Mehmet Erkan Yavuz/DOĞRUHABER

İstanbul İKRA-DER’in Bahçelievler Necip Fazıl Kısakürek Kültür Merkezi’nde gerçekleştirdiği ‘Şehitler Gecesi’ etkinliğine HÜDA PAR Genel İdare Kurulu Üyesi Meryem Kiraz, İstanbul İl Başkanı Erdal Elibüyük, Kadın Kolları Başkanı Münevver Aktaş, DOĞRUHABER Gazetesi Genel Müdürü Mehmet Sait Özcan, Filistin İslami Direniş Hareketi (HAMAS), yetkililerinden Talal Nassar, STK temsilcileri ve çok sayıda kişi katıldı.

“KANIMIZIN SON DAMLASINA KADAR KUDÜS’Ü KORUYACAĞIZ”

Etkinlikte selamlama konuşması yapan HAMAS yetkililerinden Talal Nassar, Filistin duyarlılığı hususunda Türkiye halkına teşekkür etti. Nassar Konuşmasında “Bizler Filistinliler olarak ümmetin bize emanet ettiği Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyubi’nin, Sultan Abdülhamid’in canı pahasına direnerek terk etmediği ve bize emanet ettiği Kudüs’ü, Filistin’i, Mescid-i Aksa’yı nasıl geçmişte koruduysak bugünde korumaya devam ediyoruz. Sizler nasıl bize Aksa’yı emanet ettiyseniz, vallahi bizler canlarımız, mallarımız, eşlerimiz, çocuklarımız, bütün varlığımız  fertlerimiz yok oluncaya kadar başımız bu bedenden ayrılıncaya kadar Mescid-i Aksa’yı Siyonistlere asla terk etmeyeceğiz” dedi. Konuşmasında, HAMAS’ın kurucu Lideri Şeyh Ahmet Yasin’in hayatından kesitler sunan Nassar, Türkiye halkından Kudüs davasına desteklerini sürdürmelerini istedi.

“ŞEHADET ZULMÜN İMANIN ÖNÜNE ÇEKTİĞİ BARİKATLARI ORTADAN KALDIRMA İŞİDİR”

Etkinlikte gecenin anlamına dair bir konuşma yapan Araştırmacı Yazar Mustafa Karakaş ise küresel sistemin bilinçli bir şekilde Müslümanların savunma mekanizması anlamına gelen cihad ve şehadet kavramlarına saldırdığını belirtti.

Her canlıya bir savunma mekanizması veren Rabbimizin bu ümmete cihad ve şehadet bilinci bahşettiğini, bu iki kavramın İslam Dünyasının savunma mekanizması olduğunu belirten Karakaş, “Cihadın adını kirleterek, şehadetin adını kirleterek bizi savunmasız bırakmak istiyorlar… Şehadet kanperestlik değildir, bol bol kan dökelim, kanımız dökülsün değildir, şehadet, zulmün imanın önüne çektiği barikatları ortadan kaldırma işidir” dedi.

“ŞEHİTLER TEKRAR YERYÜZÜNE DÖNMEK İSTER”

Kıyamet gününde sadece 2 sınıf insanın tekrar yeryüzüne gelmek için Allah’tan ricacı olduğunu belirten Karakaş sözlerine şöyle devam etti: “Kıyamet gününde sadece 2 sınıf insan ‘Ya Rabbi bizi yeryüzüne gönder’ der. Birincisi kafirler…. Kâfirler cehenneme gittiklerinde 'Ya Rabbi! bizi yeryüzüne gönder ki sana ibadet edelim' derler. Zaten ateş ehli oldukları için bunu istemeleri doğaldır. Ateşten korunmak için dünyaya geri dönmek isterler. Yeryüzüne dönmek isteyen ikinci sınıf ise şehitlerdir. 'Ya Rabbi bizi yeryüzüne gönder ki senin uğrunda bir daha can verelim. Bir daha… bir daha can verelim.' Neden? Şehitler neden yeryüzüne dönmek istiyor? Hepimiz cennete gitmek istemiyor muyuz? İstiyoruz. Onlar ise cennetteki yerlerini gördükleri halde yeryüzüne dönmek istiyorlar. Neden bir kez daha Allah yolunca vurulmak için. Acaba diyorum şehid düşme hali cennet kadar lezzetli midir ki bir daha bir daha gelmek ve yolunda vurulmak istiyorlar”

Sahabenin şehadet aşkından kesitler sunan Mustafa Karakaş’ın konuşmasından sonra Özlem ajans sanatçısı Selami Güneş ezgiler seslendirdi.

Şeyh Ahmed Yasin'in ümmetin halini Allah'a arz ettiği duasının seslendirildiği Programın son anlarında duygusal anlar yaşandı.

Şeyh Ahmed Yasin'in şiirini okuyan Ramazan Sincar ve  İKRA-DER gönüllülerinin Şeyh Ahmed Yasin'in şehid olma anını canlandırması ile katılımcılar sık sık tekbirler getirdi. Program tekbirlerle sona erdi.