KAYSERİ - Mısırlı bir Kıpti tarafından çekilerek Amerika`da yayınlanan ve şu anda tüm tepkilere rağmen, internet ortamında hâlâ yayında olan hakaret filmi hakkında İlke Haber Ajansına özel açıklamalarda bulunan Doğruhaber Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Göktaş, bu hakaretlerin arkasında Müslümanlara yönelik bir komplo olmadığını, aksine Avrupa`da dalga dalga yayılan İslam`ın ayak seslerinin olduğunu belirtti.
"Avrupa`ya Yönelik Gelmekte Olan Bir İslam Vardır"
Birilerinin bu hakaret olayına baktığı gibi kendilerinin bakmadığını söyleyen Göktaş Hoca şunları söyledi: "Avrupa`da gelmekte olan bir İslam vardır. Belki bizler bunun farkında değiliz ama Avrupa`da sabah uyanan biri gazetelerde haberlerde İslam`ı görüyor. Sadece basında medyada değil, yolda caddede İslam`la karşılaşıyor. Bu gün Avrupa Hristiyan nüfus artışı durmuş durumda. Müslümanlık Avrupa`da çoğalıyor. Bu yüzden tepkiler normaldir. Eğer tepkiler olmuyorsa, demek ki, gelmekte olmayan bir İslam yoktur. Eğer kutsallarımıza tepki olarak hakaret varsa demek ki, gelmekte olan bir İslam vardır." dedi.
Birilerinin bu hakaret olayına baktığı gibi kendilerinin bakmadığını söyleyen Göktaş Hoca şunları söyledi: "Avrupa`da gelmekte olan bir İslam vardır. Belki bizler bunun farkında değiliz ama Avrupa`da sabah uyanan biri gazetelerde haberlerde İslam`ı görüyor. Sadece basında medyada değil, yolda caddede İslam`la karşılaşıyor. Bu gün Avrupa Hristiyan nüfus artışı durmuş durumda. Müslümanlık Avrupa`da çoğalıyor. Bu yüzden tepkiler normaldir. Eğer tepkiler olmuyorsa, demek ki, gelmekte olmayan bir İslam yoktur. Eğer kutsallarımıza tepki olarak hakaret varsa demek ki, gelmekte olan bir İslam vardır." dedi.
"Bu Olayın Arkasında Çok Büyük Komplolar Aramıyorum"
Hz. Peygambere ve kutsal değerlerimize yapılan hakaretlerin ardında şahsi olarak çok büyük komplolar aramadığını belirten Mehmet Göktaş Hoca sözlerine şöyle devam etti: "Dünyadaki bütün güç odakları her olayı kendi lehine değerlendirmeye çalışır. Şöyle düşünelim bir stadın önünde maç izlemek için gelmiş kalabalıkları gören bir şöyle diye bilir mi, bu kalabalığı simitçiler simit satmak için mi ayarlamış. Hayır bu işi başkaları organize etmiş birileri de yararlanacak. Bu yüzden, Peygamber (as) yapılan hakaretleri hoş görmüyor, lanetliyoruz, ama beklediğimiz davranışlardır bunlar. Çünkü gelmekte olan bir İslam vardır. Türkiye`de marksizm aleyhine yazılar yazılmıyor, çünkü marksizm bitti, ama Avrupa`da İslam rüzgarı esiyor, İslam dalga dalga yayılıyor. Bu yüzden İslam düşmanları elbette İslam ve kutsallarına hakaret edecektir" dedi.
Hz. Peygambere ve kutsal değerlerimize yapılan hakaretlerin ardında şahsi olarak çok büyük komplolar aramadığını belirten Mehmet Göktaş Hoca sözlerine şöyle devam etti: "Dünyadaki bütün güç odakları her olayı kendi lehine değerlendirmeye çalışır. Şöyle düşünelim bir stadın önünde maç izlemek için gelmiş kalabalıkları gören bir şöyle diye bilir mi, bu kalabalığı simitçiler simit satmak için mi ayarlamış. Hayır bu işi başkaları organize etmiş birileri de yararlanacak. Bu yüzden, Peygamber (as) yapılan hakaretleri hoş görmüyor, lanetliyoruz, ama beklediğimiz davranışlardır bunlar. Çünkü gelmekte olan bir İslam vardır. Türkiye`de marksizm aleyhine yazılar yazılmıyor, çünkü marksizm bitti, ama Avrupa`da İslam rüzgarı esiyor, İslam dalga dalga yayılıyor. Bu yüzden İslam düşmanları elbette İslam ve kutsallarına hakaret edecektir" dedi.
"Ümmetlerin Görevi Peygamberlere Sadece İnanmak Değil, Onlara destek Vermektir"
Allah`ın tüm ümmetlere yüklediği görevin sadece Peygamberlere inanmakla olmadığını, ümmetlerin Peygamberlere güç ve kuvvet sağlaması gerektiğini belirten Göktaş Hoca sözlerine şöyle devam etti: "Din Peygamberlerle aynı fotoğrafta, aynı karede, hatta aynı mevzide olmaktır. Mesela, Allah, Kur`an-ı Kerim`de bütün peygamberlerden şöyle bir söz aldı; `Sizden sonra bir peygamber geldiğinde sizin söylediğiniz söyleyen, sizin desteklediğiniz destekleyen ve tasdik eden bir peygamber geldiğinde, ona inanacağınıza, Ona destek olacağınıza söz veriyor musunuz` diye bir söz almıştır. Peygamberler de aynen bu şekilde ümmetinden bu sözü almıştır. Yine başka bir ayette, `Ey iman edenler Ensar olun` yani yardımcı olun. Onun için bizim böyle bir yükümlülüğümüz vardır. Onun davasına, güç verme, destek verme görevimiz vardır."
Allah`ın tüm ümmetlere yüklediği görevin sadece Peygamberlere inanmakla olmadığını, ümmetlerin Peygamberlere güç ve kuvvet sağlaması gerektiğini belirten Göktaş Hoca sözlerine şöyle devam etti: "Din Peygamberlerle aynı fotoğrafta, aynı karede, hatta aynı mevzide olmaktır. Mesela, Allah, Kur`an-ı Kerim`de bütün peygamberlerden şöyle bir söz aldı; `Sizden sonra bir peygamber geldiğinde sizin söylediğiniz söyleyen, sizin desteklediğiniz destekleyen ve tasdik eden bir peygamber geldiğinde, ona inanacağınıza, Ona destek olacağınıza söz veriyor musunuz` diye bir söz almıştır. Peygamberler de aynen bu şekilde ümmetinden bu sözü almıştır. Yine başka bir ayette, `Ey iman edenler Ensar olun` yani yardımcı olun. Onun için bizim böyle bir yükümlülüğümüz vardır. Onun davasına, güç verme, destek verme görevimiz vardır."
"İftiralara Cevap Verme Hakkı Ümmetindir"
Bugün yapılan hakaretlere, iftiralara cevap verme hakkının Hz. Peygamber`in ümmetinde olduğu söyleyen Mehmet, "Bu gün birileri kalkıp, işte Türkiye modern bir ülke ki başkaları gibi tepkilerini ilkel yapmıyorlar. Bu bir aldatıcılıktır. Dikkat edin bu bir hoşgörülük değildir, bir vurdumduymazlıksa bu çok tehlikelidir. Hz. Peygamber (sav) bu gün hayatta olsaydı. Bu iftiralara zaten kendisi cevap verirdi. Ama o bu gün hayatta olmadığı için cevap verme hakkı O`nun ümmetinindir. Bu gün ufak bir maaş kesintisi için, öğrenci harçları için, sokağa düşüp ortalığı birbirine katıp, haklarını istemesini biliyorlar. Ama Müslümanların peygamberlerine hakaret edilecek, Müslümanlar kuzu kuzu oturacak. Müslümansan tepkini ortaya koyacaksın. Afganistan`dakini, Pakistan`dakini beğenmeyebilirsin, ama tepkisiz kalmamalısın. Şu var en güzel tepki, en güzel savunma hücumdur. Hücumdan kasıt, Allah`ın Resulünü Avrupa`ya ciddi anlamda götürmektir. Müslüman bireyler olarak Resulü Avrupa`ya götürmeliyiz." dedi. (A. Hakim Kurt, Mustafa Çiçek - İLKHA)
Bugün yapılan hakaretlere, iftiralara cevap verme hakkının Hz. Peygamber`in ümmetinde olduğu söyleyen Mehmet, "Bu gün birileri kalkıp, işte Türkiye modern bir ülke ki başkaları gibi tepkilerini ilkel yapmıyorlar. Bu bir aldatıcılıktır. Dikkat edin bu bir hoşgörülük değildir, bir vurdumduymazlıksa bu çok tehlikelidir. Hz. Peygamber (sav) bu gün hayatta olsaydı. Bu iftiralara zaten kendisi cevap verirdi. Ama o bu gün hayatta olmadığı için cevap verme hakkı O`nun ümmetinindir. Bu gün ufak bir maaş kesintisi için, öğrenci harçları için, sokağa düşüp ortalığı birbirine katıp, haklarını istemesini biliyorlar. Ama Müslümanların peygamberlerine hakaret edilecek, Müslümanlar kuzu kuzu oturacak. Müslümansan tepkini ortaya koyacaksın. Afganistan`dakini, Pakistan`dakini beğenmeyebilirsin, ama tepkisiz kalmamalısın. Şu var en güzel tepki, en güzel savunma hücumdur. Hücumdan kasıt, Allah`ın Resulünü Avrupa`ya ciddi anlamda götürmektir. Müslüman bireyler olarak Resulü Avrupa`ya götürmeliyiz." dedi. (A. Hakim Kurt, Mustafa Çiçek - İLKHA)