Mustazaflar Hareketi’nin siyasi parti kurarak yerel seçimlere gireceğini açıklamasından sonra Mustazaflar Hareketi Kurucu Üyelerinin hem Türkiye’de hem de yurtdışında yaptıkları ziyaretler ve istişare toplantıları devam ediyor. Yoğun ilgi gören istişare toplantılarında Mustazaflar Hareketinin yol haritası ve Mustazaflar Hareketinden beklentiler masaya yatırılıp detaylıca konuşuluyor. Mustazaflar Hareketi Kurucu Üyelerinden Sait Şahin bazı İslam ve Avrupa ülkelerinin içinde bulunduğu yurt dışı ziyaretleri düzenleyerek bir dizi temaslarda bulundu. Şahin, bu ziyaretler ve temaslarda Mustazaflar Hareketi’nin yol haritasını anlatarak fikir alış verişinde bulundu.
Hareketin Kurucu Üyelerinden Sait Şahin bazı İslam ve Avrupa ülkelerinin içinde bulunduğu ülkeleri ziyaret ederek bir dizi temaslarda bulundu. Şahin yaptığı ziyaretlerle ilgili gazetemize önemli açıklamalarda bulundu.
TECRÜBE SAHİBİ İSLAMİ ŞAHSİYETLER VE CAMİALARLA GÖRÜŞTÜK
Mustazaflar Hareketi olarak İslam dünyası ve bazı Avrupa ülkelerinin içinde bulunduğu ziyaretler gerçekleştirdiniz. İstişarelerde ve fikir alış-verişinde bulundunuz. Genel olarak bu ziyaretlerinizi ve Mustazaflar Hareketi’ne dışardan nasıl görüldüğünü anlatır mısınız?
Hem Türkiye’de hem yurtdışında yaptığımız istişare toplantılarında ve görüşmelerde bu hareketin ortaya çıkışı, hedefleri, yapmak ve ortaya koymak istedikleri ile ilgili görüşmelerimiz oldu. Özellikle İslam dünyasında bu konuda tecrübe sahibi olan, İslami şahsiyet ve İslami camialar üzerinde etkin olanlarla fikir alış verişinde bulunduk. Ayrıca bu güne kadar İslami alanda mücadele veren ve siyasi olarak da mücadelesine devam eden hareketlerin ileri gelen şahsiyetleri ile geçmişten günümüze kadar olan tecrübelerinden istifade etme noktasında faydalı görüşmelerimiz oldu.
İSLAM’I REFERANS ALAN BİR SİYASİ HAREKET BAŞLATTIK
Kendi coğrafyamızda İslam’ı referans alan bir siyasi hareket başlattık. Türkiye dışındaki hareketleri ziyaret ederek onların tecrübelerin istifade etmeye çalışıyoruz. Bu süreç devam ediyor. Oradaki ilişkilerimizi sağlıklı ve sağlam bir zemine oturtmaya çalışıyoruz. İslam dünyasında İran, Hamas, İhvan-ı Müslim’in, Hizbullah ve Irak Kürdistan’ındaki İslami Hareketlerle görüşmelerimiz ve ziyaretlerimiz devam ediyor. Bu ziyaretimiz Avrupa için bir başlangıçtı, inşallah arkası gelecek.
Mısır ve Muhammed Mursi’yi nasıl görüyorsunuz?
Özellikle Mısır, Müslümanlar açısından gelecek vaat etmekte. İhvan-ı Müslimin önündeki engelleri kaldırabilirse Mısır çok ciddi bir ümit olarak önümüzde durmaktadır. Mısır’ın geleceği için duacıyız. İhvan, hedeflerini Mısır’da oturtursa, Mısır çok güzel gelişmelere gebedir. Biz İhvan’la olan ilişkilerimizi geliştirmek istiyoruz. Bizim İhvan-ı Müslim’in ile yakınlığımız ve ilişkilerimiz yeni değildir. Camia olarak da geçmişten günümüze kadar İhvan-ı Müslimin’in üzerine bina edildiği dinamiklerden beslenmiş bir hareketiz. Çoğunlukla fikriyatını, çalışma metotlarını oradan almış ve pek çok hususta onlarla kesişen bir hareketiz. Dolayısıyla biz bunları fiiliyata dökmek istiyoruz. Bununla alakalı girişimlerimiz devam ediyor. İslam dairesi içerisinde herkesle olan ilişkilerimizi geliştirmek istiyoruz.
TÜRKİYE’DEKİ GELİŞMELER TAKİP EDİLİYOR
Türkiye dışındaki İslami grupların Mustazaflar Hareketi’ne bakış açısı nasıl?
Detaylı bilmeseler de Türkiye hakkında bilgi sahibidirler. Türkiye’deki İslami hareketler ve oluşumlar hakkında bazı bilgilere sahipler. Türkiye’yi bugünkü şartlara göre değerlendirdiklerinde Müslümanların bu alanda çok geç kaldığı yönünde eleştiriler yapılmakta. Şartların buna müsaade etmediği hakkında iyi bir bilgiye sahip değiller. Şimdi şartlar oluşmuş durumda. Biz de bunu onlara izah etmeye çalışıyoruz. Onlar da bu alanda yaşadıkları tecrübeleri bizimle paylaşıyorlar.
YENİ SÜRECİN GEREKLİLİĞİNE GÖRE DAVRANMAK İSTİYORUZ
Biz kendi toplumumuzun şartları içerisinde ortaya çıkmış ve bu alanda faaliyet gösteren bir hareketiz. Geçmişte yaptığımız İslami çalışmalar ortada. Her toplumun İslami Hareketi kendi şartları içerisinde değerlendirilir, kendi şartları içerisinde metotlar, araçlar geliştirir ve onları kullanmak noktasında kendi şartlarını göz önünde bulundurur. Mustazaflar Hareketi de bugüne kadar kendi toplumunun şartları içerisinde bunu yapmıştır. Şimdi önümüzde yeni bir süreç var. Bu noktada Mustazaflar Hareketi bu yeni sürecin gerekliliğine göre davranmak ve kendi üzerine düşeni yapmak istiyor.
YAPILAN YANLIŞLARA DÜŞMEMEK ADINA TEDBİRLER ALIYORUZ
Bir Hadis-i Şerifte Efendimiz (s.a.v) şöyle buyuruyor “Allahû Teâlâ sizi son ümmet olarak göndermekle acınmış ümmet kıldı. Geçmiş ümmetlerin hallerini size bildirdi. Onların hallerinden size tecrübeler aktardı. Nerelerde kaybettiler, nerelerde kazandılar ve sizler bu tecrübeler üzerine gelen bir ümmetsiniz.” Yani o tecrübelerle kâmil oluyorsunuz. Siyasi hareketlerin yaptıklarını görüyoruz. Onların yaptığı bir şeye ya aktır, ya karadır mantığıyla bakmıyoruz. Erbakan Hoca ve Milli Selamet döneminde yapılan güzellikleri görmek lazım. Bunlara hepimiz şahit olduk. Bunun yanında son dönemlerine baktığımızda eleştirilecek yönleri varsa bunlardan da ibret almak gerekir. Bunlara ders çıkarılması gereken hadiseler olarak bakıyoruz. Son döneme bakıp da öncesinin kurban edilmemesi lazım. Bu noktada yapılan güzel hizmetlerin alınması ve bununla ilgili tecrübeye dönüştürülmesi lazım. İbret alınacak şeyleri sebepleriyle beraber araştırıp, bu yanlışlara düşmemek adına tedbirler alıyoruz.
Ak Parti ile Refah Partisinin neresindesiniz?
Yaptığımız istişare ve toplantılarda bunları çokça konuştuk. Aynı şeyler şu anda iktidarda olan Ak Parti için de geçerli. Onların da yaptıkları güzel şeyler var. Özellikle maddi alanda yaptıkları hizmetler noktasında çok şeyler var. Bunun yanında yapması gerekirken yapmadığı çok iş var. Özellikle maneviyat noktasında yapmadıkları çok şeyler var. Bunları da görüyoruz. Onların da tecrübelerinden istifade edeceğiz. Biz Ak Parti ile Refah Partisinin neresindeyiz derseniz. Biz onlardan sonra gelen bir hareketiz, onların tecrübelerinden istifade edeceğiz. (Allah’ın izni ile) Onların düştükleri yanlışlara düşmeyecek bir hareketiz. Yapısal olarak da çok farklıyız. Çok sağlam kendi iç dinamiklerimiz var. Bir geçmişe sahibiz. Yapısal özelliğimizin de göz önünde bulundurulması lazım.
REFERANSIMIZ KUR’AN VE SÜNNETTİR
Doğrular ve güzellikler “birilerinindir” diye terk edilmesi gerekirse, geçmişteki insanların getirdiklerinin hepsini terk etmek lazım ki, gelişmişlik geçmiş insanlardan gelen birikimin bir ürünüdür. Tecrübe olarak bilginin, sanayileşmenin, teknolojinin günümüze gelmesi insanlığın geçmişte olan ortak birikimleridir. Vicdan terazisini kaybeden bir insan, yanlışları -doğru görmek suretiyle- yapabilir. Bozulan fıtrattan dolayı insan o ameli doğru görmeye başlar. Referansı İslam olan, referansı Kur’an ve sünnet olan, referansı ve gayesi Allah rızası olan, dönüp de Allah’a hesabı verecek olan insanlar olarak amacımız Allah’ın bizi sorgulayacağı bizim de hakikaten hesabını vereceğimiz türden işler yapmaktır.
Biz Hatasız Olacağız Şeklinde Bir İddiamız Yok
Bundan şu anlaşılmasın; bu hareketin hiçbir hatası olmayacak. Hiçbir yanlışı olmayacak. Böyle bir şey Allah’a mahsustur. Yaratılmışların hatadan beriliği söz konusu değildir. Bu noktada düşüncemiz kendimizi hatasız olarak görmüyoruz. Biz eksiksiz olacağız, biz hatasız olacağız şeklinde bir iddiamız yok. Ama hata yapmamaya çalışacağız. Rabbimizden bunu talep edeceğiz. Bunun için gayret sarf edeceğiz.
PARTİNİN İSMİ VE LOGOSU KONUSUNDA ÇALIŞMALARIMIZ DEVAM EDİYOR
Kamuoyu, hareketinizi çok yakından takip ediyor. Partinin kurulması ile ilgile yapılan çalışmalar ne aşamada? Özellikle partinin ismi çok merak ediliyor. Partinin ismi belli mi?
Parti kurma çalışmalarımız kapsamında şu anda tüzük ve parti programı hazır sayılır. Partinin nihai son halini vermek için hummalı bir çalışma var. Partileşme sürecini nihayete erdirmek için son rötuşlar yapılıyor. Parti tüzüğünü tamamlayıp İçişleri Bakanlığına sunduktan sonra kamuoyuyla paylaşacağız. Partinin ismi ve logosu konusunda çalışmalarımız hala devam ediyor. Elimizde isim seçenekleri var, ancak kapsamı geniş tuttuğumuz için teklif almaya da devam ediyoruz.
İSLAMİ HAREKETLER TECRÜBELERİNİ PAYLAŞMALIDIR
Bu Camianın Ümmetçi Anlayışı Diğer Hareketlere Önderlik Yapabilecek Bir Anlayıştadır
Mustazaflar Hareketi’nin kendi şartları içinde kullanamadığı ama diğer İslami hareketlerin kendi şartları içinde kullandığı bazı tecrübelere ihtiyacı vardır. Ancak bu tek taraflı bir faydalanma veya etkileşim değildir. Mustazaflar Hareketi’nin onların tecrübelerinden istifade etmeye ihtiyacı olduğu gibi, İslami hareketlerin de bu hareketten istifade etmeye ihtiyaçları vardır. Dünya Müslümanlarıyla yapığımız görüşmelerde şunu çok iyi gördük. Bu camianın ümmetçi anlayışı diğer hareketlere önderlik yapabilecek bir anlayıştır. Bu hareketin Ümmetçi yaklaşımı diğer İslami camiaların muhtaç olduğu bir anlayıştır. Üstelik çokta acil olarak muhtaç oldukları bir anlayıştır. Dünya Müslümanları çok derin fitnelerin yaşandığı zorlu bir süreçten geçiyor. Biz, ciddi manada taassupların, duyguların ön planda olduğu süreçler yaşansa dahi önlerine aklı koyuyoruz. İhtilaflarda ve detaylarda boğulmamak gerektiğini onlara anlatıyoruz.
MÜSLÜMANLAR BİR ARAYA GELMELİ
Mustazaflar Hareketi Uçlara Gidiyor, Uçları Ortada Buluşturmaya Çalışıyor
Biz geçmişten gelen anlayışımızı ve yapımızın özelliğini koruyoruz. Bu camianın bu özelliği diğer İslami camialara ve hareketlere gerçekten de önderlik ve rehberlik edecek bir anlayıştır. Bu özellik Allahû Tealanın bu camiaya bir lütfudur. Bu özelliğin dünya Müslümanlarına yansıması lazım. Çünkü veryansın ettiğimiz küfrün İslam coğrafyasında ne kadar zulümleri varsa ve bu noktada İslam coğrafyasının ne kadar ağlanacak hali varsa, altını yokladığımızda bu durumun İslam ümmetinin kendi sorunlarından kaynaklandığını görüyoruz. Bununda adı fitnedir, bunun adı çekişmedir, ayrılıktır, kutuplaşmadır. Mustazaflar Hareketi uçlara gidiyor, uçları ortaya çekerek, uçları ortada buluşturmaya çalışıyor. Allah’a hamd olsun, biz ilişkileri birebir geliştirirken buna çok dikkat ediyoruz. İslam ümmetini Mustazaflar Hareketi olarak bir araya getirmenin gayreti içerisindeyiz.
TÜRKİYE’DE SORUNLARIN ÇÖZÜLMESİNİ İSTEMEYENLER VAR
Türkiye’de devam eden sorunlar ve sıkıntılar ile ilgili Mustazaflar Harekenti’nden ne tür beklentiler var?
Bu ülkede hala devam eden sorunlar ve sıkıntılar var. İnsanların devam eden sorunlar ve sıkıntıların çözümü noktasında hareketimizden büyük beklentileri var. Türkiye’de Kürt meselesi çözülmüş değil. Günümüze kadar binlerce anne evladını kaybetti. Bu sorunun çözümü için gerekli olan mekanizmalara ihtiyaç vardır. Mevcut mekanizmalar bu sorunlar konusunda çözüm üretemediler. Hem hükümet kanadı hem de kendilerini bölgenin temsilcisi olarak görenler, bu sorunun çözümü noktasında bir irade ortaya koymadılar. Sorunun devamı noktasında yaklaşımlar sergilediler. Bunlar bu sorundan, gerginlikten, kandan ve kaostan beslendikleri için bu sorunun devam etmesi yönünde yaklaşımlar sergilediler. İyi niyetli olarak atılan adımlarda hep manipüle edildi. Soruna çare olunacak bir proje etrafında, ortak değer etrafında bir irade ortaya konulmadı. Bu ortak değer İslam’dır. Bu sorunun çözümünün bir tek adresi var; o da İslam’dır, bunu yapabilecek olanlar da Müslümanlardır.