Dış Haberler Servisi
Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de doğalgaz aramaya başlaması, Batıyı rahatsız etti. Başta ABD olmak üzere birçok ülke farklı yollardan “kaygılarını” dile getiriyor. Terör rejimi İsrail ve cunta rejiminin yönettiği Mısır da Türkiye’ye bu yönde tepki gösterirken, Avrupa Konseyi ise bir adım daha ileri giderek yaptırım uygulamaya hazırlandığını açıkladı.
Fatih'in ardından Türkiye'nin Doğu Akdeniz'e yolladığı ikinci sondaj gemisi Yavuz'un, geçtiğimiz günlerde Karpaz'daki Zafer Burnu'nun güneyine ulaştığı bildirilmişti. Yavuz sondaj gemisinin ilerlemesinin ardından, bazı kesimlerden gelen “kaygılıyız” açıklamalarında artış yaşandı.
AB YAPTIRIMA HAZIRLANIYOR
Avrupa ülkelerinin, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’e sondaj gemileri göndermesiyle başlayan açıklamaları, geçtiğimiz günlerde bir üst seviyeye taşındı. Avrupa Birliği Daimi Temsilciler Komitesi (COREPER) Çarşamba günü Türkiye’ye yaptırım uygulamak için toplandı. Euronews Türkçe'nin haberine göre, yaptırımlar arasında Avrupa Yatırım Bankası'nın Türkiye'ye olan yardım fonlarını kesmek, ulaşım ve enerji konularında yapılan teknik görüşmeleri askıya almak, reformlar için yapılan ödemeleri sonlandırmak bulunuyor.
Ayrıca Strazburg'da Türkiye'nin de üyesi olduğu Avrupa Konseyi'nde gerçekleşecek olan bir sonraki Bakanlar Komitesi Toplantısı'na dair görüşmelerde konunun öncelikli gündem maddesi haline getirilmesi veya toplantıların iptal edilmesi seçenekleri de tartışılıyor.
ABD, SONDAJ FAALİYETLERİNİ “PROVOKATİF” GÖRÜYOR
ABD tarafı ise geçtiğimiz günlerde konuya ilişkin, “provokatif” açıklamasında bulunmuştu.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Morgan Ortagus yazılı açıklamasında, "ABD, Türkiye'nin Kıbrıs açıklarında sondaj faaliyetleri yapmak için devam eden girişimlerinden ve son olarak sondaj gemisi Yavuz'un Karpaz Yarımadası açıklarına sevk edilmesinden derin endişe duymaktadır." ifadelerini kullanmıştı.
Yavuz gemisinin bölgeye gönderilmesini "provokatif" ifadesiyle tanımlayan Ortagus, "Türk yetkilileri bu operasyonları durdurmaya çağırıyor, tüm tarafları da sakin davranmaya ve bölgede gerilimi artıracak adımlardan kaçınmaya davet ediyoruz." Değerlendirmesinde bulunmuştu.
İŞGAL REJİMİ: ENDİŞEYLE TAKİP EDİYORUZ
Türkiye’nin sondaj faaliyetleri sadece Batı ülkelerini değil, Doğu Akdeniz’deki bütün enerji kaynaklarını sahiplenmek isteyen işgal rejimi İsrail ve cunta rejimiyle yönetilen Mısır’ı da rahatsız etti.
İşgal rejimi Dışişleri Bakanı Sözcüsü Emmanuel Nahshon, Türkiye'nin Doğu Akdeniz'de attığı son adımları "endişeyle" takip ettiklerini söyledi.
Nahshon, Twitter hesabından paylaştığı mesajında Türkiye'nin adımlarını endişeyle takip ettiklerini belirterek, Rum yönetiminin yanında olduklarını ve Rum kesiminin "haklarının ihlaline" karşı olduklarını açıkladı.
Türkiye'nin sondaj faaliyetlerine Mısır da tepki gösterdi. Mısır Dışişleri Bakanlığı uluslararası hukuka saygı gösterilmesi gerektiğinin altını çizerek, "Türkiye'nin tek taraflı olarak yaptığı çalışmalar bölgedeki tansiyonu artırmaktadır." denildi.
Mısır, terör rejimi İsrail ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY), Doğu Akdeniz’deki doğalgaz yataklarını paylaşmak için defalarca üçlü zirve düzenlemiş ve Türkiye’yi bu denklemin dışında tutmaya çalışmışlardı.
ERDOĞAN: BU SESLER BİZİ YOLUMUZDAN ALIKOYAMAZ
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sondaj gemilerinin Doğu Akdeniz'deki arama çalışmalarıyla ilgili farklı kesimlerin rahatsız olacağını hatırlatmış ve Türkiye’nin tavrını, "Bu konuda sağdan soldan bazı rahatsız edici sesler çıkabilir ama bu seslerin hiçbirisinin bizi bu yolumuzdan alıkoymayacağını daha önce de zaten açıkladık.” Şeklinde özetlemişti.
ÇAVUŞOĞLU: AB’NİN ADIMLARI TERS TEPER
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ise, Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki doğal gaz arama çalışmaları konusunda dile getirilen uluslararası tepkileri eleştirerek "Garantör ülkeler dışındaki ülkelerin açıklamalarını tamamen yersiz buluyoruz" dedi. AB’nin Rum yanlısı tutum sergilediğini belirten Çavuşoğlu, "AB'nin bize yönelik attığı adımın faydası olmaz, ters teper" ifadesini kullandı.
Türkiye’nin sondaj çalışmalarını sürdüreceğini belirten Çavuşoğlu, "Rum tarafı tek taraflı sismik çalışmalara başlayınca Rum tarafının bu çalışmaları yapmasını doğru bulmadığımızı söyledik. Türk tarafının haklarının garanti altına alınması gerektiğini söyledik. Ortak komisyon kuralım dedik. Biz sondaj çalışmalarına başlayıncaya kadar AB ve BM bu konuda adım atmadı.” Diyerek tek taraflı tutumlara tepki gösterdi.
"Garantör ülkeler dışındaki ülkelerin açıklamalarını tamamen yersiz bulduğunu" ifade eden Çavuşoğlu, "O ülkelerin burada bir söz hakkı yok. Konuşacaklarsa dengeli ve adil konuşmaları gerekiyor... Rum yanlısı tutum sergiliyorlar" dedi.