Mısır, Avrupa Birliği ve Arap Ligi'ni biraraya getirecek ilk zirveye ev sahipliği yapıyor. Demokrasi ve hukukun savunucusu Avrupa; idamların arttığı, hukuksuz bir yönetimin hakim sürdüğü Mısır'a geldi. Hem de Sisi ile görüşmek için.
İŞ BİRLİĞİ ZİRVESİ
Mısır'ın Kızıl Deniz kıyısındaki Şarm el Şeyh kentinde dün başlayan ve iki gün sürecek olan zirve, iki bölgesel birliğin göç, güvenlik ve iklim değişikliği gibi ortak stratejik önceliklerde iş birliğini artırmasını hedefliyor. Zirve sırasında ayrıca ekonomik kalkınma, Filistin sorunu ve Libya, Suriye ile Yemen'deki savaşlar masada olacak.
Avrupa'dan 20'den fazla hükümet lideri ve devlet başkanı, zirveye katılıyor. Bu isimler arasında Almanya Başbakanı Angela Merkel ve İngiltere Başbakanı Theresa May de bulunuyor. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un zirvede yer almayacağı açıklandı.
AB ZİRVESİNE TEPKİ
Avrupa ile Mısır arasında gerçekleştirilen bu zirveye, büyük tepkiler geliyor. Özellikle uluslararası basının da yakından takip ettiği Arap-AB zirvesi için ünlü Orta Doğu editörü İngiliz gazeteci David Hearst tepki gösterdi.
"SİSİ'NİN SALAKLARI"
İngiliz The Guardian gazetesi başyazarı David Hearst, yazdığı son makalesinde Avrupalı liderlerin, Mısır diktatörü “Sisi'nin salakları” olduğunu yazdı. David Hearst'ın dikkat çeken makalesi şöyle:
"Mısır Devlet başkanı Abdulfettah El Sisi, uluslararası devrede meşguldü. Sisi, Alman ev sahiplerine geçen hafta Almanya'da gerçekleştirilen Münih Güvenlik Konseyi'nde Katar Emri'yle aynı sahnede görünmeyeceğini söyledi. Sırada şimdi, ülkesinin ünlü tatil beldeli olan Şarım El Şeyh var. Sisi, burada AB ülkelerinini ve Arap devlet başkanlarına ev sahipliği yapacak. Gerçekleştirilecek geçit törende 20 Avrupa lideri boy gösterecek. Avrupalı liderlerin Şarm El Şeyh'teki zirveye katılacak olması, Sisi'ye meşruiyet sağlayacak. Sisi bir yandan Avrupalı liderler, ülkesinde konuk ederken, çok sayıda rejim karşıtı kişiyi de darağaçlarına gönderiyor."
İKİ HAFTADA 15 İDAM
Mısır'ın Cunta Rejimi Cumhuriyet Savcısı Hisham Barakat'a düzenlenen suikaste katılmakla suçlanan ve geçen çarşamba günü gerçekleştirilen ‘sahte duruşma'dan sonra, 9 genç idam edildi. Böylece son iki haftada idam edilen tutuklu sayısı 15'e yükseldi. Ölüm karşıtı ceza hakları grubu, infazlara “Tam insan hakları krizi" dedi. Uluslararası Af Örgütü de Mısır makamlarını, işkence altında alınan itiraflara dayanarak infazları durdurmaya çağırdı. Aramalar cevapsız kaldı. Diğer on üç sanık ise, bu özel davada ölüme mahkûm edildi.
Sisi'ye tam da bu zamanda yapılan bu denli uluslararası boyuttaki bir ziyaret, dünyaca Sisi'yi ve idamlarını tanımak, meşrulaştırmak anlamına geliyor.