HABER MERKEZİ - Tüm Dünya`da olduğu gibi Türkiye`de de artan yaşlı nüfus, bu bireylerin temel ihtiyaçlarını karşılamada yardımcı olacak personel ihtiyacını gündeme getiriyor.

Son olarak Huzurevi -Yaşlı Bakım Merkezleri Yönetmeliğinde yapılan düzenlemeler ile, yaşlı hizmet merkezlerinde sunulacak gündüzlü bakım ve evde bakım hizmetlerindeki, sosyal servislerin, sağlık servislerinin, yaşlıların rehabilitasyon ve beslenme servislerinin ve de yaşlılara verilecek teknik servislerin görev tanımları yapıldı.

Üsküdar Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksek Okulu Müdürü Prof. Dr. Gülten Kaptan, tüm Dünya`da yaşlılar günü olarak kutlanan 1 Ekim tarihine özel yaşlıların temel ihtiyaçları ve yaşlı bakım mesleğinin detayları hakkında şunları söyledi.

\"2000 yılında tüm Dünya`da 61 milyon kişi 80 yaş ve üzerinde, 8 milyon kişi 90 yaş ve üzeri, 180.000 kişi ise 100 yaşını aşmış durumdaydı. Yaşam standartlarının yükselmesi ve tıptaki gelişmelerle birlikte bu rakamların 2050 yılında şöyle değişeceği tahmin ediliyor; 1 milyar kişi 60 yaş ve üzeri, yani her 5 kişiden birinin yaşlı olacağı, Dünya nüfusunun yarısı 36 yaş ve üzeri kişilerden oluşacağı; 314 milyon kişinin 80 yaş ve üzerinde, 61 milyon kişinin 90 yaş ve üzeri ve 3,2 milyon kişinin ise 100 yaşını aşmış olması bekleniyor. Türkiye`de ise 2005 yılında yüzde 5 oranında olan yaşlı nüfusun 2050 yılında yüzde 17,6 olması bekleniyor.


Yaşam boyu devam eden bir süreç olan yaşlılık, bireylerde değişik yapı ve fonksiyonel bozukluklara yol açmaktadır. Fonksiyonel bozukluklar, belirli hastalıkların da etkisiyle yaşamsal aktivitelerin kısıtlanması sonucu giderek artmaktadır. Bu dönemde karşılaşabileceğimiz çeşitli sorunlar söz konusu olabilmektedir. Bunları şu şekilde sıralayabiliriz:

-Sosyo-Kültürel Sorunlar: Yaşlıların yaşadığı sosyo-kültürel sorunların başında; aile yapısındaki değişimler, yalnızlık, barınma sorunları, rol kaybı ve ulaşım gibi faktörler gelmektedir.

-Ekonomik Sorunlar: Gelirdeki azalmaya karşılık, yaşanılan sağlık problemleri giderlerin artmasına yol açmaktadır. Gelirdeki azalma, yaşlının rol ve statüsünü, aile ilişkilerini de olumsuz etkilemektedir.

-Biyolojik Sorunlar: Biyolojik sorunların temelini, yaşlıların fiziksel rahatsızlıkları oluşturmaktadır. Yaşlıların çalışma hayatından uzaklaşmasına sebep olan en büyük etken, yaşadıkları sağlık sorunlarıdır.

-Psikolojik Sorunlar: Yaşlılıktaki psikolojik sorunlar; eskiye bağlılık, yeniliklere uyum sağlayamama, alzheimer hastalığı, intihar, depresyon, uyku bozuklukları, ölüm korkusu ve narsistik şeklinde sıralanabilir.\"


Yaşlı bireylerde yaşadığı bu problemlerin her birini ayrı bir eğitim konusu olduğunu belirten Kaptan, yaşlı bakımı mesleğiyle ilgili şunları söyledi;

\"Ülkemizde yaşlı bakımına özelleşmiş profesyonel kişi sayısı oldukça azdır. Üniversiteler yeni yeni önlisans düzeyinde yaşlı bakım bölümleri açmıştır. Ancak bu programlar yeterli sayıda değildir. Üsküdar Üniversitesi de, yaşlı bakım hizmetleri bölümüne, 2012-2013 eğitim-öğretim yılında öğrenci almaya başlamıştır. Yaşlı Hizmetleri artan yaşlı nüfusu nedeniyle, istihdamı en çok gereken meslek haline gelmiştir. Ülkemizde her 191 yaşlıdan, sadece biri yaşlı bakım kurumunda kalabilmektedir. Dolayısıyla hem yaşlı bakım merkezlerine hem de yaşlı bakım personeline yüksek oranda, ihtiyaç duyulmaktadır.\"


Kaptan; Yaşlı hizmetleri ve bakımevleriyle ilgili yönetmelikte yapılan düzenlemede, yaşlılara sunulan servislerin görev tanımlarının yapıldığını; yeni düzenlemenin yaşlılara verilecek hizmetlerin kalitesi hakkında umut verici bir gelişme olduğunu ifade etmiştir. (M. Salih Keskin - İLKHA)