İran ve ABD arasındaki ilişkilerin ticari açıdan etkilerini değerlendiren Türkiye İşkadınları ve İşadamları Konfederasyonu İran İslam Cumhuriyeti Temsilciliği Başkanı Mahfuz Akmermer, ABD ile olan ilişkilerden dolayı İran’ın ciddi manada sıkıntılar yaşadığını, bu nedenle Türkiye ve İran'ın iki komşu ve kardeş ülke olarak dayanışma içerisinde olması gerektiğini söyledi.
ABD’nin İran’a yönelik başlattığı ve son günlerde İran ekonomisinin oluşan ambargo tarzı uygulamalardan ciddi manada etkilendiğini belirten Akmermer, oluşan sıkıntıların dolaylı olarak Türkiye ile olan ticareti de etkilediğini dile getirdi.
“İran 40 yıldır ambargo altında”
İran ile ABD arasındaki sorunların yıllardan beri devam ettiğini hatırlatan Akmermer, “Şu aşamada biraz daha yoğunlaşmış durumda. Ticari olarak İran halkı gerçekten sıkıntı yaşıyor. Birçok fabrika şu an kapalı durumda ve insanların alım gücü çok çok düşük. Ondan dolayı bir sıkıntı yaşıyor ama İran halkının birçoğu küfrün oyunlarının farkında olduğu için sabrediyorlar, sabretmek zorundadırlar. İran, 40 yıldır bir ambargo altında ve elindekiyle yetinmesini bilen bir halktır.” dedi.
Amerika'nın ticari ambargo alanında Türkiye’den de istekleri olduğuna ve şimdilik önemsenecek bir durum olmadığına dikkat çeken Akmermer, “Gümrüklerde ciddi bir ambargo söz konusu değildir. Ama en basit söylemler dahi ticaret insanını, sanayiciyi korkutuyor. Şu an İran'da Türk yatırımcısı yatırım yapamıyor, yapmıyor da. Oluşan endişelerden dolayı orada yatırımı olan bir an önce bırakmak, satıp dönmek istiyor ve bu ciddi manada etkiliyor. Şimdilik İran'la olan ithalat-ihracat alanında bir sıkıntı söz konusu değil.” ifadelerini kullandı.
“Türkiye olarak İran’a ihracatımız gerilemiş, ithalatımız artmıştır”
Daha önce sanayiciler olarak İran’a yüklü miktarda ürün verdiklerini hatırlatan Akmermer, “Şimdi ise İran’daki devalüasyon ve ambargo nedeniyle dolar karşılığında paraları 4 bin tümenden 18 binlere çıktı ve şimdilik 13 bin 500 tümene geriledi. Ama bu da doğal olarak alım gücünü etkiliyor. Yani İran'a bizim bir liraya verdiğimiz ürün bugün 2 bin 500 liraya tekabül etmektedir. Bu da yüzde 150’yi aşkın bir fiyat artışı demektir. Türkiye İşadamları olarak İran’a ihracatımız gerilemiş, ithalatımız ise ilerlemiştir. İran'da hammaddesi petrol olan naylon ve benzeri ürünlerde bir yoğunluk var.” şeklinde konuştu.
Oluşan sıkıntıları Türkiye açısından değerlendiren Akmermer, “Türkiye için ihracat önemlidir. Daha önce tırlar dolusu ürünü İran’a ihraç eder iken şu anda alım gücünün düşmesinden dolayı veremiyoruz. İran’da devalüasyondan önce vatandaş bir takım elbiseyi 200 liraya alırken bugün 500 liraya almak zorunda kalmış durumdadır. Bu da İranlıların alım gücünü etkilediğinden dolayı ihracat durma noktasına geliyor.” diye belirtti.
“İran, son bir yılda neredeyse açlıkla mücadele sınırına gelmiş durumda”
Akmermer, “İran, 40 yıldır ambargo altında ve son bir yılda özellikle devalüasyonun oluşması, alım gücünün eksilmesiyle büyük ölçüde etkilendi. İran nüfusunun çoğunluğu fakir insanlardan oluşuyor ve Türkiye gibi orta tabakası çoğunlukta olan bir ülke değil. Alım gücünün düşüşüyle son bir yılda neredeyse açlıkla mücadele sınırına gelmiş durumdadır.” dedi.
Akmermer, şunları söyledi:
“İki komşu ve kardeş ülke olmamız münasebetiyle bizim birbirimize eskiye nazaran daha çok sarılmamız lazım. İnsanlar içerisinde en çok birbirilerine ihtiyaç duyabilecekler komşulardır. Atasözümüzde de belirtildiği gibi komşu komşunun külüne muhtaçtır. Nitekim Peygamberimizin komşuluğa yönelik tavsiyelerinden sonra sahabelerin ‘Peygamberin, komşumuzu bize varis yapacağını zannettik’ söylemlerinden de anlaşıldığı üzere bizler de birbirimize eskiye nazaran daha çok sarılmalıyız. Ortadoğu'da ülke denilecek iki devlet varsa bunlardan bir tanesi İran diğeri Türkiye'dir. İnanıyorum ki hem siyasi hem ekonomik olarak el ele verdiklerinde dünyanın öbür ucundaki insanlar bizlere hükmedemeyeceklerdir.” (Ramazan Zeren – İLKHA)