DİYARBKIR - ABD`de çevrilen ve sponsorluğunu Yahudilerin yaptığı İslami değerlere ve Hz Peygambere(sav) hakaret içeren filme Dünya Müslümanlarının tepkileri devam ediyor.
İslam aleminin ayakta olduğu bugünlerde Diyanet İşleri Başkanlığının bugün Cuma hutbesinde bu konuyu işlememesi tepkilere neden oldu. Cami cemaatinden ismini vermek istemeyen biri bu konun işlenmesini gerektiğini dile getirerek "Cuma günü hutbede işlenen konu güncel olmalı ve biz Müslümanları güncel meseleler hakkında bilgilendirilmelidir. Bizler Diyanet İşleri Başkanlığımızdan bu hafta Hz Peygambere ve İslami değerlere yapılan bu saldırıyı kınayan bir hutbe dinlemek isterdik. Ama maalesef bu konu işlenmedi. Diyanet İşleri Başkanlığımızı bu konuda daha duyarlı hareket etmeye davet ediyoruz." diyerek sitemini dile getirdi.
Diyanet İşleri Başkanlığı Gerekli Tepkiyi Ortaya Koyamadı
Cuma namazına gelen İbrahim Bakışkan ise hutbede İslami değerlere yapılan bu saldırıların işlenmemesini yadırgadığını dile getirerek, " Camiler Müslümanların birbirinden haberdar olacağı kutsal mekanlar haline getirilmelidir. Cuma hutbelerinde bu konular işlemelidir. Şimdi soruyorum bizim kutsal değerlerimize hakaret edilecek bu konu işlenmeyecek. Ben bu anlayışı kınıyorum. Bu bakış açısı bizdeki toplumsal tepki anlayışını büyük ölçüde zayıflatıyor. Başbakanın deyimiyle toplumun gazı alınıyor. Dünyanın dört bir tarafından bu olaya bu kadar tepki verilirken, hatta bazı ülkelerde Müslüman kardeşlerimiz şehit edilirken en cılız tepki bizim ülkemizden yükseliyor. Her ne kadar olay uluslararası bir provokasyon olarak görülse de Müslümanlar olarak bizlerin de buna seyirci kalmamamız gerekiyor. Gereken tepkiyi ortaya koymamız gerekiyor. Tabi bu duyarlılığı artıracak olanlar âlimlerimiz olacak. Eğer bugün hutbede bu konu işlenseydi kanaatimce Müslümanlardaki duyarlılık daha bir üst seviyede kendini gösterecekti. Diyanet İşleri Başkanlığı bu konuda gerekli tepkiyi ortaya koyamadığı kanaatindeyim." dedi.
Ortak Tepki Anlayışı Geliştirmeliyiz
Celalettin Tosun ise, "Müslümanların Masumiyeti" filminin küresel bir provokasyon olduğunu söyleyerek, "Amerika`da yayınlanan bu iğrenç film, bireysel veya toplumsal değil, küresel bir provokasyondur. Daha öncede "Salman Rüşdî ile başlayan akabinde fitne filmi, karikatür krizi ile devam eden, bütün bunlar sadece kutsal değerlerimizi aşağılamaya, tahkir etmeye yönelik çirkin saldırılardır. Bu alçakça saldırıları Müslüman olarak görmezlikten gelmemiz mümkün değildir. Tabii bu konuda bazı kurumlara daha büyük sorumluluklar düşmektedir. Diyanet sanırım bu kurumların başında gelmektedir. Cuma namazlarına gelen vatandaşları bilgilendirmek imamların işi. Ülke olarak maalesef çok pasif kalmış durumdayız. Bu tepkiler sadece meydanlara inmekle kalmamalı, bütün İslâmî kurumların ve Müslüman kanaat önderlerinin, Müslüman bilim adamları, fikir ve düşünce insanları bir araya gelmelidir. Müslüman toplumlarda ortak bilinç, ortak kültür oluşturmalıdırlar. Bunun bir yolu da İslâm dünyasındaki tüm camilerde bunun bir vaaz, hutbe konusu olarak işlenmesidir." ifadelerini kullandı.
(Fikret Kavgalı-İLKHA)