ADANA- Gazze`ye insani yardım götürürken Mavi Marmara Gemisinde İsrail askerleri tarafından düzenlenen saldırıda hayatını kaybeden Adanalı Çetin Topçuoğlu, şehadetinin 1. Yıl dönümünde mezarı başında anıldı.

Saat 10.00`da Kabasakaldaki kabri başında buluşan ailesi ve sevenleri tarafından Kur`an okunup dua yapıldı.

Şahadet Ders Şehit Öğretmen
Kuran tilavetinden sonra kısaca açıklama yapan ADYAR Başkanı Veysel Tepeli; Çetin Topçuoğlu`nun şahadeti hak eden bir insan olduğunun altını çizdikten sonra Şahadetin bir ders, şu an bu kabirde yatan Çetin Topçuoğlu`nun da bu dersi, veren bir öğretmen olduğunu söyledi.

Daha sonra söz alan Mavi Marmara Gazisi Muhyettin Yıldırım da oldukça duygusal bir konuşma yaptı. Kendisinin yaralı olduğundan dolayı Çetin Topçuoğlu`nun şahadet haberinin kendinden saklandığını ve daha sonra bunu öğrendiğini belirtti.

Bu Dava Kıyamete Kadar Sürecek Hak ve Batıl Savaşıdır
Mücadele`nin sadece Filistin ve Kudüs`le sınırlı olmadığının altını çizen Yıldırım; "Bu dava kıyamete kadar sürecek hak ve batıl savaşıdır. Ama şu an önümüzde sembolik de olsa bir Kudüs var, Mescidi Aksa var. Allah`ın izniyle biz bu uğurda mücadelemizi sürdüreceğiz. Aslında sadece Filistin değil biz de ümmet olarak esaret altındayız. Kopuktuk, yalnızdık, savrulmuştuk. Hamd olsun Filistin davası başta olmak üzere son olarak ta Mavi Marmara olayıyla beraber ümmet olarak kenetlendik, biz kenetlenince de güç olduğumuzun farkına vardık. Bu şuurla bu ümmet, değil Filistin tüm dünyanın kurtuluşuna vesile olacaktır. Yeter ki biz gücümüzün farkında olalım, Rabbim inşallah bize bunu nasip eder. "dedi.

İsrail`in ikinci filo için şimdiden telaşa düştüğünü belirten Yıldırım, gerek kara konvoylarıyla gerek gemi filolarının hareketiyle birlikte Suriye ve Mısır halkının başta olmak üzere Arap halklarının şuurlandığını söyledi. Mısır`dan kara konvoyuna yol verilmemesinin ardından oradaki Müslümanların bir şey yapamaması, ellerinin kollarının bağlı olmasından dolayı kahrolduklarını bildiğini açıkladı.

Filistin halkının ümmetin yetimi olduğunu ifade eden Yıldırım, "daha önceleri Filistin halkına belki maddi olarak bir yardımlar oluyordu, ama Filistin kendini yalnız hissediyordu. Mavi Marmara`yla birlikte yalnız bırakılmadığını anladı. Canımızla ve ruhumuzla da yanlarında olduğumuzu ifade etmiş olduk. Böylece orada güzel bir güven duygusu oluştu. Ben yakın zamanda Nakba Günü vesilesiyle Ürdün`e gittim. Orada Türkiye`den giden otuz kişilik gruba karşı Filistinlilerin coşku ve sevgisini, bizi bağrına basmaları bizi çok duygulandırdı. Otuz kişiyi karşılarken sanki otuz milyon insan gibi karşıladılar. İnşallah bu sevgiye ve şuura sahip olan kişilerden oluruz"diyerek sözlerini tamamladı.

Daha sonra konuşan bir diğer Mavi Marmara Gemisi gazisi Suat Koşmaz, geçen yıl bu saatlerde İsrail askerleri elinde esir olduklarını ve sürüklendiklerini hatırlatarak, "biz ömrümüzde bir kere İsrail askerlerince sürüklendik ama Filistinli kardeşlerimiz her gün bunu yaşıyor"dedi.

O Sevdiği Kullarını Seçiyor
Gazze`nin ümmete yardımcı olduğunu belirten Koşmaz; "Filistin ümmeti bir araya getirmiştir. Rabbimiz üç kutsal mekândan biri olan Mescidi Aksa`nın güvenliğini ve korumasını biz Müslümanlara emanet etmiştir. Tıpkı mazlumları bize emanet ettiği gibi. Kanımızla canımızla bunu savunmak zorundayız. Şu anda Çetin abimizin yerinde olabilmeyi şehit olmayı çok isterdim. Bunun için her şeyimi feda edebilirdim. Ama Rabbim kısmet etmedi bize. Tabi sonradan anladık ki O` sevdiği kullarını seçiyor. Diğer şehit kardeşlerimizi de tanıdıkça bu insanların gerçekten çok özel olduğunu, şahadete layık olduklarını idrak etmiş olduk. Bu da bizim için büyük bir ders oldu, eksiklerimizi gördük. Bu uzun mücadelede devam edeceğiz. Yeni konvoy için destek verelim."şeklinde konuştu.

Konuşmaların ardından Mavi Marmara şehitleri için yapılan dua ile program son buldu.

Ayhan Kaya - İLKHA