Erbaa'daki bankada 5 yıldır gişe görevlisi olarak çalışan Sibel Şerbetçi, 2013 yılında Afyon Kocatepe Üniversitesi'nde uluslararası ticaret ve finansman eğitimi aldığı dönemde trafik kazası geçirdi. Hasta bırakıldıktan sonra dönülen ambulansın üniversite kampüsü önünde kendisine çarpması sonucu ağır yaralanan Şerbetçi, sağlık görevlilerince aynı ambulansla Afyonkarahisar Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Hastanede birkaç defa kalbi duran Şerbetçi, doktorların müdahalesiyle hayata tutundu. Kazanın ardından 8 aylık tedavi sürecine giren Şerbetçi, yatakta ve evde geçirdiği süreçte bağışıklık sistemini güçlendirmek için sosyal medyada gördüğü çam kozalağı reçelini denemeye karar verdi. 'Kozalak balı' adıyla da bilinen reçelin kendisine iyi geldiğini düşünen Sibel Şerbetçi, astım bronşit hastası annesinin de deneyip, faydasını gördüğü reçeli üretmeye karar verdi. Şerbetçi, yaptığı araştırmalardan sonra üretime başladı. Ürünleri sosyal medya hesabından paylaşıp, siparişler alan Şerbetçi, çam kozalağı reçelini talep üzerine tüm illere göndermeye başladı.

'AİLEME ÖLÜM HABERİM ULAŞTI'

Kaza sonrası zor günler geçirdiğini anlatan Sibel Şerbetçi, ''Birkaç defa kalbim durdu. Bu esnada aileme ölüm haberim ulaşmış; fakat gerçekten yaşayacağımız varmış hayatta. Tekrardan hayatta ve buradayım. Kaza sonrası uzun süre yatakta kaldım. Bu esnada bir sürü hastalık geçirdim. Belli operasyonlar, ameliyatlar. Bağışıklık sistemim çok zayıflamıştı. Çok fazla öksürüğüm vardı. Bunların ardından bu kozalak balını sosyal medya üzerinden birkaç defa duymuştum. Kendim de denemek istedim'' dedi

'TALEP ARTIYOR'

Kendisine ve annesine çam kozalağı reçelinin iyi geldiğini bunun üzerine yapıp, satmaya başladığını belirten Şerbetçi, ''Annemde astım bronşit vardı. Ailemizde çok fazla öksürük vardı. Reçel bunları çok kısa bir sürede tedavi etmeye başladı. Ben çok hasta olurdum. Yaklaşık 3 yıldır grip bile olmadım. Sosyal medya üzerinden birkaç satış yapmaya başladım. Bunun ardından daha çok talep oldu. Türkiye üzerinden hatta yurt dışından talep oldu; fakat yurt dışına gönderemiyorum. Daha o kadar açılamadım; ama Türkiye'nin bütün illerine ve ilçelerine gönderi yaptım. Bu yıl talep daha çok arttı. Yaklaşık 7- 8 kazan koyduk. Yaz süreci boyunca reçel yapmaya devam edeceğiz'' diye konuştu.

Kozalak reçelinin temmuz ayı içinde yapılması gerektiğini anlatan Sibel Şerbetçi, "Aslında kozalak her yerde oluyor, mevsim gereği; ama bu reçel için çok yüksek yerlerde, yaylalarda küçük bebek kozalaklardan olması gerekiyor. Onların özleri daha faydalıdır. Haziran, eylül, ekim aylarında da yapılabilir; fakat en özlü olduğu dönem temmuz dönemdedir. Yani temmuz ayının içinde kozalağın en özlü olduğu dönem. Yaz süreci bittikçe özlerini de kaybetmeye başlar. Ben kozalağı temmuz ayı süresince yapıyorum. 650 gramlık şişeler halinde paketliyoruz. 50 lira bunun ücreti'' dedi.