Japonya`da yaşanan deprem ve tsunami felaketinin ardından ortaya çıkan nükleer tehlikeyle birlikte, Türkiye de aldığı tedbirleri artırıyor. Gümrük kapılarında alarm seviyesi en üst düzeye çıkarıldı. Japonya ya da diğer ülkelerden gelen Japon menşeli mallar artık bütün limanları kullanamayacak.
Söz konusu malların yurda girebilmesi için Haydarpaşa Limanı, İzmir Limanı, Ambarlı ve Mersin Limanı ana üsler olarak belirlendi. Buraya gelecek Japon malları nükleer kontrolden geçirildikten sonra pazardaki yerini alabilecek.
Türkiye`deki 17 kara sınır kapısı, 5 deniz liman kapısı ve 2 hava kargo gümrük kapısına kurulan sistemler nükleer alarm verdiğinde, söz konusu bölge hemen özel güvenlik çemberine alınıyor. Konu daha sonra Türkiye Atom Enerjisi Kurumu`na (TAEK) bildiriliyor.
Nükleer yakalamalar kapsamında şimdiye kadar Sezium-137, bazı radyoaktif maddeler ve yine radyoaktif oranı yüksek çelik hammaddesi ele geçirildi. Sınır kapılarından giriş yapan tüm araçlar `portal dedektör` denilen cihazların arasından geçiyor. Tehlikeli bir alarm alındığında, bilgiler `on-line` haberleşme ağı üzerinden TAEK`in Ankara`daki kriz merkezine gönderiliyor.
Japonya`da yaşanan trajedinin ardından, nükleer ve radyoaktif madde şüphesi olan ürünler üzerindeki denetimler sıklaştırılacak. Japon menşeli mallar radyasyon ölçümünden geçirilecek. Haydarpaşa Limanı, İzmir Limanı, Ambarlı ve Mersin Limanı`nda alarm seviyesi en üst düzeye çıkarıldı. Yine sınır kapıları ve havalimanları da Japonya kaynaklı ürünler için teyakkuzda. Gümrük Müsteşarlığı yetkilileri, tüm gümrük kapılarındaki personelin uyarıldığını söylüyor.
Denetimlerin sıklaştırıldığını belirten yetkililer, "Radyasyon oranı açısından tehlike arz eden ürünlerin Türk topraklarına girmemesi için gerekli her şey yapılıyor. Nükleer dedektörler ve radyasyon ölçüm cihazlarıyla tüm Japon menşeli ürünler kontrolden geçiriliyor." ifadelerini kullanıyor.