Elazığlı vatandaşlar 15 Mart Dünya Tüketiciler Günü dolayısıyla İLKHA'nın, bilinçli tüketimin nasıl olması gerektiği konusunda soruları yanıtladı.

Bilinçli alışveriş ile ilgili düşüncelerini paylaşan Ayşe Saydam, "Asgari ücret alan birisi nasıl bilinçli tüketim yapsın?" diye sordu ve şunları söyledi: "Bir şey alınmıyor ki. 100 TL artık 10 TL yerine geçmiş. Hiçbir malzemenin yanına yaklaşılmıyor. İyi kötü biz yine bir şeyler alabiliyoruz, alamayanlar da var. Kimse buna dikkat etmiyor. Pazarcılar malını satmaya çalışıyor. Helal harama ise dikkat edilmiyor. Pazarcılar ön tarafa iyi malı bırakıyorlar satılsın diye. Ama arka taraftan poşeti doldurup veriyorlar; çoğu ezik ve çürük. Bunlara dikkat edilmesi gerekir."

İsmini vermek istemeyen bir vatandaş ise alınacak bir malın iyice kontrol edilmesi, fiyat ve son kullanma tarihine dikkat edilmesi gerektiğini belirterek, "İhtiyacına göre alışveriş yapacaksın. Yarım kiloysa yarım kilo alacaksın bir kiloysa bir kilo alacaksın. Fazla açılmayacaksın.  Helal mi haram mı kontrol edeceksin ve ölçüyü kaçırmayacaksın. Aldığın malzemenin içinden mutlaka bir işareti çıkıyor. Ayakkabı, yiyecek, içecek olsun hatta seccadelerimize varıncaya kadar bir işaret atmışlardır. Buna mutlaka özen göstermeliyiz. Komşudan alışveriş yap anlayışı kalmadı. Hep Yahudi zihniyeti yayıldı maalesef. Müslüman geçiniyoruz ama alışverişimizde hiçbir zaman Müslümanlara özen göstermedik." ifadelerini kullandı.

Bir başka vatandaş ise şunları söyledi: "Bilinçli alışveriş için harcamalarına dikkat etmeli. Cebimizdeki paraya göre alışveriş yapmalıyız. Yerli mal üretimini de takip etmeliyiz. Yerli mallar neler ise onları almalıyız. Şimdi İSRAİL ufacık bir yerdir. Ama şu an dünyaya hükmediyor. Dünyaya hükmetmemesi için bunların mallarını almamamız lazım. (Yeni Zelanda) Cuma namazında gördünüz. Kendini bilmezin teki camide katliam yapıyor. Bu ne anlama gelir; İslam düşmanlığıdır." (Mustafa Daştan – İLKHA)