TEKNOLOJİ SERVİSİ

Bu yıl 3. düzenlenen e-Safe Siber Güvenlik Zirvesi’nde siber terör ve hibrit savaş konuları konuşuldu. “Make İt Safer” yani “Daha Güvenli Hale Getir” sloganıyla düzenlenen programa Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Bakan Yardımcısı Dr. Ömer Fatih Sayan, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanı Ömer Abdullah Karagözoğlu ve çok sayıda misafir katıldı.

“SİBER GÜVENLİĞİN MUTLAK OLARAK SAĞLANMASINDAN BAŞKA YOL YOK”

Sayan, “Bilişim sistem ve verilerini alt etmeye yönelik, beklenmeyen ve önlenemeyen ısrarcı siber saldırıların kimler tarafından finanse ve organize edildiğinin tespiti ise bir başka sorun olarak karşımıza çıkıyor. Bu durum siber uzaydaki risk ve tehditlerin asimetrik karakterini ortaya koyarken, tehditlerle mücadeleyi de güçleştiriyor. Böyle bir ortamda artık siber güvenliğin mutlak olarak sağlanmasından başka bir yol yok.  Siber güvenlik risklerinin yönetilebilir ve kontrol edilebilir düzeylerde tutulması bizim en büyük hedefimiz” dedi.

“ÜLKELER SİBER GÜVENLİĞİN SAĞLANMASINDA KENDİ YOLUNU ÇİZİYOR”

Ülkelerin siber güvenliklerini nasıl sağladıkları hakkında da konuşan Sayan, “Tüm ülkeler siber savunma anlamında kendi yolunu çiziyor. İşte en çok da böyle anlarda yerli ve milli üretimin ne kadar önemli olduğunu anlıyoruz. Biz de ülke olarak tamamen yerli ve milli imkânlarla geliştirilen AVCI, AZAD ve KASIRGA gibi yazılımlar ile siber tehditlere karşı 7/24 esasıyla mücadele ediyoruz. Dünya ülkeleri teknoloji yarışında öne geçebilmek için Endüstri 4.0, toplum 5.0 gibi teknolojileri konuşurken biz de bu yarışa Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın 2023 hedeflerine ulaşmak için çizdiği yol haritası olan “Milli Teknoloji Hamlesi” ile katıldık. Bakan Sayan, siber güvenlikle alakalı tüm paydaşları birlikte hareket etmeye davet etti.

“BİLGİ GÜVENLİĞİNİN SAĞLANMASINA DAHA SİSTEMATİK BAKMALIYIZ”

Zirve de BTK Başkanı Karagözoğlu da konuşma yaptı. Siber güvenliğin kurumlar için hayati bir öneme sahip olduğunun altını çizen Karagözoğlu, “Özellikle veri depolama ortamlarına yönelik güvenlik risklerinin artması ve bilgi yönetimi için kullanılan bilişim teknolojilerinin hedef haline gelmesi, günümüzde bilgi güvenliğinin sağlanması konusuna daha geniş bir çerçevede ve sistematik olarak bakmayı zorunlu hale getirmektedir. Siber saldırganlar şahısların ve kurumların bilgisayarlarına virüs veya zarar verici yazılımlar yükleyerek, yazılımlar ile uzak sistemlere erişim sağlayabiliyorlar. Bu yolla sistemlere fiziksel zarar vermeleri, kişisel bilgileri ele geçirmeleri çok daha kolay hale geliyor. Bu bilgiler bizim için hayati öneme sahip olduğunda işler daha da karmaşık bir hale geliyor. Biz de Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu olarak, bir yandan ülkemizdeki elektronik haberleşme sektörüne yönelik regülatif anlamda görevlerimizi yerine getirirken bir yandan da üstlendiğimiz görev ve sorumluklar gereği ulusal siber güvenliğin sağlanması noktasında faaliyetlerimizi sürdürüyoruz” dedi.

Başkan Karagözoğlu USOM hakkında ise şu bilgileri paylaştı: “Bugün 14 Sektörel SOME ve 1000’in üzerinde Kurumsal SOME’miz USOM ile koordineli bir şekilde 7/24 esasıyla çalışmalarını yürütmektedir”