Gazze'de son bir yılda Büyük Dönüş Yürüyüşlerinde başlatılan eylemler sebebiyle Siyonist çeteler baskılarının şiddetini artırdı. Sınırların kapalı olması nedeniyle adeta açık hava hapishanesine dönüşen Gazze’de sağlık sorunları da had safhaya ulaşmış durumda. Medics Worl Wide (Dünya Medikal Derneği), Gazze'de yıllardır süren insani krize dikkat çekmek amacıyla Fatih Ali Emiri Kültür Merkezinde düzenlediği basın açıklamasında, bölgede son bir yılda 30 bin kişinin gerçek ve plastik mermilerle yaralandığını ve 251 kişinin de şehid edildiğini kaydetti.
Dernek adına basın açıklamasını okuyan Dr. Mehmet Ağırman, Gazze'nin 2007 yılından beri hava, kara ve deniz ulaşımına kapatıldığını, en temel insani ihtiyaçların dahi ulaştırılamadığını söyledi.
BM'nin 2017 yılı raporuna göre, abluka nedeniyle su, elektirik, gıda, eğitim ve sağlık alanlarındaki krizin derinleştiğini ve Gazze'yi yaşanamaz bir yer haline getirdiğini belirten Ağırman, "30 Mart 1976 tarihinde Filistinlilere ait binlerce dönüm toprağa el konulması sonrasında yaşanan olayların anıldığı 'Toprak Günü'nde Filistin halkı geçtiğimiz yıl 'Büyük Dönüş Yürüyüşünü' başlatmıştır. Her hafta Cuma günü bir araya gelip sınıra doğru yürüyüşe geçen ve tamamen sivillerden oluşan halk, zorla göç ettirildikleri topraklara dönmenin hayalini kurmaktadır. Genç, yaşlı, çocuk, kadın, erkek binlerce Filistinli, yaptıkları bu barışçı yürüyüşlerde dahi şiddetli bir saldırıyla karşı karşıya kalmaktadır. Gerçek mermilerin, plastik mermilerin, gaz bombalarının kullanıldığı saldırılarda son 1 yılda 30 bine yakın kişi yaralanmış ve 251 kişi şehit olmuştur." dedi.
"Yaralananlar arasında çocuklar, gazeteciler ve sağlık çalışanları da var"
Ağırman, sözlerine şöyle devam etti: "Kırık, ampütasyon ve rehabilitasyon hastalarından bazılarının tedavisi ülkemizde halen devam etmektedir. Ülkemizde tedavileri devam eden hastaların hem barınma hem de tedavi desteğine ihtiyaçları vardır. Yaralananlar arasında çocuklar, gazeteciler ve maalesef sağlık çalışanları da vardır. Hastaneler, yaralıları kabul edebilecekleri alanlarda yetersiz kalmakta, hizmetler durma noktasına gelmektedir. Her hafta artan yaralılar nedeniyle kanser tedavisi, doğum hizmetleri, rutin ameliyatlar gibi temel sağlık hizmetleri verilememektedir. Yaklaşık 8 bin elektif cerrahi vakası iptal edilmek veya ertelenmek zorunda kalmıştır. Hastaların tedavi maksadıyla Gazze dışına çıkmaları dahi sınırlanmıştır. Yaralanmaların benzer şekilde olması dikkat çekmektedir. Ekstremite dediğimiz kol ve bacak yaralanmalarının ağırlıklı olması kasıtlı saldırıları desteklemektedir. Bacak yaralanmaları sonrasında çok parçalı kemik kırıkları, büyük yaralar, kas-tendon, sinir ve damar yaralanmaları kalıcı sakatlıklara yol açmaktadır. Ampütasyona kadar bu yaralanmalar ilerleyebilmektedir."
"800 diyaliz hastasının hayatı elektrik kesintileri sebebiyle tehdit altında"
"Elektirik ihtiyacı jeneratörlerden karşılanmaktadır, yakıtların bitmesinden dolayı 5 hastanede sağlık hizmetleri durma noktasına gelmiştir." diyen Ağırman, son olarak şunları kaydetti:
"Haftada 3 kez diyalize girmek zorunda olan 800 diyaliz hastasının, kuvözde kalması gereken 120 prematüre bebeğin ve yoğun bakımdaki 100 kadar hastanın hayatı elektirik kesintileri nedeniyle tehdit altındadır. İnsani bir felaketin önüne geçmek için ulusal, uluslararası tüm kuruluşların harekete geçmesi gerekmektedir. Geçici tedbirler değil, kalıcı ve sürekli bir çözüm yolunun bulunması gerekmektedir. Sağlığı, insanın beden, ruh ve sosyal olarak tam iyilik halinde olması olarak tanımlayan başta Dünya Sağlık Örgütü olmak üzere, tüm sağlık kuruluşlarının dikkatleri Gazze üzerinde olmak zorundadır. Öncelikle barışçıl yürüyüşlere karşı gerçekleştirilen saldırıların durdurulması, hastanelerde hizmet vermeyi engelleyen akaryakıt, elektirik krizinin çözülmesi ve çöken sağlık sisteminin ivedilikle desteklenmesi gerekmektedir." (Nizamettin Aşkın- İLKHA)