Doğruhaber /Faruk Kuzu--Haber yorum

 “Küreselci’lerin” önde gelenlerinden biri zamanında Hollywood ve Sinema konusunda şöyle bir söz söylemişti; “Eğer (Hz) İsa’nın elinde bunlar olsaydı Mucizeye ihtiyacı olmazdı.”

Bu sözün diğer bir anlamı da herhalde şudur; Hollywood ve Sinemanın sahipleri ellerindeki bu gücün farkında olup(şer yolunda) olabildiğince kullanmaktadırlar.

Bilindiği üzere Hollywood fiziki  bir platform olup diziler- filmler burada hazırlanır. Ancak asıl önemli olanın “Senaryo” olduğu göz önüne alındığında akla şu soru geliyor; Film Fabrikası olarak adlandırılan Hollywood’un karanlık yüzü olan senaryoları Kim-Hangi motivasyonla hazırlıyor? Asıl bakılması gereken yer burasıdır. Sinema sektörünün en önemli malzemesini senaryo ve senarist oluşturur.

Hollywooda senaryo hazırlamakla uğraşan Amerikan Yazarlar Birliği (WGA) ve Yetenek Acenteleri Birliği (ATA) ‘a bağlı on iki binden fazla senarist bulunuyor. Bunlar, Yapımcılar Birliği  (AMPTP) ve onun üyeleri olan CBS,MGM, Weinstein, paramount, disney, warner bros gibi 400 kadar şirkete senaryo hazırlarlar. Dünyanın en popüler çigzi filmleri, dizileri ve filmleri bu şirketlerin stüdyolarından çıkıyor. Çıkan ürünlere bakıldığında neredeyse tümünün insanlığa belli mesajlar vermek için yapıldığı görülür.

Bu mesajları genel olarak ; Fuhşuyatı yaymak, kötü ahlakı yaygınlaştırmak, bireysel insan modelini örnek göstermek, hiçbir dini inancı olmayan insan modelini özendirmek, hiçbir ulusal bağı olmayan, özgürlükte (!) hiçbir sınır tanımayan bir toplum oluşturmaya çalışmak, “Vaad edilmiş Topraklar!”söylemi-vurgusuyla “büyük İsrail idealine çalışmak…

 Ayrıca bu sektörde isimsiz veya tanınmamış birinin pek şansı olmaz. Hal böyle iken insan şu soruları sormadan edemiyor,

-Bu senaristleri kim, hangi kriterlere göre seçiyor?

-Büyük projelerdeki senaryoları gerçekte kim(ler) yazıyor?

-Senaryosuyla filmiyle, Hollywood denilen büyülü dünyanın perde arkasındaki güç ve akıl kim?

                       Ekrana değil kamera arkasına, ip’e değil cambaza bakarken sadece senaristlere değil onların arkasındaki akla ve güce de bakmak gerekir.