BİTLİS - Araziyi uzun yıllar ağaçlandıran Tekel Emeklisi M. Şirin Gücüm, emekli olduktan sonra aldığı ikramiyesiyle değerlendirdiği arazideki ağaçların biranda yok edilmesine tepki gösterdi.
Ağaçların sökülmesini vahşet olarak niteleyen Gücüm, \"Bu arazi bizim köyümüze ait bir araziydi. Dedelerim bu arazinin sahibiydi diye biliyordum. Babam da araziyi bölüp bizlere vermişti. Ben buranın tapusuz olduğunu bilmiyordum. Son dönemlerde Özel İdare binasının buraya yapılacağını duyduğum zaman öğrendim.
Bizler bu memleketin evlatlarıyız. Emekli olduktan sonra Bitlis`i terk etmedik. Elimizde ne var, ne yok buraya yatırdık. Siyasi rant sağlamak amacıyla Milletvekilimiz tarafından özellikle bu arazi seçilmiştir. Ben araziyi, emeğimi bir tarafa bıraktım fakat yetişen bu meyve ağaçlarının bu şekilde hunharca katledilmesi bizleri yürekten yaralamıştır. Bir ağacın yetişmesi en az 10 yılı almaktadır. 10 yılda yetişen bu ağaçların katledilircesine dozerlerle kırılması, 10 yaşındaki bir çocuğun araçlarla ezilmesi kadar önemlidir. Defalarca yaptığım görüşmeler sonucunda da bir sonuç alamayınca mahkemeye vermek zorunda kaldım\" şeklinde konuştu.
Mahkeme Kararı Beklenmedi
Kendisine gönderilen mahkeme celbinin elinde olduğunu ve 04.10.2012 tarihinde mahkemenin karar vermesini beklerken hangi güç tarafından bu şekilde araziye girildiğine anlam veremediğini ifade eden Gücüm, kendilerinin Bitlis`te göç edilmeye zorlandıklarını ileri sürdü.
Ağaçlandırma yaptıkları için cezalandırıldıklarını dile getiren Gücüm, \"Ben ve çocuklarım elimizdeki yatırımları buraya yaptık. Ancak şu görülüyor ki, bizlerin yatırım yapması engellenmektedir. Dünyanın her yerinde ağaçlandırma yapanlara destekler sunulurken, bizler ağaçlandırma yaptığımız için cezalandırılıyoruz. Bunun sevabı günahı bu işi siyasi güçlerini kullanarak yapanlara kalacak. Bu bölgede devletin birçok arazisi varken, gelip bizim ağaçlandırdığımız bu araziyi ısrarla istememeleri düşündürücüdür. Şapkalarını önlerine bırakıp biraz düşünmelerini tavsiye ediyorum. Gerçi düşünceleri doğru olsaydı bu arazinin gelip bu halini görmelerini ayrıca tavsiye ederdim. O düşünceye sahip olmadıklarını biliyorum\" diye konuştu.
Bu işin peşini bırakmayacaklarını gerekirse Avrupa İnsan Haklarına kadar gideceklerini belirten Gücüm, \"Bu basit bir konu değil, benimle bir problemi olan Milletvekilinin özellikle o arazi üzerine binaları yapın demesi Bitlis açısından önemli bir durumdur. Bu milletvekiline oy verenlerin bir daha düşünmesi gerekiyor. Yarın onlar da aynı konuma gelebilirler. \"Bizden olmayanın işleri de olmaz\" diye düşünen bir zihniyete sahip bu kişilerin bizleri temsil etmesi bizlerin ne durumda olduğunu gözler önüne sermektedir\" dedi.
İnsan Hakları Derneği Üyeleri de Araziye Geldi
Arazide başlatılan çalışmalardan sonra araziye gelen İnsan Hakları Derneği Bitlis Şube Başkanlığı Üyelerinden Hasan Ceylan ve Vahit Fidan da bu konu üzerinde hassasiyetle durulması gerektiğini, kesilen bir meşe ağacının bile cezasının ağır olduğunu söylediler.
Arazi de bir açıklama yapan Üyelerden Hasan Ceylan, \"Burada 10 yaşındaki ağaçların kesildiğini gördük. Burası tapulu olmasa dahi ağaçlandırılmış ve güzel bir görünüme kavuşmuştu. Kimse bu arazilerin betonlaşmasından yana olamaz. Hele böyle bir katliam göz ardı edilemez. Bunu ısrarla kimler yapmak istiyorsa bunun hesabını inşallah verir\" ifadelerini kullandı.
Mahkeme kararını beklemeden böyle bir işe kalkışmanın yargıya da saygısızlık olduğunu söyleyen Ceylan, \"Bizler bu işlerin yasal çerçeveler içerisinde yapılmasından tarafız. Tüm dünya yeşil alanlar oluşturmak için çalışmalar yaparken bizler yapanları cezalandırıyoruz. Bunu yapanları bizler de cezalandırmak için elimizden gelen gayretleri göstereceğiz. Öncelikle iç hukukta bu vatandaşın hakkını arayacağız. O da olmazsa Avrupa Mahkemelerine de taşıyacağız. 1 fidan 10 yaşındaki bir çocuktur. Bu vatandaş Özel İdare binasının yapımı için tapulu arazisini önermesine rağmen ısrarla bu alanın seçilmesi düşündürücüdür\" şeklinde görüşlerini dile getirdi. (Şükrü Tontaş - İLKHA)