Diyanet İşleri Başkanı Görmez, ABD heyetini kabulde dün Libya`nın Bingazi kentinde ABD
Büyükelçisi John Christopher Stevens ve 3 diplomatın öldürülmesi ve İslam dünyasında çeşitli olayların çıkmasına neden olan Hz. Peygambere hakaret içeren filmle ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Başkan Görmez, söz konusu provokatif filmin ifade özgürlüğü çerçevesinde değerlendirilemeyeceğini, ancak bunun da ABD Büyükelçisinin öldürülmesine asla gerekçe olamayacağını kaydetti. Başkan Görmez, şunları söyledi:
"Bu tür şiddet olaylarına gerekçe olarak gösterilen film ne kadar pespaye, ne kadar bayağı, ne kadar provokatif olursa olsun, karşılığında hepimizi yaralayan bu tür şiddet hareketlerini meşru kılmaz. Bu tür şiddet olaylarını insani ve İslamî referanslarla izah etmek mümkün değildir. Buna sebep olarak gösterilen provokatif yapıları ve operasyonları da ifade özgürlüğü çerçevesinde değerlendirmek mümkün değildir. Bütün dünyanın, kültürlerin, medeniyetlerin barış içinde yaşaması, barış ve huzur içinde bir dünya kurulması için her insana büyük görevler düşmektedir. Bu ziyaretin de buna katkı sağlamasını diliyorum."
ABD Ekümenik Patrik Temsilcisi Anthony J. Limberakis de, saldırının 11 Eylül saldırılarının yapıldığı günde gerçekleştirildiğinidile getirerek, bunun çok manidar olduğunu vurguladı.
Diyanet İşleri Başkanı Görmez`in başsağlığı dilekleri için teşekkür eden Limberakis, Müslüman, Hıristiyan, Musevî veya inancı olmayanların masumiyetine inandıklarını dile getirerek "Din adına yapılan bu saldırıları tel`in ediyoruz." diye konuştu.
TÜRK DİYANET VAKIF-SEN GENEL BAŞKANI: FİLM REZALETİ SONA ERSİN
Türk Diyanet Vakıf-Sen Genel Başkanı Nuri Ünal, ABD`de Hz. Peygamberimiz`e (sas) hakaret içeren filme sert tepki gösterdi...
Türk Diyanet Vakıf-Sen Genel Başkanı Nuri Ünal, "ABD`de Hz. Peygamberimiz`e (sas) hakaret içeren filmin gösterilmesi alçaklığın en aşağısıdır. Karikatür, içki festivalleri, Kur`an yakma girişimleri ve bu tür densiz filmlerin amacı provokatörlüktür." dedi.
Türk Diyanet Vakıf Sen Genel Başkanı Nuri Ünal, yaptığı yazılı açıklamada, "ABD`de Hz. Peygamberimiz`e (sas) hakaret içeren filmin gösterilmesi alçaklığın en aşağısıdır. En uzak ülkenin bile çok yakınlaştığı, arada hiçbir engelin kalmadığı günümüzde son din olan yüce İslam dinine ve onun şanlı Peygamberi son Peygamber Hz. Muhammed`e (sas) herkes saygı göstermelidir. Özellikle kendilerini ileri, medeni, demokrasinin en üst noktasında gören ABD ve batılı ülkelerde yapılan bu edepsizlikleri kınıyoruz." diye konuştu.
Karikatür, içki festivalleri, Kur`an yakma girişimleri ve bu tür filmlerin amacının provokatörlük olduğunu vurgulayan Ünal, "Amaçları Müslümanların kutsal değerleri ile alay etmektir. Ne yazık ki bu tip olaylarla yapılan edepsizlikler Batı`da bir alışkanlık haline geldi." ifadesini kullandı.
"MÜSLÜMANLARI ŞİDDETE BAŞVURMADAN TEPKİ GÖSTERMEYE DAVET EDİYORUZ"
Ünal açıklamasında şu görüşlere yer verdi: "Özellikle demokrasi kahramanı gibi gözüken ABD yetkililerinin iki yüzlülüğünü görmekteyiz. Unutulmasın ki bu tür girişimler son din İslam`ın, son kitap Kur`an`ın ve son Peygamber Hz.Muhammed`in (sas) yüceliğine en küçük bir halel getiremez. Sadece bunu yapanların sapık düşüncelerine ve sözde demokrasi, özgürlük havarisi ülkelerin ve yöneticilerinin gerçek yüzlerini ortaya koymaktadır. Bu rezalete karşı tüm Müslümanları şiddete başvurmadan tepki göstermeye davet ediyoruz. ABD`de yaşanan bu film rezaleti sona erdirilmelidir. Hıristiyan dünyası bu ve benzeri alçakça girişimlere karşı olduklarını dile getirmelidir. İnsan hakları savunucusu olduğunu iddia eden batılılar, samimiyetlerini göstermek için yaşanan bu rezalete tepki göstermelidir."
YÜZ YAHUDİ VE BAZI TÜRKLER`İN DESTEK VERDİĞİ İDDİA EDİLDİ
Yüz Yahudi işadamından beş milyon dolar bağış toplanarak yapıldığı belirtilen "Innocence of Muslims" fiminin 13 dakikalık fragmanında, amatör oldukları belli bir grup oyuncu, "Hz. Muhammed hakkındaki gerçekleri açıklıyoruz" iddiasıyla bir dizi hakareti arka arkaya sıralıyor. Filmde Hz. Muhammed kadın düşkünü, Müslümanlar ise haydut olarak nitelendiriliyor.
Mısır`da ve Libya`da kanlı protestolara, hatta ABD`nin Libya Büyükelçisi`nin ölümüne neden olan "Innocence of Muslims" filminin arkasındaki kişiyle ilgili araştırmaların sonuçları Nakoula Basseley Nakoula isimli bir sabıkalı ABD`liyi işaret etti. Associated Press filmin çekilmesine destek olanlar arasında Türkiye`den bazı kişiler olduğunu da öne sürdü.
"İSLAMİYET YÜKSELİYOR DİKKATLİ OLALIM"
İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Hukuku Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Abdülaziz Bayındır, İslam`da çok ciddi bir yükseliş var bunlara alışmamız ve çok dikkatli olmamız lazım`` dedi.
Prof. Dr. Bayındır AA muhabirine yaptığı açıklamada, İsrail asıllı Amerikan vatandaşı olan yönetmen Sam Bacile`nin çektiği ``Müslümanların Masumiyeti`` adlı filmine ilişkin, ``Bilişim çağında yaşadığımız için insanların önünde İslam;dan başka bir alternatif kalmadı. Bazı insanlar ciddi manada bundan rahatsız oluyor. İslam;da çok ciddi bir yükseliş var bunlara alışmamız ve çok dikkatli olmamız lazım`` ifadelerini kullandı.
Bayındır, ``And olsun ki mallarınız ve canlarınızla sınanacaksınız; hiç şüphesiz, sizden önce Kitap verilenlerden ve Allah`a eş koşanlardan çok üzücü sözler işiteceksiniz. Sabreder ve Allah`a karşı gelmekten sakınırsanız bilin ki, bu üzerinde sebat edilecek işlerdendir`` mealindeki, Al-i İmran Suresi 186`ıncı ayetini hatırlatarak, ``Bu tür şeylere karşı sabretmemiz ve kendimizi korumamız icap eder`` diye konuştu.
Müslümanları kışkırtmak için yapılan eylemler karşısında aşırı tepki göstermemek gerektiğini ifade eden Bayındır, sözlerini şöyle sürdürdü:
``Peygamber Efendimiz ve Müslümanlara her türlü şeyi söyleyecekler, hazır insanların zihni Peygamberimiz ile ilgili olarak hazırlanmışken, bunu fırsat bilip doğruları anlatmamız lazım.``
Bayındır, bundan önce karikatür krizinde yanlış hareket edildiğini belirterek, ``Taşkınlık yapmamamız ve son derece soğukkanlı olmamız gerekir`` dedi.