VAN - Verdiği mücadelesiyle zamanın zorba yönetimlerine meydan okuyan ve kendi tabiriyle gerçek imanı elde eden kâinata meydan okur düsturuyla davasını savunmaktan bir an olsun geri durmayan Bediüzzaman Said Nursi hayatı ve eserleriyle anılmaya devam ediyor.
110 yıl önce ortaya koyduğu Medresetüz-Zehra projesi yeniden canlanan ve eğitim sistemine bakış açısıyla adeta çağa yol göstericilik yapan Üstad Bediüzzaman`ın, cumhuriyet kurulduktan sonraki dönemde Ankara`daki kirli siyasetten kaçarak 1921 yılında sığındığı ve kendisine mescit haline getirerek inzivaya çekildiği Erek Dağının arka tarafında bulunan bölgeye Üstad`ın anısını canlı tutma adına minyatür bir cami inşa ediliyor.
Hayırsever bir işadamının tüm masraflarını yüklendiği cami, toplamda 54 metrekare ve biri büyük ikisi küçük toplamda 3 kubbeden oluşuyor. Cami inşaatının bu yıl bitirilmeye çalışılacağını belirten cami ustası Adil usta caminin yaklaşık olarak 100 kişinin namaz kılabileceği bir büyüklükte olacağını ifade etti.
Bediüzzaman`ın Erek Dağı Serüveni;
Üstad Bediüzzaman esir düştüğü Rus kampından kaçtıktan sonra Avrupa üzerinden İstanbul`a oradan da Ankara`ya geçer. Yeni kurulan hükümet ve meclisin ısrarla onu da meclis çatısı altına çekmek istemelerine karşı kendisince bazı nedenlerden dolayı meclise girmeyi sakıncalı gören Üstad Bediüzzaman, 15. Şua`da da ifade ettiği gibi mevcut düzene karşı manevi bir mücadele vermeye karar verir ve Ankara`dan çıkarak Erek dağına gelir ve orada terk edilmiş kilise kalıntısını kendisi için medrese haline getirir.
Burada talebelerini okutan ve iman mücadelesini veren Üstad, 1925`te meydana gelen Şeyh Said kıyamı bahane edilerek Burdur`a sürgün edilir. Böylelikle Üstad`ın 1921 yılında başlayan Erek dağı serüveni bundan sonra kendisini sürgün ve zindanlara bırakacaktı. (Abdulhelim Almalı - İLKHA)