Doğruhaber / haber merkezi
ŞEYTANIN AİLESİ, DURUMU VE TEVBESİ…
İblis devam etti.
- Ya Muhammed, Allah’tan diledim ki; âdemoğullarını ben göreyim; ama onlar beni görmesinler. Bu dileğimi de yerine getirdi.
- Diledim ki; âdemoğullarının kan mecralarını bana yol yapsın; bu da oldu. Böylece ben, onlar arasında akıp giderim. Gezerim, hem de nasıl istersem. Bütün bu isteklerimi verdi. “Hepsi sana verildi” buyurdu. Ve ben bu hallerimle iftihar ederim. Sonra şunu da ekleyeyim ki; benimle beraber olanlar, seninle beraber olanlardan daha çoktur. İşte böylece kıyamete kadar âdemoğullarının ekserisi benimle beraber olurlar.
Şeytanın Çocukları ve Bunların Görevleri!
Bundan sonrasını İblis şöyle anlattı:
- Benim bir oğlum vardır. Adı Ateme’dir. Bir kul, yatsı namazını kılmadan uyursa gider; onun kulağına bevleder. Eğer böyle olmasaydı; imkân yok, insanlar namazlarını eda etmeden uyuyamazlardı.
Benim bir oğlum daha vardır. Onun adı da Mütekazi’dir. Bunun vazifesi de; yapılan gizli amelleri yaymaya çalışmaktır. Mesela bir kul, gizli bir taat işlerse ve bu yaptığını da gizlemeye çalışırsa Mütekazi onu dürter. En sonunda o gizli amelin yayılmasına ve açığa çıkarmaya muvaffak olur. Böylece Allah-u Teâlâ onun yüz sevabından doksan dokuzunu imha eder. Çünkü bir kulun yaptığı gizli bir amel için tam yüz sevap verilir. Sonra benim bir oğlum daha vardır. Onun adı da Kühayl’dir. Bunun işi de, insanların gözlerini sürmelemektir. Bilhassa ulema meclisinde ve hatip hutbe okurken. Bu sürme onların gözüne çekildi mi uyuklamaya başlarlar. Ulemanın sözlerini işitmezler. Böylece hiç sevap alamazlar.
Bundan sonra İblis şöyle anlattı:
- Hangi kadın olursa olsun, onun kalktığı yere şeytan oturur. Sonra kadının kucağında mutlaka bir şeytan durur. Ve onu, bakanlara güzel gösterir. Sonra o kadına bazı emirler verir. Mesela; ‘Elini kolunu dışarı çıkar, göster’ der. O da bu emri tutar. Elini, kolunu açar gösterir. Bundan sonra o kadının hayâ perdesini tırnakları ile yırtar.
Şeytan Durumunu Anlatıyor!
İblis bundan sonra; Resullullah Efendimiz (s.av)’e kendi durumunu anlatmaya başladı.
- Ya Muhammed bir insanı dalalete sürüklemek için elimde bir imkân yoktur. Ben ancak vesvese veririm. Ve bir şeyi güzel gösteririm. O kadar. Eğer dalalete sürüklemek elimde olsaydı yeryüzünde “ Allah’tan başka ilah yoktur ve Muhammed Allah’ın Resulüdür” diyen herkesi, oruç tutanı ve namaz kılanı hiç bırakmazdım. Hepsini dalalete düşürürdüm. Nasıl ki senin elinde de hidayet nevinden bir şey yoktur. Sen ancak Allah’ın Resulüsün ne ve tebliğe memursun. Şayet hidayet elinde olsaydı, yeryüzünde tek kâfir bırakmazdın. Sen Allah’ın halkı üzerinde bir hüccetsin. Ben de, kendisi için ezelde şekavey yazılan kimselere sebebim. Said olan kimse ta ana karnında iken saiddir. Şaki olan da yine ana karnında iken şakidir. Saadet ehli kılan da Allah, Şekavet ehli kılan da Allah.
Bundan sonra Resullullah (s.a.) Efendimiz şu iki ayeti okudu.
“Eğer Rabbin dileseydi, insanları elbette tek bir ümmet kılardı. Oysa onlar, anlaşmazlığı sürdürmektedirler. Rabbinin rahmet ettikleri dışında. Onları bunun için yarattı. Böylece Rabbinin (şu) sözü tamamlanıp gerçekleşmiştir: “And olsun, cehennemi cinlerden ve insanlardan, (kâfirlerin) tümüyle dolduracağım.” (Hud / 118-119)
Allah’ın kendisine farz kıldığı bir şey(i yerine getirme)de peygamber üzerine hiçbir güçlük yoktur. (Bu,) daha önce gelip geçen (ümmet)lerde Allah’ın bir sünnetidir. Allah’ın emri, takdir edilmiş bir kaderdir. (Azhab / 38)
Şeytan tevbe edecek mi?
Bundan sonra Resullullah (s.a.) Efendimiz, İblis’e şöyle buyurdu;
- Ya Ebamürre, acaba senin bir tevbe etmen ve Allah’ a dönmen mümkün değil mi? Cennete girmene kefil olurum.
Bunun üzerine İblis şöyle dedi:
- Ya Resullullah, iş verilen hükme göre oldu. Karar yazan kalemde kurudu. Kıyamete kadar olacak işler olacaktır. Seni peygamberlerin efendisi kılan, cennetin ehlinin hatibi eyleyen ve seni halkı içinden seçen ve halkı arasında bir gözde yapan, beni de şakilerin efendisi kılan ve cehennem ehlinin hatibi eyleyen Allah’tır. Ve O bütün eksik sıfatlardan münezzehtir.
Ve İblis cümlelerini şöyle tamamladı.
Ve İblis cümlelerini şöyle tamamladı.
- İşte bu söylediklerim sana son sözümdür. Ve bütün söylediklerimi de doğru dedim.