlerden itibaren mezarlıklara akın eden vatandaşlar, vefat eden yakınlarının kabirlerini ziyaret etti.
Gaziantep’te Arefe günü olduğu gibi bayramın ilk günü mezarlıklar doldu taştı. Vatandaşların akınına uğrayan kentteki mezarlıkta vatandaşlar, yakınları için Yasin-i Şerif ve Kur’an-ı Kerim okuyarak, dualar etti.
Sabah erken saatlerden itibaren kabir ziyaretine gelen vatandaşların kabir başlarında Kur'an-ı Kerim okuduğu, bazı vatandaşların kabirlerin etrafında temizlik yaparak mezarları suladığı görüldü. Zaman zaman duygu dolu anların da yaşandığı ziyaretlerde vatandaşlar, yakınlarına dua etti.
Şehitkâmil ilçesinde bulunan Asri Mezarlık başta olmak üzere kentteki diğer mezarlıklarda bulunan yakınlarını ziyarete geldiklerini belirten vatandaşlar, vefat eden yakınları için Kur’an-ı Kerim okuyup dua ettiklerini söylediler.
Her sene Arefe günü mezarlık ziyaretinde bulunduğunu Mustafa Köse, kabir ziyaretlerinin sadece Arefe günlerine has olmaması gerektiğini belirtti.
Köse, “Her sene Arefe günü ablam ve yeğenlerimle birlikte annemin, babamın, teyzemin ve diğer vefat eden yakınlarımızın kabrini ziyarete geliyorum. Onlara dua ediyoruz. Vefat etmiş olan bu yakınlarımızı unutmamalıyız, onların kabirlerini ziyaret etmeliyiz. Özellikle de yeni yetişen gençlerimiz vefat eden büyüklerinin kabirlerini ziyaret etsinler. Sadece bayramlarda değil, Cuma günü mübarek günlerde de onların kabirleriniz ziyaret etmeliyiz. Vefat eden yakınlarımızı unutmamalıyız.” dedi.
“Vefat eden yakınlarımızı unutmamalıyız”
Vefat eden kişilerin yakınlarından bir dua ve bir ziyaret beklediklerini ifade eden Mehmet Kaya, “Arefe günü olduğu için mezarlık ziyaretine geldik. Mezarlıkta ailemizden ve yakınlarımızdan vefat edenlerin kabirlerini ziyaret ettik. Bütün Müslümanların vefat eden yakınlarına dua etmek için geldik, onları unutmamak için geldik. Bizden sonraki nesillerin de vefat eden yakınlarını unutmasınlar. Aileler, kabir ziyaretine geldiklerinde çocuklarını da beraberinde getirsinler. Geçmişlerini tanısınlar, herkes kendi yakınlarının mezarını bilsin. Şu anda maalesef çoğu mezarlar başıboş, ailesini ve geçmişini unutanlar var. Onları unutmamalıyız. Bir gün biz de öleceğiz, toprak altına gireceğiz. Yakınlarımızın duasını ve Fatiha’sını bekleyeceğiz. Bize lazım olan o dualar ve fatihalardır. Vefat edenlerimizi unutmazsak daha iyi olur.” ifadelerini kullandı.
“Her zaman kabirleri ziyaret etmemiz gerekir”
Her zaman vefat eden yakınlarını ziyaret etmek için mezarlığa geldiğini söyleyen Belma Bayram ise “Bugün Arefe günü olduğu için vefat eden yakınlarımızın kabirlerini ziyaret etmek için geldim, onların da bayramlarını kutlamak istedim. Bundan dolayı bugünden geldik. Rabbim inşallah herkese hayırlı ölümler nasip eder. Mekânları cennet olsun. Onları gelip kabirleri başında ziyaret etmek ve dua okumak da bir ibadettir. Sadece bayram veya Arefe günleri değil, her zaman gelip kabirleri ziyaret etmemiz gerekir. Ölümden ibret almamız gerekir. Ama maalesef insanoğlu kabirden çıktıktan sonra ölümü unutuyor. Allah kimseye ölümü unutturmasın. Çünkü ölüm her zaman haktır.” diye konuştu.
“Kabir bizim son durağımızdır”
Ahmet Bayram da “Vefat eden büyükbabamı ziyarete geldim. Burası son durak, zengin de fakir de olsan herkesin geleceği yer burasıdır. Dünya bizim olsa hiçbir şeydir. Burası bizim son durağımızdır. ‘Evimiz ve arsamız yok.’ diyenlere mezarlık güzel bir ibrettir. Evimiz de, arsamız da burasıdır. Bundan dolayı ibret almalıyız.” şeklinde konuştu.
Vefat eden kardeşinin kabriniz ziyarete geldiğini söyleyen Ali Fıstıkçı ise herkesin Kurban Bayramı’nı kutlayarak, ölümden ibret alınması gerektiğini ve bunun içinde kabir ziyaretlerinin yapılması, Arefe günü ve diğer mübarek günlerin de kabir ziyareti için bir fırsat olduğunu söyledi. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)