Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, Hizmet-İş Sendikasının Bolu Belediyesindeki işten çıkarmaları protesto etmek amacıyla düzenlediği "Emek ve Adalet Yürüyüşü"nden sonuç alınmadığını belirterek, taleplerinin karşılanmaması halinde Kurban Bayramı'ndan sonra açlık grevine başlayacaklarını bildirdi.
Arslan, Konfederasyon Genel Merkezi'nde düzenlenen Hak-İş Başkanlar Kurulunun basına açık bölümünde, gündemdeki konulara dair açıklamalarda bulundu.
Yerel seçimlerin hemen ardından CHP ve HDP'nin kazandığı belediyelerde üyelerine yönelik baskının söz konusu olduğunu aktaran Arslan, bu baskıların tüm ikazlarına rağmen devam ettiğini söyledi.
Bugün itibarıyla 115 iş yerinde konfederasyonlarına bağlı sendikalardan 16 bin 585 kişinin istifa ettirildiğini bildiren Arslan, CHP ve HDP'li belediyelerdeki 766 arkadaşlarının da işlerini kaybettiğini vurguladı.
Baskıların sona erdirilmesi, işten çıkartılanların iadesi ve devam eden toplu iş sözleşmelerinin sonuçlandırılması konusunda mücadele yürüttüklerini ifade eden Arslan, şunları kaydetti:
"Bolu başta olmak üzere birçok belediyede işten çıkartılan arkadaşlarımızın işe dönmesi için Hizmet-İş Sendikası Bolu'dan Ankara'ya yürüdü. Yaklaşık 6 bin işçinin katıldığı bu yürüyüş, CHP Genel Merkezi önünde sona erdi. Maalesef sonuç elde edilemediği için ikinci bir süreç devam etmektedir. Bolu Belediyesindeki eylemler devam ediyor. Belediyelerdeki işe iadeler konusunda taleplerimiz karşılanmazsa Kurban Bayramı'ndan sonra açlık grevine başlayacağız. Bizim mücadelemizi İstanbul seçimlerine endeksli olarak görenlerin yanıldıklarını, böyle bir niyetimizin olmadığını herkes görecek."
"Kılıçdaroğlu'ndan randevu talep ettik"
CHP'nin kendilerini görmediğini ve duymadığını savunan Arslan, tüm tepkisizliğe rağmen diyalog mekanizmalarını açık tutmak için CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'ndan randevu talep ettiklerine değindi.
Bir basın mensubunun, bazı belediye başkanlarının işten çıkartılan işçilerle ilgili "bankamatik çalışanı" ifadelerini kullandığını anımsatması üzerine Arslan, şöyle konuştu:
"Hak-İş olarak çalışmayan hiçbir kişiyi asla savunmayız. Eğer çalışmıyorsa hiçbir kişi adına da en küçük bir mücadelemiz olmaz. İşçiler açısından 'bankamatik çalışanı' ifadelerini asla kabul etmiyoruz. Bunlar varsa belediyeler bu konudaki tespitleri yapıp, kamuoyu ile paylaşırlar. Bizim işten atılan arkadaşlarımız, doğrudan iş yerinde çalışan, temizlik yapan, yolda çalışanlar. Dolayısıyla bizim işten çıkartılan hiçbir arkadaşımızın böyle bir şekilde suçlanması söz konusu değil. Bankamatikçi hikayesi işçileri işten çıkartmaların kılıfıdır."
Kamu işçisi için taslak protokol hazırlandı
Taşeron işçilerin kadroya alınmasının yürüttükleri mücadelenin önemli bir sonucu olduğuna işaret eden Arslan, "Bu büyük başarının tadını çok çıkartamadık çünkü başta KİT'lerdekiler olmak üzere kadro alamayan arkadaşlarımız var. Talebimiz bu arkadaşlarımızın da kadroya alınması." dedi.
Konfederasyon olarak Kamu Kesimi Toplu İş Sözleşmesi'ne dair taslak bir çerçeve protokol hazırladıklarını anlatan Arlslan, taleplerini içeren bu taslağı birkaç gün içerisinde Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk'a sunacaklarını dile getirdi.
Arslan, Hak-İş'in "Emek, Demokrasi, Özgürlük, Adalet İçin İleri" temasıyla 14. Olağan Genel Kurulunun 10-11 Temmuz'da ATO Congresium'da düzenleneceğini, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Selçuk ve çok sayıda davetlinin de katılımını beklediklerini sözlerine ekledi.
Kaynak, AA