Ezanın tekrar Arapça orijinal hali ile okunuşunun yıl dönümü dolayısı ile bir açıklama yapan Çelik, bu ülkede 18 yıl boyunca, millete rağmen Arapça ezan'ın yasaklandığını dile getirdi.
Çelik , "Cumhuriyetin ilk yıllarında, maalesef Türkçe ezan tecrübesini yaşadık ve milletimizce bu asla kabul görmedi. Ezanı farklı dil ve lehçelerde okumak, bunun üzerinden tartışma çıkarmak dinimize saygısızlıktır. Bu millet dini değerlerine, kutsallarına saygısızlık edenleri asla unutmaz ve affetmez." dedi.
18 yıl boyunca ezanın evrensel çağrısından mahrum bırakılan bu milletin evrelerinde bile ezanı orijinal hali ile okumalarına izin verilmediğini ifade eden Çelik, "Toplumun asla tasvip etmediği bu uygulama 1950'ye kadar devam etti. 16 Haziran 1950'de Demokrat Parti hükümeti, aldığı bir kararla ezanın tekrar aslına uygun okunması kararını yürürlüğe koydu ve böylece 18 yıl süren zulüm sona erdi. Bu millet kendisine bu muameleyi reva görenleri ve yaşananları asla unutmadı ve unutmayacaktır." değerlendirmesinde bulundu.
Çelik, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Dünyanın neresinde olursa olsun her Müslüman ezanı duyduğunda bunun Allah'ın çağrısı olduğunu bilir. Bu, ümmet olmanın, Müslüman olmanın bir sembolüdür. Ezanın aslı Arapçadır ve Arapça olarak kalacaktır. Farklı bir dilde okutulması asla kabul edilemez. 18 yıl boyunca bu zihniyet ezanı zorla Türkçe okuttu. Ne din görevlileri, ne de halkımız bunu kabullendi. Kendi halkının ruh köklerinden bu kadar uzak olan aynı zihniyet zaman zaman yaptığı açıklamalarla halkımız tarafından kabul görmeyen Türkçe ezan uygulamasına özlemle baktığını ortaya koymaktan geri durmamaktadır. Bazı zihniyetler hala bunu anlayamamış olacak ki, zorla Türkçe ezan okutma derdine düşmekteler. Bu millet dini değerleri ile kutsalları ile uğraşanları asla affetmez." (Nihat Kanat İLKHA)