Ankara İnanç Özgürlüğü Platformu tarafından Sisi cuntası tarafından 9 gencin idam edilmesine tepki amaçlı Mısır Büyükelçiliği önünde düzenlenen basın açıklamasında idamlar karşısında dünya kamuoyunun sessizliğine dikkat çekildi.
Basın açıklamasına İHH, Ankara İKRA-DER ve MAZLUMDER'in de aralarında bulunduğu birçok STK da katıldı.
Yapılan basın açıklamasında Sisi cuntası tarafından idam edilen ihvan mensuplarının tek tek isimleri okunarak temsili yoklama yapıldı, katılımcılar hep bir ağızdan "burada" diye haykırdı.
Daha sonra İHH Ankara Şube Başkanı Mustafa Sinan, basın açıklaması metnini okudu.
Mısır'daki darbeci kukla yönetiminin 9 genci idam ettiğini hatırlatan Sinan, "Kana susamış vampirler durmuyorlar. Artık bu diktatör rejim kendinden önceki yöneticiler gibi Seyit Kutupları, Hasan El Bennaları asmaya devam ediyorlar. Ve bütün dünya üç maymunu oynamaya Sisiyle görüşmeye devam ediyor. Sisi, arkasına aldığı şeytan üçgeni ABD, İngiltere ve siyonist israile güvenerek zulmünü devam ettiriyor. Artık bu dünyada Mısırlı bir İhvan olabilmek yok. Ya cezaevi ya gazilik ya şehidlik veya bütün mal varlığına el konularak sefalet içerisinde bırakılmayı göz önüne almak var." dedi.
"Bu rejim firavunlara taş çıkartacak dereceye geldi"
Sinan, "Bu rejim firavunlara taş çıkartacak dereceye geldi. Artık bunları lanetlemiyoruz, çünkü bunlar zaten lanetin ötesini hak ettiler. Şehit olan kardeşlerimizden Mahmud'un şu manidar ifadeleri bu durumu en güzel şekilde ifade etmektedir: Mısır’ın diktatörlerine hizmet eden hakim soruyor: Sen de suçunu itiraf ettin. Mahmud da bunun üzerine 'Bana elektrikle işkence yap, sana 20 tane Enver Sedat’ı öldürdüğümü itiraf edeyim! Bize, Mısır’a 20 yıl yetecek kadar elektrik verildi.' diyor." diye aktardı.
"Artık aramızdaki kırgınlıkları bir tarafa bırakıp küfre karşı hep beraber çalışalım. Ama bu arada küfre destek veren bütün Müslüman ülkelerin yöneticilerinide deşifre edelim." çağrısında bulunan Sinan, açıklamasını, "Bütün insanların akıl, nesil, can, mal ve din emniyetlerinin sağlandığı bir dünya temennisiyle" bitirdi. (Seyid Ahmet Koyuncu- İLKHA)